İl­ginç­tir; İmam Ha­tip okul­la­rı, dev­let eliy­le ku­rul­ma­sı­na rağ­men yi­ne dev­le­tin eli­nin sü­rek­li sır­tın­da his­set­ti­ği okul­lar ol­muş­lar.
Baş­lan­gıç­ta sa­de­ce Yük­sek İs­lam Ens­ti­tü­le­ri­ne ve İla­hi­yat­la­ra gi­de­bil­miş baş­ka bö­lüm­le­re git­me­le­ri­ne ma­ni olun­muş; bu­nun için nor­mal li­se me­zu­nu ol­ma şar­tı aran­mış; öğ­ren­ci­ler, git­miş­ler bir de li­se dip­lo­ma­sı al­mış­lar.  
Za­man gel­miş, ön­le­ri­ne kat­sa­yı en­ge­li çı­ka­rıl­mış, di­ğer li­se­le­rin ge­ri­sin­de ya­rı­şa baş­la­mak zo­run­da kal­mış­lar. Ya­ni, dev­let hem bu okul­la­rı aç­mış hem de bu okul­la­rı prob­lem ola­rak gör­müş.

Ta­ri­hi sey­ri içe­ri­sin­de fet­ret dö­nem­le­ri ve kriz za­man­la­rı ol­sa da su akıp ar­kı­nı bul­du­ğu gi­bi ka­ra bu­lut­la­rın da­ğıl­ma­sıy­la ker­van yo­lu­na kal­dı­ğı yer­den de­vam et­miş/et­mek­te­dir.
Dün­den bu­gü­ne me­zun ve men­sup­la­rı açı­sın­dan ba­kıl­dı­ğın­da ül­ke­mi­zin ka­de­ri­ne yön ve­ren, is­tik­ba­li­ni be­lir­le­yen bir ro­le sa­hip ol­muş­lar.
İmam Ha­tip Okul­la­rı'nda bir tıl­sım, har­cın­da bir ruh, ma­ya­sın­da sa­fi­yet ol­ma­lı.
Dev­let ta­ra­fın­dan dö­vül­dü­ğün­de de, se­vil­di­ğin­de de bu okul me­zun­la­rı­nın ka­hır ek­se­ri­ye­ti oku­luy­la onur ve gu­rur duy­muş, dev­le­te küs­me­miş, bu­lun­du­ğu ko­num­da hiz­me­te de­vam et­miş­tir.. 

Ata­la­rı­mız "Asıl az­maz, bal kok­maz…" der­ler. Biz bu­nu, İmam Ha­tip­le­rin asıl­la­rı­na, ma­ya­la­rı­na ve harç­la­rı­na üf­le­nen ruh, ya­pı­lan dua, ve­ri­len emek ve edi­len dua­nın sa­mi­mi­ye­tin­den kay­nak­lan­dı­ğı­na ina­nı­yo­ruz.

Ba­kı­nız ge­çen Pa­zar gü­nü Şe­hit Erol Ol­çok Ana­do­lu İmam Ha­tip Li­se­si bah­çe­sin­de Ço­rum İmam Ha­tip Oku­lu me­zun ve men­sup­la­rı­nın ge­le­nek­sel Keş­kek Gü­nü et­kin­li­ği var­dı. Ora­da İs­tan­bul ve Kay­se­ri İmam Ha­tip okul­la­rı­nın te­me­li atı­lır­ken, ma­ya­la­rı tut­tu­rul­ma­ya ça­lı­şı­lır­ken ya­şa­nan iki olay­dan bah­se­dil­di.
Ön­der Ge­nel Baş­kan Yar­dım­cı­sı Sü­ley­man Kö­se an­la­tı­yor. Mea­len ak­ta­rı­yo­rum:
İs­tan­bul'da ilk açı­lan İmam Ha­tip Oku­lu'nun bi­rin­ci yı­lı­nın ilk ay­la­rı.
Kom­şu bah­çe­den oku­lun bah­çe­si­ne dal­la­rı sar­kan mey­ve ağaç­la­rı var­dır.
Bü­tün al­be­ni­siy­le ora­da öy­le­ce du­ran mey­ve­le­rin bir öğ­ren­ci da­hi ta­dı­na bak­ma­yı dü­şün­mez. 
Oku­lun ku­ru­cu mü­dü­rü bu du­rum kar­şı­sın­da "Şü­kür­ler ol­sun, bu ma­ya tu­ta­cak" der.
Di­ğe­ri­ni Ço­rum İla­hi­yat Fa­kül­te­si De­ka­nı Ab­dul­lah Ço­lak'tan din­le­ye­lim. Yi­ne pek ta­bii mea­len ak­ta­rı­yo­rum:
Kay­se­ri'de ye­ni in­şa edi­le­cek/açı­la­cak olan İmam Ha­tip Oku­lu için ulu ca­mi­ler­den bi­rin­de bir Cu­ma gü­nü va­az ya­pı­lır ve na­ma­zın aka­bin­de ba­ğış top­la­na­ca­ğı du­yu­ru­lur. Bek­le­ne­ni üze­rin­de bü­yük bir meb­lağ pa­ra top­la­nır.
Ca­mi­nin dış ka­pı­la­rın­dan bi­ri­nin önün­de, bir ka­dı­nın top­la­nan pa­ra­la­ra ba­ka­rak gi­dip gel­di­ği gö­rü­lür. De­fa­lar­ca bu tek­rar­la­nın­ca ho­ca­lar­dan bi­ri­si, "Bu ka­dı­na dik­kat edin, hır­sı­za ben­zi­yor" der. Ka­dın yi­ne gi­dip gel­me­le­ri­ni sür­dü­rün­ce bu ka­dı­nın bir der­di ol­ma­lı di­ye so­rar­lar:
"Ha­yır­dır, ni­ye böy­le gi­dip ge­li­yor­sun, bir di­ye­ce­ğin mi/bir du­rum mu var?

 

Ka­dın:
"Evet, duy­dum ki kı­ya­me­te ka­dar İs­lam'a hiz­met ede­cek okul­lar için yar­dım top­la­nı­yor­muş, be­nim de bu yü­zü­ğüm­den baş­ka bir şe­yim yok, bu­nu ver­mek is­ti­yo­rum" der.
Emin olun bu olay an­la­tı­lın­ca bur­nu­mun di­rek­le­ri sız­la­dı, göz­yaş­la­rı­mı tu­ta­ma­dım.
İş­te böy­le, bu okul­la­rın har­cın­da saf, arı du­ru, kar­şı­lık­sız ni­yet­ler­le ve­ri­len emek­ler, te­me­lin­de de ih­las, sa­mi­mi­yet, fe­da­kar­lık ve he­lal ka­zan­cın ba­ğış­la­rı var­dı. 
Öğ­ren­ci­le­rin­de de İs­lam'a hiz­met, hal­kın içe­ri­sin­de Hak ile ol­ma, ha­ram­la ara­sı­na me­sa­fe koy­ma gi­bi ul­vi ga­ye­le­re odak­lan­ma var­dı.
Yük­sek Se­çim Ku­ru­lu (YSK) Baş­ka­nı Sa­di Gü­ven "Ba­lı­ke­sir Ana­do­lu İmam Ha­tip Li­se­si Ge­le­nek­sel Me­zun­lar Gü­nü'nde yap­tı­ğı ko­nuş­ma­da, ken­di­si­nin de İmam Ha­tip Li­se­si me­zu­nu ol­du­ğu­nu söy­le­di. İmam Ha­tip­li ol­mak­tan gu­rur duy­du­ğu­nu an­la­tan Gü­ven, şun­la­rı kay­det­ti:
"İlk öğ­ren­ci­le­rin­den bi­ri­si­yim. Yıl­lar­ca sı­kın­tı çek­tik, ham­dol­sun bu­gün­le­re ge­lin­di. Bi­zim gi­bi sı­kın­tı çe­ken­le­rin da­ha çok bir­bi­ri­ne kay­naş­mış bir şe­kil­de bu­ra­da ol­du­ğu­nu gö­rü­yo­rum. Genç­le­rin de İmam Ha­tip ru­huy­la bu­ra­ya gel­me­le­ri­ni özel­lik­le di­li­yo­rum, is­ti­yo­rum. Sı­kın­tı sa­de­ce ba­şör­tü­sün­de de­ğil­di, he­pi­mi­zey­di. Hep hor­lan­dık. Stad­yum­la­ra git­ti­ği­miz­de bi­zim­le alay et­ti­ler. Bi­zi bi­raz da mo­ti­ve eden buy­du. Ham­dol­sun bu­gün bu yer­le­re gel­dik. Ezan se­si gel­di­ğin­de ca­mi­ye gi­den yö­ne­ti­ci is­te­me­di­ler. Sı­kın­tı bu­ra­day­dı. Bu ne­den­le İmam Ha­tip ru­hu ayak­ta. İmam Ha­tip­li ol­mak­tan mut­lu­luk du­yu­yo­rum." (Ye­ni Şa­fak Ga­ze­te­si, 30 Tem­muz 2018)
Ha­mu­ru-ça­mu­ru ih­las ve sa­mi­mi­yet­le yoğ­ru­lan bu okul­lar­la öy­le ya da böy­le yol­la­rı ke­si­şen siz­ler-biz­ler so­rum­lu­lu­ğu­mu­zun far­kın­da ol­mak zo­run­da­yız.
Emin olun yap­ma­mız ge­re­kip de yap­ma­dı­ğı­mız şey­le­rin he­sa­bı­nı Al­lah biz­den so­rar.
Ha­ma­se­te ge­rek yok, ger­çek bu.
Ves­se­lam...