Müritlerine nasihati:
Abdülkadir Geylani, müritlerine ºöyle nasihat ederdi:
*“Tâbi olunuz. Bit’at yoluna sapmayınız. İtaat ediniz, muhalif olmayınız.
*Sabrediniz, sızlanmayınız.
*Sabit kalınız, ayrılıp dağılmayınız.
*Bekleyiniz, ümit kesmeyiniz.
*Zikir halkasında toplanınız, ayrılmayınız.
*Özünüzü günahtan temizleyiniz.
*Mevla’nızın kapısından hiç ayrılmayınız.”
Yine şöyle derdi:
*“Aza razı ol. Rabbının hükmünde niza çıkarmaya kalkma. Sonra senin mahvına sebep olur.
*O’ndan gafil olma ki seni selamete erdire.
*O’nun dininde hevai arzulara göre konuşma ki o seni alçaltır.
*Nefsine itimat etme. Sonra onunla belaya düşersin. Pek çok şerre çarpılırsın.
*Hiç kimseye zulmetme. Bir su-i zan sebebiyle bile olsa sana bir zalime has olan zulüm yolunu açmaz.”
Abdülkadir Geylani hazretleri yine der ki:
*“Kalbinde bir şahsa karşı buğuz ya da sevgi hali bulursan onu önce Kur’an’a, sonra sünnete arz et. Sevdiğin kişi onlara göre sevimliyse sev. Şayet onlara göre kötü ise sen de ondan uzak dur. Böyle yaparsan, nefsinin arzularıyla sevmemiş veya boş duygularla buğuz etmemiş olursun.
*Sakın hevai hallerine uyma. O, seni Allah yolundan alıkoyar.”
*Hiç kimseyi huzurundan kovma. Hiç kimseye küsme ve hiç kimsenin aleyhinde atıp tutma. Bu, ancak Allah için olabilir. Allah için küsmek de şu iki halde olabilir: Onu büyük günahları yaparken görürsen yahut onu küçük günahlarda ısrarlı ve devamlı bulursan.”
Muhyiddin İbnü’l-Arabi, “Kün” ilahi kelimesine mazhar olduğu için Abdülkadir Geylani’den pek çok keramet zuhur ettiğini söyler. Tasarruf ve kerametlerinin ölümünden sonra da devam ettiğine inanıldığından dolayı müritlerinin darda kaldıkları zaman söyledikleri “Medet ey Abdülkadir!”sözü bir tarikat geleneği olmuştur. Bu bağlılığın dayanağı, Abdülkadir Geylai’nin şu sözlerine kadar ulaşmaktadır: “Hallac yanıldı. Ne var ki zamanında elinden tutacak kimse çıkmadı. Bana gelince, yolda kalan herkesi sırtıma alırım. Arkadaşlarım, müritlerim, sevenlerim, ta kıyamete kadar, ne zaman darda kalsalar ellerinden tutarım.”
İşte bu nedenle kendisine “imdada yetişen en büyük veli” anlamında “Gavs-ı Azam” denilmiştir.
Eserleri:
Abdülkadir Geylani hazretlerinin çok güzel ve etkili konuştuğunu yukarıda zikretmiştik. Onun bu vaazlarını pek çok talebesinin ve müridinin not ettiğini de anlatmıştık. İşte onun eserlerinin pek çoğu, vaaz ve nasihatleri esnasında tutulan notlardan derlenmiştir. Bilinen eserleri şunlardır:
1.Gunyetü’t-talibin (Akaid konularını ihtiva eder.)
2.el-Fethu’r-Rabbani ve’l-Feyzü’r-Rahmani
3.Fütuhu’l-Gayb
4.el-Füyuzatü’r-Rabbaniyyefi-Evradi’l-Kadiriyye
5.Sıru’l-Esrar ve mazharü’l-Envar
6.Cilalü’l-Hatır
7.Behçetü’l-Esrar
8.Umdetü’s-Salihin
9.es-Seracü’l-Vehhac fi-Leyleti’l-Mirac
10.Delailü’l-Evrat e salavatü’l-Kübra
11.Mektubat (On beş mektubunu ihtiva eder.)
Bunlardan başka ona nispet edilen bazı kitaplardan da söz etmek mümkündür.