Seçimler her dönemde heyecan işidir. Durum böyle olunca hiç olmasa iyi ama maalesef bazen darılma, gücenme, dün en yakınında olanla bugün ayrılma vasıtası oluveriyor. Eskiden muhtarların aylığı yoktu veya kayda değer değildi. Ancak köyde muhtar olmak ve muhtarın yanında ihtiyar heyetinde yer alabilmek onur, gurur, ayrıcalık sayılırdı. Hatta bu durum genellikle hanımlara bile sirayet eder köylüler arasında ''Muhtar karısı gibi oturuyorsun'' diye söylenirdi.

Eskiden köyler kalabalıktı. Henüz insanlar göçle pek tanışmamıştı. Daha doğrusu tek tük göç edenlere veya etmeye niyetlenenlere ''karısının lafına bakıyor, anadan babadan kaçıyor'' türü yakıştırmalar yapılırdı. Bu noktada anaya babaya sadakat ağır basar ve ekseriya vaz geçilirdi. Diğer taraftan şehirlerdeki resmi kanunların yanında birde köylerde gayri resmi, tabiri caizse kaba kuvvete dayanan güçlünün zayıfı ezdiği adı konulmamış kanunlar(!) vardı. Muhtar ve ihtiyar heyeti bir konu hakkında karar verince köyün % 90'nı onaylardı. Belki de muhalif olmama adına onaylamak zorunda kalırdı.

Köyden biri yasak bölgede hayvan mı otlattı, korudan ağaç mı kesti, Anadolu tabiriyle birinin tavuğuna kiş mi dedi, adliyelik bir hata mı yaptı, durumu daha ilçeye ulaşmadan köy odasına çağrılır ve gerekli (!) cezası verilirdi. Bu durumu gören diğer sakinler biraz daha aklımda diyerek hareket ederdi.

Diğer taraftan eskiden köylerde muhtar olmanın zorlukları biraz daha fazlaydı. Çünkü Muhtar demek ''A'' demek, ka'ya demek, Muhtar demek seçilmiş ve her alanda köyün derdiyle, tasasıyla ilgilenmek zorunda olan temsilcisi demek. Muhtar demek hanesi 7/ 24 açık demek. Muhtar demek ilçede okula yazılacak çocukları, gidecek gelecek mektupları yerine yerleştirmek demek. Vesselam muhtar demek sofrası daima açık olacak, eli cebine daha çok gidecek demek.

Eskiden köylerde telefon yoktu, ulaşım şimdiki gibi kolay değildi. Dolaysıyla köye postacı, sağlıkçı, ormancı, ziraatçı, askeri, imamı, öğretmeni, çerçicisi vb duruma göre ya köy odasında ya da Muhtar'ın evinde kalırdı. Köy odasında kalanların yemekleri bekçi tarafından Muhtar'ın evinden karşılanırdı.

Yine Muhtar köylünün eksik olmayan kavga, birbirlerini şikâyet veya orman suçları karakolluk, adliyelik konularda öncü olarak yardımcı olmak ve bunun içinde il de - ilçede etkili yetkili dostlar edinmek durumundaydı. Bütün bu koşturmacalar vicdani sorumluluğun yanında gelecek seçimlerde en önemli referans olup oyları garantilemek demekti.

Şimdi köylerimiz maalesef boşaldı. En acısı okullarımız bir bir kapandı. Genç nesil çoluk çocuk ve eşlerinde etkisiyle köylerde işinin patronun olmak yerine büyük şehirlerde patronun hizmetçisi olmayı daha uygun gördüler. Kendilerinden önce gidenleri örnek aldılar ve peşlerinden onlarda yollara düştüler. İlk etapta belki sıkıntı çektiler, kış boyu yiyeceklerini köyden götürdüler ama en önemlisi çoğunlukla çocuklarını ya okuttular ya da bir işe yerleştirdiler. Bazı köylerimizde bu göçün etkisiyle Muhtar olacak veya ihtiyar heyetini tamamlayacak insan kalmadı.
Eskiyle kıyasladığımızda şimdi köylerdeki muhtarlıklar biraz daha rahatladı. Geçmişe göre köylerimize yapılan yatırımlar çoğaldı. Teknoloji köylerimize kadar geldi. Yatılı misafirler kalmadı. Mevcut maaş veya daha da yükseleceği hakkındaki beklenti biraz daha cazip kıldı. Vesselam köylerimizdeki eski muhtarlıklarla, günümüzdeki muhtarlıklar çok farklılaştı. Rahmetli babam da eski muhtarlardandı. 

Bu vesile ile tüm muhtarlarımıza kolaylıklar diliyorum. Başta babam olmak üzere, ölenleri rahmetle anıyor, hayatta olanlara sağlık sıhhat ve afetlerden uzak afiyetler diliyorum.
Köyün adı Seki, Osmancık ise kazası
Eskiden bitmezdi köyde muhtarlık kavgası
Ya şimdi, köy boşaldı 10 - 15 hane kaldı
Muhtar olacak aday mumla iyice arandı
Aman ha, artık kadir kıymetini iyi bilelim
Muhtarsız kalırsak, boş köyü neyleyelim?