HABER/YORUM: EROL TAŞKAN

Ahiretin tarlası olarak ifade edilen şu yalancı dünyada, her an bir iyiliğin bir duanın ardından koşanlar ne kadar da güzel işlere imza atıyor.

Aşırı sıcaklarla mücadele ettiğimiz şu günlerde, Allah'ın dilsiz kullarının susamışlığına çare olanlar, kendilerine ahiret azığı biriktiriyor. Cennet çeşmelerinden akan nimetlerden kendilerine nasip rezervasyonu yapıyor.
Çiftlik mezarlığında bir kaplumbağanın emrine amade olan hayır sahipleri, bir kenara bıraktıkları küçücük bir kapla kaplumbağanın kana kana su içmesine vesile oldu.

Sıcaktan bunalmış kaplumbağa kendisi için hazırlanan su kabına ilk başta çekingen tavırlarla yaklaşsa da, kendisine yüreğini açanların samimiyetini algılayıp korku ve çekincelerini bir kenara bırakarak, susuzluğunu giderdi. Hatta öyleki kana kana içti suyunu.

Teşekkür eder bakışlarla süzdüğü hayır sahibine kim bilir ne dualar etti. Susuzluğunu giderdikten sonra da mezarlık alanıyla sınırlı hayatına kaldığı yerden devam etmek üzere yoluna koyuldu.
Ne mutlu bir hayra vesile olana, ne mutlu bir duaya muhatap kalana.

Zahir gözle baktığımızda, biz olmasak kaplumbağanın hali ne olurdu denilebilir. Tahminen 7 yaşında olan kaplumbağa 7 yıldır hangi nasiple nasipleniyorsa, bundan sonra da onu nasiplendiren Rabbi aynı nasiple rızkını da suyunu da verecek. Kimi zaman da kaplumbağanın emrine amade ettiği bir kulunun eliyle onu rızıklandıracak. Aslolan o görevin bize düşmesi için talepkar olup, hayra vesile görevler dilemeliyiz Allah'tan.

Bu sıcakta hayvanlar nereden su bulur diye aklımıza düşürmeli, uygun yerlere su kapları yerleştirmeliyiz. Umulur ki, o su kabından bir yudum su içen hayvanlara gösterdiğimiz merhamet hürmetine ahirette merhamet bulanlardan oluruz.

Editör: Haber Merkezi