Özgür-Der Çorum Şubesi 2018-2019 seminer programları kapsamında bu hafta ‘Müslümanlar İçin Bilgilenmenin Amacı ve Yöntemleri’ konusu değerlendirildi. 

Dernekten yapılan açıklamaya göre, İslam'a Göre Cehalet Kavramı ve Bilginin Amacı, İman-Amel Dengesinde Yaşanan Zaaflar ve Bilgilenme Usülümüz Nasıl Olmalı? gibi alt başlıkların ele alındığı semineri İlahiyatçı-Yazar Prof. Dr. Mehmet Azimli ve Eğitimci Ömer İslam sundular.
Kur'an, ilim kelimesini sadece Allah'ın mutlak bilgisine veya gönderdiği vahye hasretmediğini, insanların kendi çabalarıyla ulaştıkları bilgi de ilim olarak değerlendirildiğini hatırlatarak sözlerine başlayan Ömer İslam, “Bilgi sahibi olmadan bilinç sahibi olamayız ve doğru yaşamın bilgisine sahip olmadan yaşarsak hüsrana uğrayanlardan oluruz.” dedi.

 

‘CAHİLLİK, ALAH’A KARŞI HADDİNİ BİLMEZLİKTİR’
“Bilgisizlik cahilliktir” diyen Ömer İslam, “Kur'an’da cahilliğin; temiz fıtratın ve vahyin temsil ettiği doğrulara dolayısıyla Allah'a karşı haddini bilmezliktir. Buna göre cehalet asli değil, arızidir. Fıtratına yabancılaşmaktır. (7/199) Cehalet, insanı bilgiden ve bilinçten yoksun bırakan halin adıdır. Her tür bilmezlik cahilliktir. Cahiliyye ise sistematik cehalettir, bilgi kirliliğidir.” dedi. 
Cehaletin, terim olarak tahsil sahibi olmamayı ifade etmediğini belirten Ömer İslam, Ebu Cehil örneğini vererek, Mekke'deki az sayıda okuma yazma bilen, ticaret yapan, entelektüel seviyesi yüksek bir insan olmasına rağmen O’nun bu birikimi, Resulullah'ın O’nu "cehaletin babası" olarak isimlendirmelerine engel olamadığını söyledi.

 

‘SORUN ARTIK HANGİ BİLGİYE GÜVENECEĞİMİZDE’
İslam, “Çağımız bilgi çağı. Sorun artık 'bilgiyi nasıl bulacağız?' değil, 'hangi bilgiye güvenebiliriz?' 'Doğru bilgiyi diğerlerinden nasıl ayırabiliriz?' Yani; sorun; bilginin ayıklanması, tasnifi ve öncelik sırasıdır.” dedi. 
Sağlıklı bilgilenmek için öncelikle, sağlam Kur'ani altyapıya sahip olmak gerektiğini belirterek, Rasul'ün doğru anlaşılması, genel hatlarıyla İslam tarihini ve ekollerin,, dünyayı, toplumu ve siyasal yapıyı tanımak ve dünyada üretilen değerleri, düşünceleri kavramak olarak sıraladı.
“Modern anlayışın tersine biz, hayata bütüncül/tevhidi bakmak zorundayız” diyen Ömer İslam, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sağlıklı bir altyapı oluşturulmadan bir konuda derinleşmek, beraberinde parçacılığı da getirecektir. Parçacılık ise bütünü görmeden detaylar üzerine yoğunlaşmaya ve gerçekleri görememeye neden olacaktır. Bütüncül bakışı kaybedenler ise herhangi bir konuda ne kadar uzman olurlarsa olsunlar büyük çarkın küçük dişlileri olmaktan kurtulamayacaktır.”

 

‘KUR’AN MERKEZLİ BİR ANLAYIŞLA PEYGAMBERİ TANIMALIYIZ’
Eleştirel ve farklı bakış açısına sahip olmasında kendisi için önemli bir yeri olduğunu belirttiği Prof. Dr. Ahmet Önkal'a rahmet dileyerek sözlerine başlayan Prof. Dr. Mehmet Azimli de, derneğin ismine atıfta bulunarak özgür düşüncenin ve bunu ifade edilebilmenin önemine değindi.
Elimizde sağlam bir kitabın olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Mehmet Azimli, “Bize gelen bütün bilgileri Kuran'ın süzgecinden geçirerek, çok rahat analiz edebiliriz. Peygamber'i anlayacaksak, O’nu Kur'an'ın bize anlattığı şekilde anlamak en önemli şartımız olmalıdır. 
Elimizde Peygamber'i anlatan hadisler, tarihi rivayetler, siyer kitaplarında anlatılan bilgiler var. Bu bilgilerin doğru olanı da var yanlış olanı da, ayıklamak lazım. Bunlar insanlardan gelen bilgilerdir, hepsini atamayız, kabul de edemeyiz. Bu bilgileri Kur'an'a arz edelim ve Kur'an'ın kabul etmediği bilgileri, nereden gelirse gelsin fark etmez, kullanmayalım.” dedi.

Kur’an merkezli bir anlayışla Peygamber'i tanımamız gerektiğini belirten Azimli, “Peygamber'in hayatını anlarken en önemli kriter tarihsel bağlam olmalıdır. Anlatılan olay üzerinde düşünmeliyiz, o zaman diliminde bu olayın olması mümkün müdür, değil midir bakmak zorundayız.” dedi.
Program soru cevap ve karşılıklı görüş alış verişlerinin ardından sonra erdi.     (Haber Merkezi)