FATİH AKBAŞ
Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan basın mensupları ile biraraya geldi. Üniversitenin yeni Senato Salonunda gerçekleştirilen toplantıda Rektör Prof. Dr. Alkan, 8 yıllık görev süresini değerlendirdi.

Görev yaptığı sürede kamu kaynaklarını en verimli şekilde kullanmaya çalıştıklarını kaydeden Rektör Alkan, “Üniversitede bizden sonra ki süreçte de kamu kaynaklarının kullanımında bizim gösterdiğimiz hassasiyetin devamını diliyorum.  Eksikler vardır. Daha iyisi de yapılabilir. Herşeyin en iyisini değil ama yapabileceğimizin en iyisini yaptığıma inanıyorum” şeklinde belirtti.

‘ÜNİVERSİTE HİÇBİR KÖTÜ İŞLE ANILMADI’
2011-2019 yılları arasında toplam 1,2 milyar liranın üniversite tarafından kullanıldığını dile getiren Alkan, “Bu paranın yüzde 40-50’si personel giderlerine geri kalanı ise yatırıma gitti. Bu kadar yatırıma rağmen üniversite hiçbir kötü işle anılmadı. Diğer yandan ise 2015 yılından itibaren etkisini görmeye başladığımız ve 2016 yılında ise darbe girişimi ile tavan yapan FETÖ olayları nedeniyle 3-4 yıl eforumuzu oraya sarfetmemize neden oldu. Bazı üniversitelerde tıp ve hukuk fakültelerine bu hainler ciddi şekilde yuvalandıkları için yapılan ihraçlar nedeniyle kapanacak duruma gelmiş. Biz ise yeni kurulan Hitit Üniversitesi’nde sadece birkaç tane ihraçla bu süreci geçirdik. Darbe girişimi sonrasında da gerçekten çok ciddi adımlar atıldı” dedi. 
20. yüzyılda en büyük hazinenin petrol olduğunu ve yüksek karlı bir sektör olduğunu kaydeden Alkan, “Buna bağlı olarak da 20. yüzyılda insanların ana gelir kapısı petroldü. Dünya ilk sıralarda yer alan zenginlerde petrol krallarıydı. Yada otomotiv sektörünün büyük firmaları ilk sıralarda yer alıyordu. Ancak aradan geçen süreç bizi öyle bir noktaya getirdi ki 21. yüzyılda petrol yerini bilgiye bıraktı. Yani şuanda bilgiye hakim olan onu yönlendiren insanlar yada firmalar dünyanın sayılı güçleri haline geldi. Bir tane tereği masası olmayan adam bilginin kullanımı sayesinde dünyanın en zengini olabiliyor” ifadelerini kullandı.

‘İLK OLARAK BİLİMSEL ALTYAPIYI HAZIRLADIK’
2011 yılında Çorum’a nazlanarak gelmediğini İTÜ Rektörlüğünde ki görevini bırakarak geldiğini kaydeden Alkan, “2011 yılında bu görevi niye kabul ettim? Teknik bir üniversitede görev yapıyordum ve orası üniversite sektör işbirliğini ilk başlatan üniversiteydi. Osmanlı döneminde de kuruluş amacı buydu zaten. Böylesine köklü bir üniversitede devletimizin imkanlarıyla biz yetiştiysek ve bu memlekete de bir vefa borcumuz vardı. Ama bu vefa borcunu herkesin benden beklediği kampüs gibi ‘sığ’ bir konuya indirgemeden farklı bir bakış açısı ile planlamamız gerekir diye düşündüm.  Şuan da bizim açıkta olan hiçbir hocamız ve sınıfımız yok.  Marsa gitmek isteyip de gitmemesi için laboratuvarımız bilgisayarımız internetimiz yok diye bir durumumuzda yok. Antarktika’ya nasıl gittik. Üniversitemiz proje yaptı öyle gittik. Demek ki konuya bina gibi basit durumlara indirgemeden bakmak lazım. 8 yıl böyle yapmaya çalıştık. 8 yıldır üniversitenin sadece binalardan oluşmadığını anlatmaya çalıştık. İçerisinde ne yapıldığı hangi mantalite de hareket ettiği de çok önemli. Bu anlamda ben tribünlere asla oynamadım. Ne yaptım? Yerin altında binalarımızı birbirine bağlayan 4 km uzunluğunda galeri yaptık. Sonra ilk yaptığımız binada trijenarasyonla elektrik üretimi yaparak devletimize hem az yük hemde örnek olmaya çalıştık. Bundan hemen sonra yaptığımız bina merkez laboratuvarı oldu. Ve hedefin ne olduğunu anlatmak için önüne uçak konuldu. Bizim en önce yapmamız gereken bilimsel alt yapıydı. Burada onu yaptık” diye belirtti.
Savunma sanayinin önemine dikkat çeken Alkan, “Sayın Cumhurbaşkanımız savunma sanayine yönelik yaptığı çalışmalar sonucunda biz sınır ötesi operasyonları yapar hale geldik. Operasyonlarda başarılı olmaya başladık” dedi.
Teknokent’in sadece yüzde 40’nın dolu olmasına üzüldüğünü vurgulayan Alkan, “Çorum gibi bir sanayi şehrinde Teknokent’in sadece yüzde 40’nın dolu olması üzücü. Ama biz yine de bırakmıyoruz. Bunu bıkmadan anlatacağız. Dünya farklı bir noktaya gidiyor. Benden sonra gelecek rektörün kime yakın kime uzak olduğu değil bu ve benzeri konulara nasıl baktığıdır. Esas kriter bu olmalıdır. Yollar binalar biter. Devletimizin vermiş olduğu imkanlarla bunları ilimize sunmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ AÇILACAK
Kendinden sonra gelecek rektöre devredeceği ana konulardan bir tanesinin Diş Hekimliği Fakültesi olduğunu açıklayan Rektör Alkan, “Diş Hekimliği Fakültesi Hastanesinin yeri sağlandı. Parası hazır ve Mayıs ayında ihalesi yapılacak. Bir yıl içinde tamamlanacak. Güney Kampüsü içinde yapılacak. İkinci büyük projemiz ise Güney Kampüs projesidir. 480 bin metrekare alanımız var. Orası Kuzey Kampüsten daha hızlı yapılacaktır. Çünki altyapısı var. Sağlık Kampüsünün tek sebebi hastanenin orada olmasıdır. Hastanemize şuanda günlük 6 bin civarında hasta geliyor. Refakatçi ve diğer ziyaretçilerle birlikte günlük 15 ila 20 bin kişinin grip çıktığı bir hastane durumunda.  Güney Kampüse daha sonra Veteriner Fakültesi de yapılabilir” dedi.

DİŞ HEKİMLİĞİNE ÖĞRENCİ ALIMI İÇİN AFİLASYON ANLAŞMASI BEKLENİYOR
Üniversitelerin sadece binalardan oluşmadığını ve binaların bir kurumu üniversite yapmadığını vurgulayan Alkan, “Oraya önem kazandıran şeyin bakış açışı mantalitenin olduğunu gösterdik. Tabi ki kimi zaman anlayışların değiştirilmesi zamanımızı aldı. 2011 yılında göreve geldiğimde İnkılap Tarihi ve Türkçe hocaları Milli Eğitim’den geliyordu. Devraldığımız üniversiteyi unutmayalım. Hitit Üniversitesi hep bugün ki gibi değildi. İnkılap Tarihi ve Türkçe hocalarımız dahi yoktu. Sadece sorun kampüs değildi. Ama sadece kampüs gösterilerek geriye kalan herşey çok şık bir şekilde paketlenmişti. Biz kampüse bakarken İnkılap Tarihi ve Türkçe hocası da yoktu. Ama şu an Tıp Fakültesi başarıdan başarıya koşuyor. Şuan bu üniversite Veteriner Fakültesini konuşuyor. Diş Hekimliği Fakültesi’ni açacağı günü bekliyor. Diş Hekimliği Fakültesi için YÖK’ten afilasyon anlaşmasını bekliyoruz. Anlaşma imzalanır imzalanmaz bu sene değil ama gelecek sene öğrenci alınabilir. Bir an öncede Güney Kampüse de başlamamız gerekiyor” şeklinde belirtti.

REKTÖR ATAMALARI
Geçtiğimiz Cuma günü son eren Rektörlük başvuruları hakkında da değerlendirmede bulunan Alkan, “Rektör adayı olmak için belli şartlar gerekiyor. Bunun içinde ilgili kurumda belge alınması lazım. Yalnız bu e-devlet üzerinden de alınabiliyor. Dolayısıyla kaç başvuru olduğunu sadece öngörmenin dışında birşey söyleme imkanımız yok. Bize başvuru yaptığını söyleyenler ve diğer duyduklarımıza göre sayının iki haneli rakamlarda olduğunu söylemek mümkün. Ama gerçek sayı ne kadar bilmiyorum. Gerekli şartları taşıyan ama başvurmayan bir profesör arkadaşta rektör olarak atanabilir.” ifadelerini kullandı.

Editör: Haber Merkezi