Hattuşa’da muazzam bir yeraltı silosunda bulunan Tunç Çağı tahıl yığınları, vergi toplayıcılarının 3.000 yıl önceki uzun menzilini gösteriyor.

Aslanlı Kapı, günümüzde Çorum’da bulunan ve bir zamanlar Hitit İmparatorluğu’nun başkenti olan Hattuşa’nın güneybatı girişiydi.
Son Tunç Çağı Hitit başkenti Hattuşa’da sağlam tahıl depolarının bulunduğu büyük bir yer altı silo kompleksinin keşfi, Hitit devletinin mahsul üretimini nasıl mobilize ettiğinin eşsiz bir görüntüsünü sunuyor. Yanmış bir siloda depolanan tahıl, MÖ 16. yüzyılda imparatorluğun içindeki birçok çiftlikten gelmiş.

Arkeologlar siloyu 1999 yılında, şu an Çorum olan Hattuşa’da keşfettiler. Yaklaşık M.Ö 1650’de kurulan Hattuşa, Mısır krallığına rakip bir süper güç haline gelen Hitit imparatorluğunun başkentiydi. (Anadolu’da vergi kaçakçılığı, rüşvet ve faiz 4000 yıldır var)

Söz konusu silo, kabaca bir futbol sahası büyüklüğündeki bir alanı kaplıyordu ve keşfedildiğinde bir metreden daha kalın katmanlar halinde yüzlerce ton bozulmamış tahıl barındırıyordu.
Tunç Çağı’na ait yanmış bir siloda bulunan kömürleşmiş kalıntılar arasında, ot tohumları ile karışmış buğday taneleri; arpa; ve iki tür yabancı ot tohumu. 
Oxford Üniversitesi’nden Amy Bogaard ve meslektaşları, silonun 32 odasından 5’indeki buğday ve arpaları inceledi. Birbirine karıştırılmış tohumlar ve tahılların kimyasal profilleri, her bir odanın ayrı bir çiftçi topluluğundan veya belki de birden fazla topluluktan gelen tahılları barındırdığını gösterdi.

Yazarlar, silonun Hitit topraklarında yaşayan insanlardan vergi olarak toplanan tahılları içerdiğini ve Hitit kralının zenginliğinin bir sembolü olduğunu söylüyorlar.
Ta ki büyük bir yangın, yapımından kısa bir süre sonra siloyu harap edene ve yönetimin enkazı terk etmesine neden olana kadar.

Araştırmacılar, “MÖ 16. yüzyılda yoğun şekilde üretilen tahılın vergilendirilmesi, Hitit devletinin Batı Asya ve ötesindeki bölgesel olarak genişleyen devletlerin siyaseti ve ekolojisi için daha geniş anlamlar sağlayarak kendini nasıl sürdürmeye çalıştığını ortaya koyuyor.” diyor. (Arkeofili)