HABER/YORUM: EROL TAŞKAN
Dünyanın pek çok ülkesinde milli birer kahraman olarak görülen itfaiyecilerimizin statülerinin değiştirilmesinin vakti geldi de geçiyor bile. Son yaşadığımız yangın felaketinde, canlarını ortaya koyan kahramanlarımızın haklarının teslimi için tüm siyasiler seferber olmalı.
Milletin gönlünde her birisi kahraman olan itfaiyecilerimiz için özellikle kanunlar çıkarılmalı. Onların sıradan bir vazife yapmadığı, canlarını ortaya koyarak gerçekleştirdikleri kahramanlığın hem vicdanlar karşısında hem de kanunlar karşısında karşılığı olmalı.
En küçük bir yangında bile hane sahipleri canhıraş kaçıp canını kurtarma telaşına düşerken, yangının içine dalarak, insanları ve mallarını kurtarmak için seferber olan kahramanlarımızı göz ardı etmemeliyiz.
Hele de Türkiye’yi çevreleyen yangın felaketinde yaşananlardan sonra, itfaiye teşkilatlarının önemi de kıymeti de bir kez daha kendisini göstermişken, özellikle onların yıpranma payı haklarıyla ilgili unvan kısıtlamasının kaldırılması gerekiyor.
Askeri personel ya da madenciler için uygulanan yıpranma haklarında, yıpranma hakkı unvana verilmişken, itfaiye personeli için bu hak, yangın alanında geçirilen zamanla ölçülüyor. Kanundan kaynaklı bu eksikliğin giderilmesinin tam da zamanı bu vakittir. Özellikle siyasilerin bu konuda itfaiye teşkilatlarının yanında yer alıp, onların bu özlük hakkına kavuşmalarının önü açılmalı.
Türkiye genelinde belediyelere verilen itfaiye hizmetlerinin müstakil bir bakanlığa ya da başkanlığa bağlı olarak yeniden teşkilatlandırılması da görülen eksikliklerden bir tanesi olarak karşımıza çıkıyor. Hususen ilçe belediyelerinde araç, ekipman ve teçhizat eksikliğinden kaynaklı yaşanan problemlerin de önüne geçilebilme imkanı, müstakil bir teşkilatlanma şemasında yaşıyor.
Çorum’u kastetmemekle birlikte, pek çok belediyede itfaiye teşkilatları adeta sürgün yeri gibi görülme yanlışlığından dönülmeli.
Ayrıca itfaiyecileri sadece yangın söndürmeye giden insanlar olarak değerlendirme yanlışlığından kurtulup, onların her türlü kaza, afet ve mağduriyette ilk koşanlar olduğunu unutmamalıyız.
Ateşin kahramanları gibi havalı unvanlarla anıp, sakin günlerde unuttuğumuz bu kardeşlerimizin varlıklarının bu toplumun güvencesi olduğu bilinciyle, gönlümüzde kahraman ilan ettiğimiz kardeşlerimizi, huzurlu günlerde de hatırlayıp, gönlümüzdeki değerlerini de taze tutabilmeliyiz.
Görevi başında can veren şehit itfaiyecilerimize Allah’tan rahmet, ailesine, meslektaşlarına ve milletimize başsağlığı diliyor, yaralanan gazi itfaiyecilerimize de Allah’tan şifalar temenni ediyorum.
Onlar zaten kahramandı, yaşanan ateş çemberi içindeki fedakârlıklarıyla, bir kez daha kahramanlıklarını tescil ettiler.
