M.BURAK YALÇIN
Çorum’da okurlarıyla buluşarak söyleşi gerçekleştiren Şair Şükrü Erbaş, insanların değerlerine, kimliklerine yabancılaştıkça yalnızlaştığını belirterek, “Bizi kendi varoluşumuzdan uzaklaştıran, kendi kültürel kimliğimizden uzaklaştıran, kendi gelecek tasavvurumuzdan koparıp başkalarının deli gömleği gibi sırtımıza giydirdiği gömlek içinde çırpınmaya başlıyoruz” dedi.

Şair Şükrü Erbaş, Arinna Kültür ve Sanat Topluluğu’nun davetlisi olarak Çorum’a geldi. 
Ünlü şair Turgut Özal Konferans Salonu’nda okuyucularıyla buluşarak söyleşi gerçekleştirdi.

Söyleşiye CHP Çorum Milletvekili Tufan Köse, Mecitözü Belediye Başkanı Veli Aylar, Arinna Kültür ve Sanat Topluluğu Sözcüsü Mehmet Öztürk ve okuyucuları katıldı.

Programın açılış konuşmasını yapan Arinna Kültür ve Sanat Topluluğu Sözcüsü Mehmet Öztürk, bu toprakların yüzlerce yıldır birçok ozan, felsefeci ve düşünür yetiştirdiğini belirterek, “Bu toprakların kadim suyunda antik çağın birçok filozofu bu toprakların genişliğinden, engin ufkundan heybesine bir şeyler koyarak ayrıldı. Bu heybenin içindeki kadim kültürleri şimdi dünyanın birçok kıtasında taşıyan şairler, ozanlar var. Şükrü Erbaş da bunlardan bir tanesi” dedi.

Öztürk’ün konuşmasının ardından kürsüye gelen Şair Şükrü Erbaş da insanların bir hafıza kaybı dönemi yaşadığını belirterek, “Biz insan olarak kendi gerçeğimize aşkımıza, sevgimize, emeğimize, inançlarımıza, duygularımıza yabancılaşıyoruz. Toplumsal düzene, gelecek tasavvurlarımıza yabancılaşıyoruz. Bunların ötesinde bize giydirilmiş bir giysi var. Çok dar, kötü bir giysi. Onun içerisinde çırpına çırpına yaşamaya çalışıyoruz. Onun adı ölümdür” dedi.

“Hem etnik anlamda kendi varlığımız hem dinsel değerler anlamında hem kültürel hem inançlar anlamında birçok alanda yabancılaşma içerisindeyiz” diyen Şair Erbaş, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Bizi kendi varoluşumuzdan uzaklaştıran, kendi kültürel kimliğimizden uzaklaştıran, kendi gelecek tasavvurumuzdan koparıp başkalarının deli gömleği gibi sırtımıza giydirdiği gömlek içinde çırpınmaya başlıyoruz. Sözünü ettiğimiz değerlere, varlığımıza, kimliğimize ne kadar yabancılaşmışsak o kadar yalnızlaşmaya başlıyoruz. Yalnızlık ve yabancılaşma bizlerin birbirimize ait olduğunu unutturdu bize. Kendi dışımızdaki herkesi bir korku ögesine dönüştürüyoruz ve düşman olmaya başlıyor.
Teknolojik ve bilimsel gelişme bizim hayatlarımızı son derece kolaylaştırdı ama bizden şunu aldı. Yaşadığımız hayatın bütününü kavramaktan her gün uzaklaşmaya başladık. Düşüncelerimiz, aklımız parçalanır. Bu parçalanma kültürel kimlikten olabilir, inançlardan olabilir. Bizi buradan çıkaracak tek şey sanattır, edebiyattır. Sanat bizim bu yabancılaşmış dünyayla ilişkimizi yeniden kuracaktır.”

Şair Erbaş program sonunda kitaplarını imzaladı.

Editör: Haber Merkezi