Akıllı cep telefonu kullanımına geçiş ve internet erişiminin yaygınlaşmasıyla birlikte, sosyal mecra alanındaki uygulamalar da hayatımızdaki yerlerini aldılar.

Türk milleti olarak yeniliklere ve gelişmelere son derece açık olduğumuzdan mıdır bilmem ama kısa sürede dijital iletişimin odağında bulduk kendimizi.
Öyle ki, Facebook, WhatsApp, Twitter ve Instagram gibi yabancı menşeli uygulamalar, anlık olarak takip ettiğimiz belli başlı haber ve iletişim kaynakları haline geldi.
Saatlerce etkileşimde kaldığımız bu uygulamalar, farkında olmadan hepimizi kuşattı. Dış kaynaklı uygulamaların taşıdığı tehlikelere zaman zaman dikkat çekilse de hiç bir etken mevcut alışkanlıkları değiştirmeye yetmedi. Taki, şu günlerde yaşadığımız ‘veri güvenliği tehlikesi’ endişesine kadar.

ŞİMDİ N’APACAĞIZ?
Malumunuz olduğu üzere, WhatsApp uygulamasının sahibi Facebook, yeni bir sözleşme ile biz kullanıcıların karşısına dikildi. Söz konusu sözleşmenin onaylanması halinde iletişimde kullanılan tüm yazışma, ses, video ve fotoğrafların ilgili şirket tarafından kullanılacağı ve üçüncü şahıslarla paylaşılacağı anlaşıldı.

Avrupa hariç Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere dikte edilen bu sözleşmeye tepkiler gecikmedi. Bunun üzerine kafası karışan WhatsApp kullanıcılarıysa “Şimdi N’apacağız?” diye sormaya başladı.
Haftasonu WhatsApp’a alternatif olarak sunulan bazı uygulamalarla ilgili kısa bir tarama yaptım. Elde ettiğim sonuçları, belki aydınlatıcı olur düşüncesiyle sizlerle paylaşmak istiyorum.

YENİ ADRES ARAYIŞI
İndirme ve kullanım sıklığına bakıldığında, yerli mesajlaşma uygulamaları arasında en dikkat çekeni Turkcell'in geliştirdiği BİP.
Dedi adlı uygulama, Bilgi Teknolojileri ve İnternet Güvenliği Derneği (BTİDER) tarafından geliştirilmiş. Ama henüz yolun başında... 
Telegram, Rus menşeli bir uygulama ve görüntülü ve sesli mesajlaşmada bazı aksaklıkları olduğu yazılmış.

Tesla ve SpaceX'in kurucusu Elon Musk'ın Signal adlı uygulaması belki zamanla WhatsApp'ın yerini alabilir ama o da ABD menşeli.
Wiber, Line ve benzeri çok sayıda başka uygulamalar da mevcut. Ancak bence en önemli sorun, WhatsApp'taki kullanıcılar ile grupların hep birlikte yeni uygulamaya transferi...

Şayet bu sorun aşılamazsa kimi WhatsApp'a teslim olacak, kimi başka bir yabancı uygulamanın ocağına düşecek, kimi de yerli uygulamaları deneyeyim derken eski alışkanlıklarını arayacak.
İşin bir diğer yanı, veri güvenliği probleminin WhatsApp'ı bünyesinde bulunduran Facebook gibi uygulamalar için de geçerli olması.

Bu durumda, Facebook ve Tweeter benzeri yazışma ve paylaşımlara imkan sağlayan Yaay gibi yerli sosyal mecra uygulamalarını denemek lazım. 

Sözün özü; kendi göbeğimizi kendimiz kesmeliyiz artık. Bu alandaki ihtiyaçlarımıza yerli çözümler geliştiremezsek daha önümüze çok sayıda dayatma sözleşme gelir.