FA­TİH AK­BAŞ
En­sar Vak­fı Ço­rum Şu­be­si’nde Cu­ma soh­bet­le­ri de­vam edi­yor. Soh­bet­le­rin bu se­fer ki ko­nu­ğu İla­hi­yat Fa­kül­te­si De­ka­nı Prof. Dr. Ab­dul­lah Ço­lak ol­du.
Vak­fın kon­fe­rans sa­lo­nun­da ger­çek­leş­ti­ri­len prog­ram­da, “İs­lam İk­ti­sa­dı” ko­nu­sun­da ko­nu­şan Prof. Ab­dul­lah Ço­lak, “İk­ti­sat, if­rat ile tef­rit ara­sın­da bu­lu­nan iti­dal nok­ta­sı­na de­nir. İs­lam'da, sü­rek­li iti­dal çiz­gi­si tav­si­ye edil­miş, ab­dest alı­na­cak su­da, ya­pı­la­cak iba­det­te, bir suç­lu­ya ve­ri­le­cek ce­za­da hep ik­ti­sat­lı ol­ma­mız em­re­dil­miş­tir. Cim­ri­li­ğe ve is­ra­fa kaç­ma­dan or­ta yo­lun iz­len­me­si ik­ti­sat yo­lu ola­rak an­la­tıl­mış­tır. İk­ti­sa­dın esas­la­rı İs­lam'da va­hiy ile şe­kil­len­mek­te­dir” de­di.


İk­ti­sa­di ba­ğım­sız­lı­ğın si­ya­si ba­ğım­sız­lı­ğın en önem­li un­su­ru ol­du­ğu­nu kay­de­den Ço­lak, “İs­lam'da ik­ti­sat, iman­la, ah­lak­la, ma­ne­vi de­ğer­ler, he­lal-ha­ram dü­şün­ce­siy­le bağ­lan­tı­lı­dır ve bu sı­nır­lar dı­şı­na çı­ka­maz. Hz. Pey­gam­ber ta­ra­fın­dan "İn­san­la­ra öy­le bir za­man ge­lir ki, ki­şi ma­lı he­lal­den mi, ha­ram­dan mı ka­zan­dı­ğı­na/al­dı­ğı­na hiç al­dır­maz" bu­yu­ra­rak bu nok­ta­da Müs­lü­man­lar uya­rıl­mak­ta­dır. Müs­lü­man bir ik­ti­sat­çı iyi bir ah­la­ki do­na­nı­ma da sa­hip ol­mak zo­run­da­dır. Çün­kü eko­no­mi, uy­gu­la­ma­lı ah­lak­tır. Müs­lü­ma­nın ka­zan­cı şan­sa ve te­sa­dü­fe bağ­lı ol­ma­yıp, ça­ba­sı­nın ve alın te­ri­nin ürü­nü ol­ma­lı­dır” şek­lin­de be­lirt­ti.


İs­lam'da ik­ti­sa­di ha­ya­tı şe­kil­len­dir­me­ye yö­ne­lik esas­la­rın hem Mek­ke hem de Me­di­ne dö­ne­min­de ayet ve ha­dis­ler­le or­ta­ya ko­nul­du­ğu­nu ifa­de eden Ço­lak, söz­le­ri­ni şu ifa­de­ler­le ta­mam­la­dı:


“İs­lam'da ik­ti­sa­di ha­ya­tı, ha­ya­tın her yö­nü­nü ku­şa­tan pren­sip­le­ri çer­çe­ve­sin­de ele al­mak ve de­ğer­len­dir­mek du­ru­mun­da­yız. İk­ti­sa­dı, inanç ve ah­lak­tan ba­ğım­sız de­ğer­len­di­re­me­yiz. İs­lam'da, üre­tim, tü­ke­tim ve mü­ba­de­le alan­la­rın­da in­san­lık için ya­rar­lı, İs­la­mi de­ğer­ler­le sı­nır­lı bir ik­ti­sa­di öz­gür­lük be­nim­sen­miş­tir. O, bu yö­nüy­le di­ğer ka­pi­ta­list ve sos­ya­list eko­no­mik sis­tem­ler­den ay­rıl­mak­ta­dır. Di­ğer ik­ti­sa­di sis­tem­ler din­den ba­ğım­sız ola­rak or­ta­ya çı­kıp şe­kil­len­dik­le­rin­den on­lar­da he­lal ha­ram gi­bi kav­ram­la­ra yer ol­ma­dı­ğı için, ge­ti­ri­si olan her şe­yin üre­ti­mi­ne im­kan ta­nın­mak­ta­dır. Oy­sa İs­lam ik­ti­sa­dın­da sa­de­ce fay­da ve ge­ti­ri­si de­ğil ay­nı za­man­da he­lal ha­ram kri­te­ri de dik­ka­te alın­mak zo­run­da­dır. Bu se­bep­le İs­lam ik­ti­sa­dın­da in­sa­nın, be­de­ni­ne, ak­lı­na ve ru­hu­na za­rar ve­ren şey­le­rin üre­ti­mi­ne mü­sa­de edil­me­mek­te­dir.”