FATİH BATTAR
Çorum Eczacılar Odası’nın Seçimsiz Olağan Mali Genel Kurulu’nda konuşan Çorum Eczacılar Odası Başkanı Şefkat Güler, Türkiye’nin son yıllarda sağlığa yaptığı yatırımlarla (şehir hastaneleri, solunum cihazları, yoğun-bakım ünitelerinin sayısının arttırılması) insan hayatını kurtarmada diğer gelişmiş ülkelerden daha ilerde olduğu gösterdiğini söyledi.

Çorum Eczacılar Odası Seçimsiz Olağan Mali Genel Kurulu Cumartesi günü gerçekleştirildi.
Yıldız Park’ta gerçekleştirilen kongrenin Divan Başkanlığı’nı Ecz. Mustafa Göbelek, Başkan Yardımcılığı’na Ecz. Ahmet Çorumlu, katip üyelikleri ise Ecz Meral Öztürk ve Ecz Furkan Gül yaptı.

Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programın açılış konuşmasını yapan Çorum Eczacılar Odası Başkanı Şefkat Güler, Covid 19 pandemisinin herkesin hayatını ciddi oranda etkilediğini ve değiştirdiğini belirterek; “Üretimden tüketime, uluslararası ilişkilerden eğitime, ulaşımdan eğlenceye, dini ibadetlerden spor etkinliklerine kadar akla gelebilecek her alanda toplumsal yaşamı etkisi atına aldı. Küreselleşmenin sonunca da hızla yayılarak sınırları aştı ve ülkemize de ulaşarak hem tıbbi hem de sosyoekonomik bir toplum sorunu oldu.” dedi

 Sağlık Bakanlığı, bilim kurulu, sağlık meslek birlikleri, illerde hıfzıssıhha kurulları, pandemi kurulları ve tüm sağlık çalışanları virüsle mücadele için gece gündüz çalıştıklarını ifade eden Güler, sağlık çalışanlarının önemli bir kısmını oluşturan eczacıların pandemi döneminde en ön saflarda mücadele ederek birinci basamak sağlık hizmeti görevini en iyi şekilde üstlendiğini kaydetti. 

Sağlık sisteminin yükünü hafifletirken hastaların da bulaş riskini azaltmada önemli bir rol oynadıklarını dile getiren Güler; “Sağlık kaybedince değerini anladığımız en önemli hayat unsurudur. Bu nedenle hem kendi sağlığımızı hem de toplum sağlığını korumaya çalışmakta, halkımıza sağlıkla ilgili her konuda sağlık bilinci oluşturmaktayız. Hastalarımızın ilaçlarını doğru zamanda, yeterli miktarda, hekimin öngörüsünde kullanmaları konusunda bilgilendirmekteyiz. Tüm bunların yanında ilacın vücuda alımı esnasında tüketilen besinlerle ilgili ilaçla etkileşim yapacak uyarıları yapmaktayız. Beslenmelerinden, yaşam koşullarındaki hijyen şartlarının sağlanmasına ve hatta sosyal yaşamlarındaki psikolojik desteklerine kadar yanlarında olmaktayız. Biz bu hizmetleri halkımıza yaparken kamu otoritelerinin de her türlü desteğini görerek teşvik olmalıyız. Bir takım ekonomik sorunlardan, ilacın, aşıların bulunamaması endişesinden kısacası gelecek kaygısından uzak olarak eczanelerimizde kendimizi tam bir güven içinde hissetmeliyiz. Ülkemizde ilaçlara ve aşılara AR-GE yatırımları yapılmalı, nitelikli uzman eczacılarımız bu yatırımlarda görev almalıdır. Pandemi dönemi göstermiştir ki dışa bağımlı olmadan kendi aşımızı üretmek vatandaşlarımızın sağlığı açısından çok önemlidir. Aşıların yanında %60 dışa bağımlı olduğumuz ilaçlar da gün geliyor ülkemiz açısından siyasi tehdit unsuruna dönüşebiliyor. Hayatın devam etmesi için en önemli argüman olan ilaçların dışa bağımlılıktan kurtulması kendi ülkemizde üretilmesi için büyük bir çaba gösterilmelidir. İlaç hayatımızda gerek duyduğumuz ihtiyaçların hiçbirisiyle kıyaslanamayacak kadar önemlidir. Varlığı yaşatır, yokluğu hayatımızı sonlandırır.” şeklinde konuştu

Vatandaşların büyük bir kısmının sosyal güvencede olması tedavide ücretsiz bakımlarının sağlanması diğer gelişmiş ülke vatandaşlarından daha şanslı olduklarını gösterdiğini belirten Güler;  “Bizler dünya üzerinde ticari eczacılığın karşısında etik eczacılık modelini sürdüren nitelikli eczacılarız. İlaçların eczane dışına çıkmasını, halkın sağlığıyla oynanmasını hiçbir şekilde uygun görmemekteyiz, ilaç dışı ürünlerin de internet üzerinden kontrolsüz şekilde halkın sağlığıyla oynayarak satılmasından son derece rahatsızız. Yetkililerden denetimlerle tedbirler almalarını ve bu şekilde olan satışların önüne geçilmesini talep ediyoruz. Eğitimimizi aldığımız fakültelerin sayılarının politik tavizlerle çoğalmasına, eczacılık eğitimin niteliğinin düşmesine karşıyız. Nitelikli eczacılık eğitimindeki hedefimiz ilaçların, sağlık ürünlerinin ve tıbbi cihazların akılcı kullanımını sağlamak ve optimal terapötik sonuçlar elde etme sorumluluğu taşıyan bir meslek olarak topluma hizmet etmektir. Dünyada hiçbir zaman covid19 gibi tam bir küresellik gösteren salgın görülmemiştir. Bilim insanı olan eczacı,  bu küresel pandemideki virüse karşı adeta kalkan olmuştur. Eczacılar, virüse yakalanan hastalara da büyük bir cesaretle sahada tedavi hizmeti sunmuşlardır. Eczacılık mesleğine sahip olmanın onurunu ve gururunu yaşamaktayız. Gelecekte genç eczacı nesillerimizin aynı vizyonu ve aynı misyonu sürdürmeleri umudumuzdur.” ifadelerine yer verdi.

Konuşmaların ardından 2020-2021 tahmini bütçe tasarısı görüşülerek oylandı. Program kapsamında 25 Eylül Dünya Eczacılar Günü nedeniyle eczacılara plaket takdim edildi.