FATİH BATTAR
Özel Kaleli Yükseköğrenim Kız Öğrenci Yurdu’nda düzenlenen ‘İslam’da Üç Aylar ve Hz. Muhammed (SAV) konulu konferansta konuşan Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdullah Çolak, “Üç aylar, zamanın insanlığa verdiği en büyük nimetlerden biridir.” dedi
Özel Kaleli Yükseköğrenim Kız Öğrenci Yurdu’nda ‘İslam’da Üç Aylar ve Hz. Muhammed (SAV)’ konulu konferans ile Türk Tasavvuf Musikisi programı gerçekleştirildi.
Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdullah Çolak’ın konuşmacı olarak katıldığı konferans, Ulu Camii Baş Müezzini Hasan Çakmak yönetiminde Türk Tasavvuf Musikisi Konseri yurt konferans salonunda davetli misafirler ve öğrencilerin katılımlarıyla gerçekleştirildi.
Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan program Ulu Camii Baş Müezzini Hasan Çakmak Hasan Çakmak’ın Kuran-ı Kerim tilaveti ile devam etti.
Programın açış konuşmasını yapan Yurt Müdürü İsmail Tuncel, dünyanın İslamiyetle tanışmasıyla birlikte çöküntü içerisindeyken insanlığın hakiki şeref ve haysiyetine kavuştuğunu söyledi.
İslamiyet’ten önce sevgiyi kaybetmiş olan insanlığın, İslam kültürü sayesinde sevgi medeniyetini kurduğunu belirten Tuncel; “İnsanlar “yaratılanı sev yaratandan ötürü” anlayışı ile diğer insanları, hayvanları, bitkileri ve hatta cansız varlıkları bile sevmeyi öğrendiler. Hz. Peygamber çöllerde yokluk ve imkansızlıklar içinde yaşayan göçebe ve cahil bir milletten ilim ve irfan toplumu meydana getirmiştir. Çöl bedevisine ağaçtan fırça (misvak) icad ederek ağız, diş temizliğini öğretmiştir. Batı toplumu, wc kültürünü gene İslam Medeniyetinden öğrenmiştir.” dedi
Konferansın konuşmacılığını yapan Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdullah Çolak ise konuşmasında maneviyat mevsimi üç ayların zamanın insanlığa verdiği en büyük nimetlerden biri olduğunu söyledi. Üç ayların, İslam’ın mübarek saydığı hicri kameri aylardan Recep, Şaban ve Ramazan ayları olduğunu belirten Çolak, konuşmasında şu ifadelere yer verdi; “Üç ayların faziletine dair Hz.Peygamber’den nakledilen rivayetlerin yanı sıra dini kültürde mübarek sayılıp kutlanan Regaib, Mi’rac, Berat ve Kadir gecelerinin bu aylarda yer alması üç aylara ayrı bir önem verilmesine, ibadet, dua, zikir ve hayırlı işlerle daha fazla meşgul olunarak dini duyarlılığın daha yoğun olarak yaşanmasına zemin hazırlamıştır. Gecenin bir kısmının ibadetle, gündüzlerin bir kısmının oruçla geçirilmesi zamanı değerlendirmek, ömrü boşa geçirmemek için de bir fırsattır. Çünkü “Hayat; Silgi kullanılmadan çizilen resme benzer.” , onun “geri al” düğmesi yoktur. Bu sebeple üç aylar sadece kendisini değil, belki hayatın hepsini güzel değerlendirmeyi öğrenme eğitimine bir fırsattır. Peygamberimiz (sav.) bu aylarda daha çok ibadet eder ve “Allah’ım! Recep ve Şabanı hakkımızda mübarek kıl, bizi ramazan ayına kavuştur” diye dua ederdi. Hz.Aişe, Resulullah (sav.)’in Şaban ayının çoğunu oruçla geçirdiğine dair rivayetler mevcuttur. Üç aylar içerisinde, bin geceden hayırlı olarak nitelenen, şerefini , kıyamete kadar insanlık için rehber olan Kur’an’ın kendisine indirilmesinden alan “kadir gecesi” mevcuttur. Her gün ve geceyi Allah’ın rızasına uygun yaşayan bir mümin bu önemli geceleri de ihya etmiş olur. Sahabeden Abdullah b.Mesud’un; “Bir senenin her gecesini ibadetle geçiren Kadir gecesini ihya eder” sözü bunu anlatmaktadır. Atalarımızda; “Her geceyi kadir bil.” demişler. Her gecenin hakkını verelim. ”Her geleni Hızır bil.” demişler herkese İslami kurallara göre davranalım.”
Konuşmaların ardından yurt öğrencisi Sultan Öncel tarafından tüm şehitlerimiz ve yurt sahibi Selahattin Kaleli ve eşinin anne ve babası için okunan Hatm-i Şerifleri dualadı.
Programın devamında Hasan Çakmak ‘Divan Dururum’ isimli yeni albümüyle, dinleyicilere müthiş bir Türk Tasavvuf Musikisi ziyafeti sundu. Programın son bölümünde , konferans ile katkılarından dolayı Prof. Dr. Abdullah Çolak’a , Yurt Müdürü İsmail Tuncel tarafından teşekkür edilerek plaket takdimi yapılırken, Hasan Çakmak ve sazende ekibine çiçek takdimleri gerçekleştirildi.
