HABER/YORUM EROL TAŞKAN
Yeni Zelanda'da hristiyan teröristlerce yapılan saldırı, tüm İslam aleminin yüreğini yaktı. Terörist silahının üzerine yazdığı yazılarla mesaj verirken, binlerce kilometre uzaktan Türkiye'yi tehdit ederek, İstanbul'un haçlıların olacağını, Ayasofya'nın kilise olacağını söyledi. 

Saldırıda 49 Müslüman kardeşimiz katledilirken geride onlarca da yaralı kaldı. Canlı yayınla katliamını tüm dünyaya izleten terörist, dinlediği müzikten tutun da, silahının üzerine yazdığı mesajlarla, bu terör saldırısının ne kadar planlı olduğunu tüm dünyaya ilan etti. 
Viyana'yı Kosova'yı, Sultan Murat'ı şehit eden dedelerinin isminden tutun da, cuma katliamı öncesi yayınladığı bildirilerden Türkiye'ye karşı yaptığı tehdit çok manidar. 

Bu terör saldırısı, zihinlerinin arkasındaki savaşın fitilini ateşlemekten başka bir anlam taşımıyor. Biliyorlar ki Türkiye İslam dünyasının lideri ve yine iyi biliyorlar ki, tüm ümmetin umudu Türkiye'de. İşte tam da bu sebeple, binlerce kilometre uzaktaki bir ülkeye yaptıkları saldırı da bile Türkiye'ye gözdağı vererek, Türkiye'yi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı tehdit ediyor. 

İçerdeki uzantıları da yıllardır bu karanlık zihinlerin arka bahçesine su taşıdı, gübre taşıdı. Orada yetiştirmek istedikleri hainliklerin Türkiye'yi sarıp sarmalayan zehirli sarmaşıklar olsun istediler. 

Biz ise kendi içimizde, tüm dünyamızı Türkiye sınırları içerisine hapsedip, 'bana ne' dersek eğer, işte o zaman bu milletin omzuna yüklenen büyük sorumluluktan payımıza düşeni yerine getirmemişiz demektir. İşte o zaman, camide şehit olan din kardeşlerimizden tutun da dünyanın dört bir yanında akan Müslüman kanı ve masumların göz yaşları bizi boğar. 

Birinci dereceden yapmamız gereken, Türkiye'nin gücünü muhafaza etmesi için, içimizdeki teröristlere, onların çanaklarına su taşıyanlara fırsat vermemektir. Aksi takdirde, Yeni Zelanda saldırısını yapan teröristin tehditleri dağ gibi büyüyerek üzerimize gelmeye devam eder. 
Birileri çıkıp, Yeni Zelanda'da yapılan terör saldırısından bu anlamların nasıl çıkacağını soracak olursa, teröristin silahına "Türk Yiyici" yazdığını söylemek gerek. 

"Ey Türkler Boğazın doğusunda barış içinde yaşayın. Batıya geçerseniz, Konstantiniye'ye (İstanbul'a) gelip hepinizi öldüreceğiz. Ayasofya'yı minarelerden kurtaracağız" mesajının altında yatan tek gerçek, din düşmanlarının Türkiye'yi İslam'ın kalesi ve lideri konumunda görmelerinden başka bir şey değildir.