15, 22, 35...
Fark etmez, ben kadınım. Kız değil kadın.
Doğurabilen, en karanlığından en ışıltılı devirlere mimarlık yapan...
Merhamet kokan koynuna asrın yükünü sığdıran...
Ben bir kadınım.
15'inde damağına en zehirinden aşkı umar bilen,
22'sinde de aynı sadakat yeminiyle tükenmeye hazır o sancıyım.
15'inde kavrulduğu davaya annelik yapan
35 kendini göstermeye başlamadan kolları yandığı adamın özlemiyle harlanan en safından bir fani, paçama tutunanların varlığına duacıyım.
Gücün yeryüzüne inmiş burağanı dahi kıskandıran esintisi,
Kurnaz, kavgacı, isyankar...
Hepsini boşver, ben sen balıkken her karaya vurduğunda özgürlük diyebileceğin deniz,
Sen bir bebekken tüm gecelerimi huzuruna serebilecek dört duvarı olmayan şefkat ve güvenden evinim.
Sen ne bir balık ne de bir bebek değilken...
Kelimelerime muhtaç o adamsın.
Ben, 15 yaşarken son nefese kadar soluğun uğruna savaşan o kadınım, senin kadının.