Zafer Partisi Çorum İl Başkanı Bedii Onan, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın, eski Beypazarı Belediye başkanı, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı Cumhurbaşkanı adayı olması için göreve çağırması ile ilgili yaptığı açıklamada, “Bu çağrı büyük bir yankı yapmış ve gündem değişmiştir. Sayın Özdağ bu çağrıyı neden yapmıştır? Mansur Yavaş isminin tüm Türkiye’de samimi bir pozitif karşılığı vardır. Halkımızın büyük çoğunluğu tarafından çalışmaları takdirle karşılanmaktadır. Şahsını ön plana çıkaran çalışmalardan ziyade, vatandaşlarımızın dertlerine çare olacak çalışmalar yapmakta, farkını burada göstermektedir”dedi.

Ümit Özdağ tarafından yapılan açıklama ile sessizlik görüntüsü veren, ancak başka arayışlar içerisinde olan zümrelerin, Özdağ ve Zafer Partisi’ne karşı harekete geçtiğini ve bir anda karşı tarafların reaksiyonunun başladığını kaydeden Bedii Onan, “Özdağ, bu göreve çağrısını, Türk milletinin beklentisine göre seslendirmiş ve ikinci bir Ekmeleddin İhsanoğlu adaylığının seçimde ve seçmen karsısında karşılığı olmayacağını tüm ülkeye duyurmuştur. Tercih Mansur Yavaş ve diğer partilere aittir. Kabul etmesi halinde Zafer Partisi adayı olarak da imza verilmek suretiyle adaylığı resmileştirilecektir. ‘Gel bakalım Muharrem İnce cümlesi ile aday gösterilen, İnce,%31 oy alırken, İyi Parti ve HDP adayları, partilerinin aldıkları oy oranlarından daha az oy almışlardır. Bu sonuçlar siyaset yapan karar vericiler tarafından iyi tahlil edilmelidir. En muhafazakâr bölgelerde Mansur Yavaş adına her parti propaganda yapabilir, ancak, muhafazakâr seçmenin onaylamayacağı bir aday için diğer partilerin seçim çalışması yapamayacağı da bir gerçektir. Bu sebeple Mansur Yavaş ismi, en büyük parti olan AKP’ye karşı olan partinin adayı olması ve seçilmesi büyük bir ihtimaldir. Özdağ doğru bir strateji ile hareket ederek, yanlış aday tercihlerinin, sosyal medyada ismi dillendirilen Haşim Kılıç ve diğer isimlerin önünü kesmiştir. Türk milletinin destek vermeyeceği, ancak genel başkanların tercihi olan hiç bir aday seçimi kazanamaz” şeklinde kaydetti.
Son dönemde hayat pahalılığının maalesef önlemez ve durdurulamaz bir halde, alıp başını gittiğini dile getiren Onan,  “Bu durum mevcut iktidar tarafından da görülmüş ve özellikle geçici olduğu vurgusu ile sabır teklin edilmektedir. Lakin 2500 liralık emekli maaşı ile nasıl geçim yapılacağı izah edilememiştir. Sabır garibin, aşı, ekmeğini, soğuk evinin sıcaklığını sağlamaktan, evinin kirasını, gelen faturaları ödemekten çok uzaktır. Kısacası sabır aç karınları doyurmaktan uzaktır. Çözüm vatandaşın ihtiyacını rahatça alabileceği gelir seviyesine ulaştırmaktır. Son verilere göre M1 olarak ifade edilen para arzı, son üç yıl içerisinde yaklaşık % 200 oranlarına varan artışlar göstermiştir. Enflasyon denilen sıkıntının kaynağını burada aramak gerekir. Faizin sebep, enflasyonun sonuç olmadığı da ortaya çıkmıştır. Artan enflasyonun sebebi para arzıdır. Enflasyon sarmalı vatandaşı başta akaryakıt fiyatları olmak üzere hareket edemez hale getirmiştir. İktidarın ekonomi politikası vatandaşın fakirleşmesine neden olmaktadır. Mart ayı bütçe açığı 68 milyar liraya, kısa vadeli dış borç 176 milyar doların üzerine yükselmiştir. Emekli bayram ikramiyesine artış beklemektedir. Ancak henüz bir rakam açıklanmamıştır. Resmi verilere göre %60’lar da olan enflasyona göre, emekli ikramiyeleri asgari bu oranda artırılmalıdır. Gelecek yıl seçim yılı sebebiyle yapılacak yüksek ikramiye artışları, bu yıl ki yaşanan mağduriyetleri unutturmaya yetmeyecektir.
Son dönemde haber kanallarında ve sosyal medya görüntülerinde rastladığımız geçici sığınmacıların olumsuz görüntüleri, ileri de yaşanabilecek daha hoş olmayacak davranışların ön göstergesidir. Yola sandalye koyarak, hoş olmayan davranışlar sergileyen geçici sığınmacıların davranışları tasvip edilecek davranışlar değildir. Hoş görülü açıklamalar yapmak yerine, hukuk kurallarını işletmek, Türkiye Cumhuriyeti kurallarına uygun hareket etmeyi benimsetmek herkesin görevi olmalıdır”ifadelerini kullandı. (Haber Merkezi)

Editör: Haber Merkezi