Anadolu'ya dönüş:
Şeyh Hamidüddin, Erdebil'den Kayseri'ye dönerken Darende'ye uğrar. Orada Halveti şeyhi Abdurrahman Efendi'yi ziyaret eder. Zira daha önce Beyit Abdurrahman Erzincani'nin kızı Dürriye Banu ile küçük oğlu Halil Taybi'yi evlendirerek akrabalık bağı kurmuştu.
Şeyh  Hamidüddin  Veli,  Darende'de bir müddet kaldıktan sonra Kayseri'ye döner ve dergahını kurar. Burada talebelerine ve müritlerine ilim ve irfan öğretir. Hacı Bayram-ı Veli ile de burada buluşur. (1393)
Hacı Bayram-ı Veli ile buluşması:
Hacı Bayram-ı Veli; tefsir, hadis, fıkıh gibi dini ilimlerin yanı sıra matematik, astronomi, fen ve tabiat gibi ilimlere de vakıf bir alimdir. Ankara'da en büyük ilim yuvası olan Kara Medrese'de kırk yıldır müderrislik yapmaktadır. Asıl adı, Numan'dır.
Şeyh Hamid-i Veli Kayseri'ye döndükten sonra Ankara'daki Numan Efendi'nin ilmini ve halini beğenerek Şücaaddin Karamani hazretlerini Ankara'ya yollar. Şücaattin de Ankara'ya gelerek şeyhinin davetini bildiri. Müderris Numan Efendi de "Davete uymak Resulullah'ın sünnetindendir" diyerek kabul eder. Birlikte Kayseri'ye vardıklarında Kurban Bayramı'nın birinci günüdür. Şeyh Hamid-i Veli'nin elini öper.
Şeyh Hamid-i Veli, müderris Numan'a, Kurban Bayramı günü kavuştukları için "İki bayramı birden kut-luyoruz" diyerek Bayram ismini verir. Numan, bir zaman gelecek hac ibadetini yerine getirerek Hacı Bayram olacaktır.
Şeyh Hamid-i veli, Numan ile baş başa uzun sohbetlerde bulunurlardı. Şeyhi, onu kısa zamanda tasavvufı olgunluğa getirdi. Zahiri ve batını ilimlerde yüksek seviyelere ulaştığını gördü. Ona şöyle dedi:
"Hacı Bayram, zahiri ilimleri ve bu ilimlerle yetişmiş alimleri tamdın ve derecelerini yakından gördün. Batıni ilimleri ve bu ilimlerle yetişmiş evliyayı da gördün ve onları da yakından tanıdın. Hangisini murat edersen onu seç."
Hacı Bayram, velilerin yüksek hallerini gördüğü için tasavvuf yolunu seçti. Müderrisliği terk edip kendisini tasavvufa verdi. Bu yolda ilerlemeye çalıştı. Zamanın en büyük velilerinden oldu.
Başkent Bursa'ya doğru:
Şeyh Hamid-i Veli, Kay seri'de doğmuş, yetişmiş ve hizmet etmiştir. Artık hizmetini Osmanlı başkenti Bursa'da sürdürmek istemiştir. Osmanlı, henüz kuruluşunu yeni tamamlamıştır. Bu genç devletin yönetiminde hiçbir gevşeme olmamalıdır. Onun için artık Bursa'da olması gerektiğine karar verir.
Yıl 1395...
Yanına Hacı Bayram'ı da alarak Bursa'ya gider, bu konuda tarihi kaynaklarda farklı bilgiler vardır:
Hamid-i Veli, Bursa'ya tek başına gitmiştir. Hacı Bayram-ı Veli ise Ankara'ya dönmüştür. Ama zaman zaman şeyhini ziyaret için Bursa'ya gitmiştir.
Başka kaynaklarda Şeyh Hamid-i Veli, Aksaray'a gelmiş, uzun yıllar burada hizmet etmiştir. Bu sırada Hacı Bayram-ı Veli, Ankara'da hizmetini sürdürmüş, zaman zaman şeyhini ziyaret için de Aksaray'a gelmiştir. Bu kaynaklara göre Şeyh Hamid-i Veli, Bursa'ya Ankara'dan gitmiştir.
(Devam Edecek)