‘’Etraf o kadar çok çirkefle dolu ki; temiz kalmak için tek çare kendi dünyamıza çekilmek’’

                                                                                                                                                             Sabahattin ALİ

Günümüz dünyasında teknoloji öyle bir yer edindi ki; neredeyse tuvaletimizi bile dijital yapacağız. Hatırlarsanız bilim kurgu filmlerde robotların dünyaya hâkim olacağı ve yöneteceği savı üzerinde durulurdu. Teknolojinin gelişmesiyle dijital robotlar dünyaya hâkim oluyor. Ne yapacağımıza, ne yiyeceğimize, ne giyeceğimize, ne düşüneceğimize onlar karar veriyor.  Bu sabah ne düşünüyorsun diye sorduğunda düşünüyor, bir şey paylaş dediğinde paylaşıyor, tepkini göster dediğinde tepki gösteriyor, beğen dediğinde beğeniyoruz.  Hayatlarımızı olduğundan farklı göstererek kendimizi kandırıyor, kendimizi kandırdıkça da mutlu oluyoruz.

                Peki yaptığımız eylemlerin farkında mıyız?

Nedenini nasılını araştırmadan her söylenenin her verilenin arkasından gidiyor ve verilen komutu yerine getiriyoruz. Neden yaptın diye sorulduğunda ise ya içi boş bahaneler ya çoğunluğa uyma ya da koca bir hiç cevabı alıyoruz. Kısacası sorgulamadan düşünmeden her şeye atlıyor, verilene uyuyoruz.

                Sosyal sorumluluk mu / sorumsuzluk mu?

                Bir tık ile hayat kurtarıyor, bir tık ile yardım yapıyor, bir tık ile vatan savunuyoruz. Öyle ki; bir tık ile dünyayı değiştiriyoruz, o hiç bilmediğimiz tanımadığımız dünyayı… 

                Bir kampanyayı imzalayarak, bir fotoğrafı beğenerek, bir haberi paylaşarak ya da gelen mesajları cevaplayıp tüm listemize göndererek; sevgimizi gösteriyor, hayvanları kurtarıyor, hastaları iyileştiriyor, savaşları durduruyor, hatta cennetlik oluyor daha da önemlisi kahraman oluyoruz. Evet, yanlış duymadınız siz artık dünyayı kurtaran bir kahramansınız. Hem de hiç rahatınız bozulmadan, sıcacık evinizde otururken hatta yatağınızda yatarken… Bugün tüm sosyal sorumluluklarınızı yerine getirdiniz. Artık huzur içinde uyuyabilirsiniz.

                Bugün kaç tık yaptınız?

Facebook, instagram, twitter vb. Sosyal ağlarda kaç yazıyı sonuna kadar okumadan beğene tıkladınız? Ya da kaç tanesini sonuna kadar okudunuz? Sonuçta okumamak önemli değil mi? Eğer okursanız bilgilenir, bilinçlenir, düşünmeye sorgulamaya başlarsınız bu da hiç hoş bir durum değil, hatta çok sıkıcı değil mi, oku/ma/mak önemli yani… Okursanız belki son kelimesi hoşunuza gitmeyecek, ama arkadaşınız paylaşmış beğenmeniz gerek, ayrıca siz beğendikçe onlarda sizin paylaşımlarınızı beğenecek değil mi? Beğenilmeyen paylaşımlarınızı da siliyorsunuz zaten. J

                Evet, sevgili okurlar bugünkü sosyal sorumsuzluklarımızı da, affedersiniz dilim sürçtü sosyal sorumluluklarımızı da yerine getirdiğimize göre gönül rahatlığı ile uyuyabiliriz, iyi uykular J