Aralarında kan bağı bulunan veya bir soydan gelen insan topluluğuna ırk denilir. Cilt rengine göre ayrılan insan toplulukları da sarı ırk, beyaz ırk, siyah ırk, Kızılderili ırk gibi adlarla anılır. Irk davası gütmek, ırklar arasında ayrım yaparak üstünlük iddiasında bulunmak ırkçılıktır.
Yahudilerin sadece kendilerini asil ırk olarak görmesiyle Hitler'in Almanları ari ırk olarak görmesi arasında fark yoktur. Coğrafi keşiflerle beraber Avrupalı beyazlar, Afrikalı siyahları köle ve ucuz iş gücü olarak görmüşler. Yarı aç yarı tok vaziyette çalıştırmışlardır. Amerika kıtasını elde edebilmek için de oranın yerli halkı olan Kızılderilileri öldürüp arazilerine el koymayı kahramanlık saymışlardır. Bir de bunu İsa Mesih adına yaptıklarını söyleyerek ırkçılıklarına ve emperyalistliklerine haçlı kılıfı geçirmişlerdir.
İslam, bütün ırklara insan olarak bakar. Yüce Allah, Kur'anı-ı Kerim'de şöyle buyurur: 
"Ey insanlar! Gerçekten biz sizi bir erkekle bir kadından yarattık. Birbirinizle tanışasınız diye sizi ırklara, boylara ayırdık. Gerçek şu ki Allah katında en üstün, en değerli olanınız, takva bakımından en ileri olanınızdır. Çünkü Allah, her şeyi bilen, her şeyden haberdar olandır." (Hucurat-13)
Bir başka ayette de şöyle buyuruyor: 
"Göklerin ve yerin yaratılması, dillerinizin, renklerinizin farklı farklı olması da O'nun rahmetinin delillerindendir" (Rum-22)
Önderimiz Hz. Muhammed (sav), veda hutbesinde bunu şöyle vurguluyordu:
"Ey insanlar! Rabbiniz birdir, babanız da birdir. Haberiniz olsun ki takva dışında hiçbir Arabın Arap olmayana, hiçbir Arap olmayanın da Araba, hiçbir siyahın beyaza, hiçbir beyazın da siyaha karşı üstünlüğü yoktur. Şüphesiz ki Allah katında en değerliniz, en mütteki olanınızdır."
Görüldüğü gibi İslam nazarında ırk, dil ve renk ayrımı yoktur. Habeşistanlı bir zenci köle olan Bilal, Hz. Peygamber (sav)in en yakın arkadaşlarındandı ve müezziniydi. Yani onun yanında statü sahibi bir insandı. Bir hadis-i şerifinde "İslamda önde bulunanlar dörttür: Ben Arabın, Suheyb Rum'un, Selman Fars'ın (İranlıların), Bilal de Habeş'in (zencilerin) öncüleridir" buyurmaktadır.
Görülüyor ki beyaz ile siyahı, Arap ile Arap olmayanı, farklı soydan ve farklı dilden konuşan insanları İslam potasında kaynaştırıyor ve insan olarak birleştiriyor.
Ama batı, kendini üstün gören bir karaktere sahiptir. Başka ırktan, başka inançtan ve renkten olan insanları ancak köle ve ucuz işgücü olarak değerlendiriyor. ABD'de altmışlı yıllara kadar zencilerin beyazlarla aynı otobüse binmeleri, aynı lokantaya girmeleri yasaktı. Resmi olarak bu ayrımcılık kaldırılsa da zihinlerde hala devam etmektedir.
2020 yılı Mayıs ayınan sonlarında George Floyd'un Minneapolice'de boğazına basılarak öldürülmesi, bunun son örneklerindendir. Bu olayla ilgili protestolar ülke çapında yayılmasına rağmen bir ay sonra yine zenci olduğu için bir kişiyi daha polis, kasten öldürmüştür. Bu ve benzeri cinayetlerin ardı arkası gelmeyecek, türlü bahanelerle devam edecektir. Floyd'u öldüren polisin de kefaletle serbest bırakılması, devletin bakış açısının bir göstergesidir. Devlet, mazlumdan yana değil, zalimden yana olmuştur.
Amerika; çok uluslu, çok dilli, çok dinli bir devlet olmakla ve hepsini Amerikalı kimliğinde birleştirmekle öğünmektedir. Amerikan rüyasını bu çoğulculuk üzerine kurduğunu ve bunu da Osmanlı'dan aldığını söyler. Ancak son davranışları, ırk ayrımcılığı ve islam düşmanlığı üzerine inşa ettiği yeni sistemiyle çoğulculuğu hazmedemediğini ortaya koymaktadır.
Zaman zaman ABD, zulüm ve işkenceye karşı olduğunu söylese ve ırkçı gösterilere karşı koymaya çalışsa da bu yara kanamaya devam etmektedir. Bu ve İslama fobi (islam düşmanlığı) gibi temel ayrımcılıklar, bir gün ABD'nin sonunu getirecektir.
Avrupa da uygarlığın ve demokrasinin beşiği olmakla övünse de İslam düşmanlığı ve ırk ayrımcılığı ile öne çıkmakta ve haçlı zihniyetinden sıyrılamadığını her haliyle ifade etmektedir.
Avrupa'daki İslam düşmanlığı, cami yakmalar, Müslümanlara yapılan ayrımcı muameleler de batını iki yüzlülüğünün örneklerindendir. Bu gelişmeler de Avrupa Birliği'nin parçalanmasını hızlandıracaktır.