Özgür-Der Çorum Şube Başkanı Murat İslam, 28 Şubat post-modern darbesinin yıldönümü nedeniyle basın açıklaması yayınladı.

28 Şubat’ın bu ülkede egemenlerin İslami kimlik ve taleplere duydukları kini, öfkeyi açık, sistematik bir militarist dayatma şeklinde dışa vurma geleneklerinin bir tezahürü olarak şekillendiğini belirterek açıklamasına başlayan Murat İslam, “Siyaset, medya, akademi, sivil toplum alanındaki destekçilerince “1000 yıl sürecek” kibriyle savunulan zorbalığın adı olan 28 Şubat, toplumun inancına, düşüncesine, kimliğine yönelik bir darbenin tarihidir.  Bu süreçte siyasetten yargıya, ekonomiden, hak ve özgürlüklere kadar birçok alanda toplum bir cendereye sokulmuş, adalet ve özgürlükler askıya alınmıştır.  28 Şubat darbe sürecinin aktör ve paydaşlarından pişmanlık belirten, özeleştiri yapan ve kamuoyundan açıkça özür dileyen hiçbirine şahit olmadık. Çünkü bunların her biri askeri darbe süreçleri için çalışmayı Kemalizmin esası sayıyorlar. Kemalist hayat tarzının, siyaset ve bürokrasiyi emir ve komutlarla hizaya çekerek egemen olabileceğini çok iyi biliyorlar.”dedi.

“Aradan geçen 25 yılın ardından bugün gelinen noktada Kemalist tahakkümcü anlayışın gerilemiş olduğunu müşahede ediyor olsak da, askeri darbelerin ve vesayetin mağduru olmuş bir topluma Kemalizmi ortak değer olarak sunmaya çalışıldığını da kaygıyla izliyoruz.”diyen İslam,  “15 Temmuz darbesine hızla karşı duran siyasal ve toplumsal irade 28 Şubat sürecinde de vücut bulabilseydi Ankara ve İstanbul başta olmak üzere ülkenin hemen her yerinde savaş uçakları ve tanklar devreye sokulacaktı. 27 Mayıs ve 12 Eylül’de yapılanın 28 Şubat’ta yapılmasını engelleyen adalet, merhamet veya hukuka ve toplumsal meşruiyete olan saygı sadakat değil sadece ve sadece ihtiyaç kalmamasıydı. Bu anlamda NATO ve Batıya selam çakan FETÖ’nün 15 Temmuz’da giriştiği kanlı askeri darbenin 27 Mayıs’tan 28 Şubat’a değin girişilen darbe geleneğinin devamı olduğunu, Kemalist darbelerinin acısını ve ihanetini hiçbir surette hafifletmeyeceğini, unutturmayacağını bir kez daha hatırlatıyoruz.  Bugün 15 Temmuz darbe girişimi ile bir kez daha anlaşılmıştır ki hala bu ülkede darbe zihniyetinin var olmasının ana sebebi, 28 Şubat ile her alanda yeterince hesaplaşılmamış olmasındandır. Bizler bir kere daha hatırlatmak istiyoruz ki, ister askeri olsun, ister yargı veya bürokrasi kanalıyla olsun darbe bağımlısı bir sistemde ve darbe söylentileri ile yaşamak istemiyoruz. Ayrıca darbe süreçleri ve aktörlerinin tarihsel ve ideolojik çerçevesi iyi çizilmeli ve ders müfredatlarında yer alarak yeni nesiller bilinçlendirilmeli, adli ve siyasi yaptırımları olmalı. Darbe tehdidini savuşturmak, darbecileri yargılamak önemli olmakla beraber, toplum yargı ve ekonomi, siyaset ve bürokrasideki çarpıklıklardan, hayat pahalılığı ve ahlaki yozlaşmadan koruyup kollanmalı. Ülke ve topluma egemen kılınacak vicdan, merhamet, dayanışma ve kardeşliği artıracak, adil yargılama ve liyakata dönük talepleri karşılayacak geleceğe dair sağlam ve istikrarlı örneklikler çoğaltılmalı.

Bize düşende bireysel ve toplumsal hayatımızda zulmü, fesadı engelleyip, tevhid ve adalet, izzet ve şeref için merhameti ve güzelliği yaygınlaştırmak için mücadele etmektir.”şeklinde kaydetti. (Haber Merkezi)

Editör: Haber Merkezi