M.BURAK YALÇIN
Camiler ve Din Görevlileri Haftası nedeniyle Armina Termal Otel’de düzenlenen programda konuşan Diyanet Sen Genel Başkanı hemşehrimiz Ali Yıldız; ‘Başörtülü bacılarımıza yaptıkları alçaklıkları unutturmak istiyorlar’ dedi
‘Ülkemiz ve gönül coğrafyamız olarak önemli günler yaşıyoruz.’ diyen Ali Yıldız; “Din görevlileri olarak bu önemli süreçte birlik ve beraberlik içerisinde güçlerimizi birleştirerek vatan ve din düşmanlarına ve maneviyat düşmanlarına karşı birlikte hareket edelim diyoruz. Din görevlisi hayırlı ve mübarek bir meslektir. Ülkemizin dört bir tarafında adanmışlık ruhuyla, hasbi bir anlayışla görevlerini yapan aziz topluluk her türlü kıymete ve taktire değerdir. Bu meslek öyle bir meslek ki bundan emekli olmakta yoktur. Diyanet-Sen olarak din görevlisine hizmet dine hizmettir diye yola çıkarak mesai mefhumu gözetmeden yaz-kış demeden sizlere hizmet etmeye devam ediyor. 90 bin üyeyle 19. yıldır yetki Diyanet-Sen’de. Sendikacılık anlayışımız sığ bir ideolojik sendikacılık anlayışı değildir. 140 bin diyanet personelinin hepsinin sorumluluğu, hassasiyeti bizim üzerimizdedir. Bu hassasiyeti gözeterek bu çalışmaları yapıyoruz. Bizler erdemliler hareketini vizyon edinmiş bir hareketiz. Onun için her dönemin zalimlerinin karşısında, mazlumların yanında olduk. Nerede bir mazlum varsa onun elinden tuttuk.” şeklinde konuştu
‘TOPLUMUN KENDİ SAPIK İDEOLOJİLERİNE DÖNÜK
DİZAYN ETME ÇABALARINA FIRSAT VERMEYECEĞİZ’
Bazı kesimlerin başörtülü kadınlara yaptıkları alçaklıkları unutturmak istediğini anlatan Yıldız; “Kur’an kursu düşmanları, başörtüsü düşmanları, İmam Hatip düşmanları mevzilerinde duruyorlar. Yalnız bizlerin tökezlemesini bekliyorlar. Onun için toplum mühendislerini devreye soktular. Başörtülü bacılarımıza yaptıkları alçaklıkları unutturmak istiyorlar. Kur’an kurslarımıza çizmelerle girdikleri, kapılara kilit vurdukları günleri unutturmak istiyorlar. Uyanık olacağız. Neler kazandık, hangi seviyeye geldik. Zincirler kırılsın, Ayasofya açılsın dedik. Zincirle kırıldı. Yaşadığımız şu kritik süreçte bunları tekrar değerlendireceğiz. Toplum mühendislerinin toplumun kendi sapık ideolojilerine dönük dizayn etme çabalarına fırsat vermeyeceğiz. Sivil toplum kuruluşları olarak bunlara da hadlerini bildireceğiz. Bir taraftan helalleşme diye çıkacaksınız diğer taraftan Kur’an kurslarına çağ dışı diyeceksiniz. Kur’an kurslarında müslüman milletimizin gelenek görenekleri, toplumun kendisi öğretiliyor. Buna ancak vatan ve din düşmanları karşı çıkabilir. Birtakım insanlar dinimize saldırırken, geçmişin zalimleri kalıntıları ile birlikte birtakım hamlelere hazırlanırken din görevlisi olarak bizler bulunduğumuz köyde, mahallede, camide görevimizi yerine getirmemiz lazım. Camiden çıkarken ‘bu milletin gençliğine, cemaatine görevimi yaptım’ rahatlığını içimizde hissetmemiz lazım.” ifadelerini kullandı.
