HABER/YORUM: EROL TAŞKAN
Paylaştığımız bu fotoğraf karesi, biraz derinlemesine bakınca dile gelip, bize hal lisanı ile pek çok şey anlatıyor. 

Bu kare, cuma namazı için Ulu Camii’ne gelen engelli bir kardeşimizin, tüm engellerine rağmen namaza bakışını yansıtıyor. Şikayetsiz bir duruşun resmi adeta. Şükür var, hale rıza var, Yaradan’a teslimiyet var. İhlas var, samimiyet var, hamd var. 
Kalbinden diline dökülen duaların şahidi olmasak da, her hali canlı bir dua adeta. 

Öte yandan engelli aracının arkasına pekiştirdiği bir sepet, üzerinde de Simit 1,25 yazıyor. Bu vaziyette bile çalışıp emeğinin karşılığını kazanmanın azmi var. Birileri engellileri kendine yük görse bile, onun yük olmamak için verdiği mücadelenin izleri var. 

Bir de şu var ki, dönüp bakamadığı sepetinden kaç simit alındığını sadece insanların söylediğine güvenerek iş yapıyor. Yani şu ki; insana güven var. Hem de her türlü ahlaksızlığın, yalancılığın, sahtekarlığın, hainliğin ve en çirkin kötülüklerin bile kol gezdiği şu yalancı dünyada, insana güveninin eseri var.

Bize düşen de acıyan gözlerle bakmaktan öte, bu kareden kendimize ölçü çıkarmak. Ha bir de unutmadan söyleyelim ki, kuru bir helal olsun demekle kalmayıp, iki simit alacak kadar da yüreğimiz varsa, işte o zaman bu karenin hakkını teslim etmiş oluruz. 

Editör: Haber Merkezi