HABER-YORUM/EROL TAŞKAN

Çorum’da yolu Gazi Caddesi’ne düşen herkes, Alperen Kayacı ismindeki bu genci mutlaka tanır. Vicdansızlar ona saldırıp darp etti. Kendi hayatına yön vermekten ve kendini korumaktan aciz bu çocuğa, bu zulmü layık görenlerin elleri kırılsın inşallah.

Belki Alperen’in yaraları iyileşecek, morluklar geçecek ama içimizde açılan bu yara, bu işin sorumluları bulunana kadar asla kapanmayacak.

Sebebini ve kim olduklarını bilmiyorum ama tahminimi söylüyorum ki, Alperen’e saldıranlar asla insan olamaz.

Ha Alperen’e saldırılmış ha da 3-5 yaşındaki küçücük bir çocuğa. İkisi arasında fark yok, çünkü Alperen tıpkı bir çocuk gibi. Ola ki yolda abartılı bir harekette de bulunmuş olabilir. Hiç bir sebep ona saldırmayı geçerli bir bahaneye büründüremez.

Bu meselenin önemini ve içimizde açtığı yarayı uzun uzadıya anlatmaya gerek yok zaten, çünkü kim duysa lanet okudu, kim duyduysa içi kanadı.

Bunu yapan kişi ya da kişiler, en kısa zamanda mutlaka bulunmalı ve adalet önüne çıkarılmalıdır. Her bir tarafın kameralarla dolu olduğu gerçeğinden yola çıkarak, zanlıların kısa sürede bulunacağına ümitliyiz.

Bu yaşanan çirkinlik vasıtasıyla, engellilere bakış açımızı bir kez daha gözden geçirmemiz gerektiği gerçeği ortaya çıkıyor.

Kişinin engelli her ne olursa olsun, toplum olarak onlara karşı sorumluluğumuz olduğunu unutmamalıyız.

Kaldırımları işgal etmemeliyiz ki, akülü aracıyla yol alan bir engelli rahat hareket edebilsin, görme engelli bir kişi yürürken sizin kaldırıma koyduğunuz ürününüze, leblebi makinanıza, çiğ köfte tezgahınıza, çarşamba pazarında ürün teşhir eder gibi kaldırıma koyduğunuz buzdolabınıza çarpmasın.

Galiz küfürler ederek ve caddelere tüküre tüküre giden aymazlara ses etmezken, zihinsel engelli bir gencin hareket ya da sözlerini takıntı yapıp, erkekliğinizi onun üzerinde göstermeyin.

Seversiniz ya da sevmezsiniz, beğenirsiniz ya da beğenmezsiniz önemli değil ama sizin bu Gazi Caddesi üzerinde, yollarında, kaldırımlarında, parklarında ne kadar hakkınız varsa, onların da o kadar hakkı var. Hatta hakları bizden de sizden de bir kat daha fazladır.

Engelliler toplumun yükü değil, hayatın bir gerçeğidir. Siz ne kadar yok saysanız da, tahammül edemiyor olsanız da, onların da bu şehirde yaşamaya ve nimetlerinden yararlanmaya en az sizin kadar-bizim kadar hakkı vardır.