FATİH BATTAR
Çorum sivil mimarisinin en güzel örneklerinden biri olan Eski Karakol Binası aslına uygun olarak restore edildi.
Belediye Başkanı Zeki Gül, Belediye Başkan Yardımcıları Alper Zahir, Ahmet Yabacıoğlu, Turhan Candan ve belediye meclis üyeleri ile birlikte %80’i tamamlanan Eski Karakol binasında incelemelerde bulundu.
İmam Hatip Okullarının ilk açıldığı dönemlerde, 1950’li yıllarda İmam Hatip Okulu olarak da kullanılan tarihi Karakol Binası ile ilgili basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Belediye Başkanı Zeki Gül; “Binamızın tüm karkas değişimleri, kerpiç duvarları ve sıvaları tamamlandı. Yapıda hiç özgün pencere kalmamıştı, hepsi de aslına uygun bir şekilde yeniden yapıldı. Kapılar gene aynı şekilde aslında uygun bir şekilde tamamlandı.” dedi
BİNANIN YANINDA TANITIM OFİSİ YAPILACAK
Eski Karakol Binası’nın toplam 300 metrekare kapalı alana sahip olduğunu bildiren Gül, binanın yanına ahşapdan bir tanıtım ofisi de yapacaklarını belirterek; “Karakol binamız iki katlı bir bina. Bina 150 metre karelik bir alana oturuyor. Toplamda 300 metrekarelik bir kapalı alana sahip. Her iki katımızda da sofa etrafında 4 oda bulunuyor. Hem sokak tarafından hem de bahçe kısmından konağa giriş yapılıyor. Karakol binamızın, Velipaşa Konağı Kadın Kültür ve Sanat Merkezimizle bir arada bulunması bu iki yapıyı daha belirgin hale getiriyor. Parselin içerisinde Güney doğu köşesine ahşapdan 162m² tanıtım ofisi inşa edeceğiz. Velipaşa Konağımız uzun yıllardır Kadın Kültür ve Sanat Merkezi olarak hizmet veriyor. Buradan binlerce hanım kardeşimiz yararlanıyor. Burasının da Aile Eğitim Merkezi olarak hizmet vermesi yönünde bir düşüncemiz var. Aynı şekilde burada da binlerce ailemiz, Aile Eğitim Merkezimizin faaliyetlerinden faydalanacak.” dedi
RESTORASYON 1 MİLYON 600 BİN TL’YE MAL OLDU
Binanın restorasyonu için 1 milyon 600 bin TL harcadıklarını aktaran Başkan Gül; “Burada yaptığımız restorasyon çalışmasının maliyeti iş artışları ile birlikte1 milyon 600 bin TL. İnşallah çevre düzenlemesi, bahçe alanlarında yapacağımız çalışmaların tamamlanmasıyla birlikte Şehrimizdeki tarihi eserlerden birini daha ihya etmiş ve Çorum’a kazandırmış olacağız.” diye konuştu
Tarihi ve kültürel eserler bir şehirlere kimlik ve ruh kattığını belirten Gül, açıklamalarını şu şekilde sürdürdü; “Bu tür eserler hem ülkelerin, hem şehirlerin ortak hazinesidir. Aynı zamanda insanlığın da ortak hazineleridir. İnsanlığa mal olmuş tarihi yapılara, tarihi eserlere sahip olan ülkeler, şehirler diğerlerinden çok daha önde oluyor. Ülkemizde de böyle çok fazla tarihi eser var. Şehirlerimizin hepsinde de, ilçelerimizin hemen hepsinde bulunduğu yerin kültürel kimliğini, oradaki yaşamın ruhunu yansıtan eserler var. Çorum’da da böyle eserler var. Mesela Çorum’da 19. yüzyıl sonunda inşa edilen Saat Kulemiz, Selçuklular zamanına tarihlenen Ulu camimiz, bugün müze olarak kullanılan binamız, arastamız, şehrimizin sembollerinden bir kaçı. Bu eserler Çorum’un tarihi, kültürü, sosyal hayatı hakkında birçok malumata sahip olmamıza vesile oluyor. Tarihi eserlerimiz aynı zamanda, ilimizin tanıtımı açısından da çok kıymetli eserler. Bir anlamda geçmişin bize emaneti.
ÇORUM OLARAK TARİHİMİZ OLDUKÇA ESKİ
Binlerce yıllık bir tarihi mirasa sahip olmamıza rağmen şehir merkezimizde sınırlı sayıda eserimiz var. İlçelerimizde, beldelerimizdeki bulunan tarihi alanlar var ancak, şehir merkezimizde çok sayıda eserimiz yok. Geçmişten günümüze az sayıda eser kalmış. Bu kalan eserlerin korunması, gelecek nesillere aktarılması çok çok önemli. Kalan eserleri korumak zorundayız. Biz tarihimize, tarihi eserlerimize; kültürümüze, geçmişten kalan mirasa ve ecdadın bıraktığı mirasa sahip çıkan bir belediyeyiz. Bu amaçla şehrimizde bulunan eserlerin ayağa kaldırılması adına, tarihi eserlerin ihyası adına önemli çalışmalar yapıyoruz. Mesela şu an hal-i hazırda Türkiye’de alanında çok az sayıda bulunan ve önemli eserlerden biri olan Velipaşa Hanında kapsamlı bir restorasyon çalışmamız var. Arkadaşlarımız hızlıca oradaki restorasyonu bitirmeye çalışıyorlar. Buradaki çalışmamız tamamlandığında Çorum çok güzel bir eser kazanmış olacak. Hem Veli Paşa Hanı’nı hak ettiği değeri yeniden kazandırıyoruz hem de bu eseri şehrimizin de faydalanabileceği bir duruma getiriyoruz.
‘TARİHİ BİNALAR DÜN İLE YARIN ARASINDA KÖPRÜ VAZİFESİ GÖRÜYOR’
Tarihi binalar dün ile yarın arasında köprü vazifesi gören binalar. Taşıdığı değer itibariyle önemli bir eser ve sahip çıkmamız gerekiyor. Vatandaş olarak bu eserlerin yaşatılmasını sorumluluk görüyoruz. Ondan öte geçmişimize, ecdada, tarihimize karşı da bir sorumluluğumuz var. Bu eserlerin yaşatılması için ne gerekiyorsa yapmamız gerekiyor. Tabi özellikle tarihi eserlerin yeniden ihyasıyla ilgili çalışma yaparken, plansız – programsız bir çalışma yapmıyoruz. Yaptığımız restorasyon çalışmaları ilgili kanun, yönetmelik ve diğer mevzuatlara uygun olarak yapılıyor. Onaylanmamış ya da uygun bulunduğu yazılı olarak bildirilmemiş ve tarihi dokuya uygun olmayan malzeme asla kullanmıyoruz. Velipaşa Hanımızda yapılan restorasyon işleri ve imalatlar Kültür Bakanlığımızın belirlemiş olduğu eski eserler yönetmeliğine ve şartnamesine uygun olarak yapılıyor. Bu çalışmamız devam ediyor.”
