HABER/YORUM:EROL TAŞKAN


Çorum'da sanatçı kimliği ve beyefendi karakteriyle gönüllerde müstesna bir yere sahip olan Uluslararası Metal Sanatçımız Hasan Tuluk, önceki gün gazetemizde haberi yer alan ASP Bıçak ve Aksesuar Sahibi Abdulsamet Poyraz'ı ziyaret etti.
 
Bıçakçılık mesleğine adeta sanatsal bir bakış açısı ve kültür katan genç ustayı geleceğin sanatçısı olarak bugünden kabul eden Hasan Tuluk hocamız, bu anlamlı ziyaretiyle genç kardeşimize büyük bir mutluluk yaşattı. 


Acizane benim de eşlik ettiğim bu ziyarette, büyük bir ustanın kendi yolunu takip edecek vasıfta bir çırağıyla buluşması gibiydi. 

Sıradan ziyaretten öte, sanki bir üniversite kürsüsünde ders anlatır ciddiyette bilgi alışverişine şahit oldum. Değerli hocam, takdir duygusu ve sabırla dinlediği Abdulsamet'in metal bilgisine tam not verdi. 
Abdulsamet, büyük bir heyecanla nasıl bir yol izleyip, ne yaptığını, bakış açısını ve işine olan aşkını ifade etmeye çalışırken, Hasan Tuluk hocamın dudağından dökülen nasihatleri pür dikkat dinledi. 
Benim de büyük bir keyif aldığım bu ziyarette, şahit olduğum sohbet ve paylaşımlarla, bıçağın bıçaktan öte bir şey olduğunu anladım, her bir modelin bir hikayesi ve kültürü olduğundan haberdar oldum. 

Hasan Tuluk hocam, genç sanatçıya doğru yolda olduğunu, işine olan aşkından ve verdiği değerden bir milim bile sapmadan yoluna devam etmesini öğütledi. 

Abdulsamet Poyraz'ın beni en çok etkileyen yönü, işiyle ilgili kendisine duyduğu özgüven ve sanatına verdiği değer oldu. "Benim imalatını yaptığım bıçakların garantisi benim ömrümle eşdeğerdir. Benden bıçak satın alan bir kimse, yıllar sonra bile bir şikayet duyarsa, değiştirmeye hazırım. Ömrüm var oldukça, bütün ürünlerim ömür boyu garanti altındadır." sözü kendine güvenin eseriydi. Ve bu güven boş bir güven patlaması değil hakkaten. 


Çok değerli güzelliklerle bezenen bu ziyarette, bir kez daha Hasan Tuluk hocamın sanata ve kültüre verdiği değere başka bir açıdan şahit oldum. Sanatçılığının yanı sıra, akademik düzeyde engin bir metal bilgisine sahip olan değerli hocam, tıpkı bir babanın evladına karşı samimi ve şefkat dolu yaklaşımı gibi yaklaştı genç delikanlıya. 
 
Vereceği en küçük bir katkıdan bile kaçınmadan vakit ayırdı. Kendi yaşadığı zorlukların hiç birisini yaşamasın duygusuyla kucak açtığı Abdulsamet'in yolunu aydınlattı. 


Bu ziyarette hiç bir söz, hiç bir kelime israf olmadı, ağızdan ne çıktıysa kalbe aktı, yerini buldu. 
 
Sanki ortada bir doktora tezinin savunması var gibiydi. Uluslararası alanda başarı yakalamak ve mesleğine büyük vizyonlar katmak için kanatlanmaya çalışan genç delikanlıya, adeta bir çift kanat hediye edildi bu ziyarette. 


Topluma bir şeyler verebilmenin çabasından başka hiç bir gayesi olmayan değerli hocamın sözlerindeki incelik, nezaket, insana verilen değerin sımsıcak buğusu kapladı gönlümüzü. 

Kıymetli hocam, Abdulsamet'e teknik bilgiler verirken, elbette benim anlamakta zorlandığım hatta bir miktarını anlamadığım sözler oldu. Anlamadıklarımız bile üzerine sinen nezaket, görgü ve mütevazilik sosuyla gönlümüzde tat bıraktı. 


Bu değerli ziyaretini benimle paylaşan değerli hocam Hasan Tuluk'a ve işine aşkla sarılan kardeşim Abdulsamet Poyraz'a gönülden teşekkür ediyorum. İyi ki bu memleketin sanat gönüllü insanları var.