Türk-Sağlık İş Temsilcileri, Yeniden Refah Partisi İl Seçim ve Hukuk İşleri Başkanı Av. Mehmet Emin Zorlu'nun Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde bazı personellerin siyasi nüfuz arkasına sığınarak, işleri baltaladığını iddia eden açıklamasına tepki gösterdiler.

Türk-Sağlık İş İl Temsilcisi Murat Yurt ile Türk Sağlık-İş Sendikası Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi Temsilcisi Ahmet Balabaz, Yeniden Refah Partisi İl Seçim ve Hukuk İşleri Başkanı Av. Mehmet Emin Zorlu'nun açıklamasını kınadılar.
Ortak yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde canını  dişine takarak ve gecesini gündüzüne katarak çalışan sağlık işçilerine yönelik yapılan bu tür asılsız ve acımasız açıklamalarla sağlıkta şiddete davetiye çıkaran ve sağlık işçilerinin keyfi uygulamalarla çalıştığını iddia ederek, vatandaşların gözünde değersizleştiren Yeniden Refah Partisi İl Seçim ve Hukuk İşleri Başkanı Avukat Mehmet Emin Zorlu şunu çok iyi bilmelidir ki ‘sekreterler sadece eleştirilerden birisi’ diyerek yaptığı açıklamayla çalışan bütün sekreterler zan altında kalmış olup, herkesi şüpheli gösteren bu açıklamadan sonra hastanede güvensizlik ve çalışanlar arasında ileride yaşanacak olan herhangi fikir ayrılıklarına ‘çanak tutmak’ olarak nitelendiriyoruz. Böyle bir durum varsa şayet sağlık çalışanlarını üst makamlara durumu iletmesini ve sorunları el ele çözmeyi bekliyoruz. Siyasi parti yetkililerinin hastanenin iç dinamik yapısına ve çalışanlara müdahale etmesini ise hoş bulmamakla birlikte tavsip de etmiyoruz. Evrak ve belge durumu sadece Hitit Üniversitesi Erol Olçok Hastanesine özgü değildir. Türkiye’deki bütün devlet hastanelerinde olduğu gibidir. Eğer ki fazla ve aykırı bir işlem varsa bunun sunulmasını ve ispatlamasını da hiç bir sağlık işçilerini hedef göstermeden ispatlamasını da isteriz. Zorlu'nun iddiasına göre bahse konu ‘nüfuzlu kimseler’ atama işlerinde söz sahibi, hastanenin işleyişinde söz sahibi ve hastane içinde amir ile çalışan arasındaki ast-üst ilişkisinde de söz sahibi. Kendisinden bu nüfuzlu kişilerin kim olduğunu eğer ki bir delil ve belge varsa açıklamasını bekliyoruz. Kendisinin sunacağı hiçbir belge ve delil yoksa da vatandaşımızın ve halkımızın üstüne algı yaratmasını ‘siyasal bir operasyon’ olarak görüyoruz. Bilinmelidir ki hastanenin hangi birimi olursa olsun hiç bir sağlık çalışanının hastane yönetiminin kuralları ve amirlerinin talimatları haricinde keyfi uygulamalarda bulunması ve hiç bir hasta ile hasta yakınının mağdur edilmesi söz konusu değildir. Türk Sağlık-İş olarak gözlerinizle görmediğiniz kulaktan duyma sözlerle yapılan bu tür talihsiz ve mesnetsiz açıklamalarınızla başta sekreterler olmak üzere hiç bir sağlık işçilerini hedef tahtası haline getirilmesine asla müsaade etmeyeceğimizi bir kez dikkatinizi çekiyor ve başta sekreterler olmak üzere sizleri sağlık işçileri adına hepinizi kınıyor ve özür dilemeye davet ediyoruz.” (Haber Merkezi)

Editör: Haber Merkezi