FATİH BATTAR
Almanya'da 20 yıl işçi olarak çalışan ve daha sonra 20 yıllık birikimiyle fabrikanın makinelerini satın alarak Çorum'a getirten Yağmaksan Yönetim Kurulu Başkanı işadamı Mustafa Yağlı, başarı hikayesini Şehit Emin Güner Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile paylaştı.
Türkiye’de kalifiyeli iyi yetişmiş elaman sıkıntısı olduğunu anlatan Yağlı; “Benim Çorum’a geldiğim yıllar ile 2000’li yıllar Türkiye’si arasında çok bariz bir şekilde gelişme var. Özellikle sanayi ve üretimde gelişme var. Sanayi ve üretimde gelişme kaydederken, o makinelerde ve mühendislik alanında kalifiye eleman sıkıntısı başladı.” dedi
Kendini iyi yetiştiren, mesleğini en iyi şekilde icra etmeye çalışan, özgüveni yüksek olan ve teori ile pratiği birleştirenlerin ara eleman değil, aranan elamanlar olacağını aktaran Yağlı; “Eskiler bize mesleğimizi altın bilezik olarak kabul ederlerdi. Branşlarınızda kendinizi çok iyi yetiştirirseniz, o özgüveni kendinizde görürseniz ara elaman değil, aranan elaman olursunuz. Kendinizde mutlaka özgüveniniz olsun, mesleğinizi en iyi şekilde icra edin. Teori ile pratiği birleştirseniz en iyi aranan eleman olacaksınız. Bu yaşlarda iken derslerinize çok iyi çalışın. Staj döneminde ise teknoloji ve üretimi almaya çalışın. Kendinizi iyi yetiştirin, hem pratik hem teorik anlamda.” şeklinde konuştu
‘HAYALLERİNİZ VE HEDEFLERİNİZ OLSUN, BENİ ÖRNEK ALIN’
Almanya’da 20 yıl işçi olarak çalıştıktan sonra bugün Çorum’da 150 kişiye nasıl istihdam sağladıklarının öyküsünü anlatan Yağlı, konuşmasını şu şekilde sürdürdü; “Sizin yaşlarınızda iken Almanya’daydım. İlkokulu bitirdikten sonra babam beni Almanya’ya götürdü. Orada beni bir meslek lisesin kaydetti. 3.5 yıl teknik meslek lisesi okudum. Haftada 3 gün okula üç günde fabrikaya gittim. Daha sonra o fabrika beni orada bıraktı. Neden çünkü aklı başında becerikli, kabiliyetli olduğum için beni o firmada tuttular. Yıllar içerisinde ben o firmada kendimi teknik, teknolojik açıdan geliştirdim. 20 yıl o fabrikada çalıştım. O zamanlar CNC makineleri yoktu. Kendimi geliştirmek için gündüz çalıştım, akşamları okula gittim. CNC teknolojisini öğrendim. Ondan sonra fabrika beni ustabaşı yaptı. 20 yıl böyle çalıştım. Alnımın teriyle dürüst bir şekilde çalıştım. 20 yıl sonra o fabrika kapanmaya karar verdi. İşte o anda kendime olan özgüvenle ben bu fabrikaya alayım Çorum’a getireyim dedim. 1994 yılında makineleri 12 tır yüklettik Çorum’a kadar getirdik. Hepsini tek başıma kendim kurdum ve çalıştırdım. Daha sonra 1 kişi, 2 kişi derken 10 kişi olduk, 20 kişi olduk, 80 kişi olduk ve bugün 150 kişi olduk. 150 kişiye istihdam sağlıyoruz. Cesarete bak, özgüvene bak, bu özgüven ve cesaret sizde de olabilir. Yeter ki siz mesleğinizi en iyi şeklide yapmaya çalışın. Hayalleriniz ve hedefleriniz olsun. Eğer hayalleriniz ve hedefleriniz olmazsa başarılı olamazsınız. Beni örnek alabilirsiniz.”
‘MÜHENDİS BİLE OLSANIZ YABANCI DİL BİLMEK ZORUNDASINIZ’
Yabancı dilin de çok önemli olduğunu belirten Yağlı; “Şimdi Türkiye’deki bir çok şirketler artık dış dünya ile ihracata bağlı olarak çalışıyor ve her geçen gün bunların sayısı da artmaya devam ediyor. Bazen biz yurt dışına gidiyoruz, bazen de onlar bize geliyor. Yabancı dil biliyor olmanız sizi o işletmede her zaman öne çıkaracaktır. Okuyup mühendis bile olsanız çok iyi yabancı dil bilmek zorundasınız.” diye konuştu
