Bir insanın bir ay önce sarıldığı ve şampiyonluğu kutladığı insanlarla, bir ay sonra düşman olması normal mi acaba? Gerçekten anlamakta zorlanıyorum. Yeni Çorumspor Başkanı Fatih Özcan son basın toplantısında üç dört yerde ismim ve çalıştığım Hakimiyet Gazetesi’nin ismini de kullanarak esti, gürledi, salladı, şikayet etti.
 

Öncelikle benim bu toplantıyı sonuna kadar izlemem ve ertesi günde gazetemde tam sayfa haber yapmama eleştirenlere iki kelam edelim. Ben bir gazeteciyim ve okurumun haber alma hakkını sonuna kadar kullanması için elimden gelen çabayı gösteririm. Gazeteciliğinde bunu gerektirdiğine inanıyorum. Toplantıda şahsım ve kurumum ile söylenenlere tabiki benimde köşemde yorumlama ve iddialara cevap verme hakkımı kullanacağım.
 

Fatih Özcan’a toplantı sonrasında söylediğimi buradan tekrar edeyim. Suçlamalarla ilgili haklı olduğu tek konu yaşadığımız sıkıntıyı kendisine iletmeden yaptığımız yorumlu haberler. Fakat onun şu anda tüm görevini üstlenen Kulüp Menajerine iki üç kez ilettik sonuç alamadık. Keşke başkana iletseymişiz.
 

Bir sezon boyunca gerek ekonomik gerekse fiziksel olarak verdiği mücadele ve elde ettiği başarıyı defalarca bu köşelerimizde alkışladık ve kutladık. Sezar’ın hakkı Sezar’a kardeşim zor olanı başardı ve bu şehre şampiyonluk sevincini hepimize yaşattı. Yeni sezon için sponsor uygulaması basın toplantısındaki sunumlar gerçekten tam bir profesyonel görüntü bunları nasıl inkar ederim.
Bu madalyonun bir yüzü. Diğer tarafında ise kavga etmekten zevk alan ve her toplantıda bunun için birilerini bulan Fatih Özcan son toplantısında hedef tahtasına iki yerel gazetenin spor muhabiri olarak beni ve Hüseyin kardeşimi koydu. Fatih Başkan şunu bilsin ki birilerini taraftarlarının önüne atarak korkutacağını sanıyorsa yanılıyor. Çünkü bizler dönemin yöneticilerinin kömür ve takım elbise alarak tribünlerden anamıza avradımıza sövdürmelerini yaşadık yani bu konuda kaşarlıyız.
 

Neymiş efendim ‘1 milyon lira hesaba yattı’ haberi yüzünden kulüp 3 milyon lira zarara uğramış. Kulübün toplam transfer bütçesinin 6-7 milyon olması beklenirken rakama nasıl ulaştığını anlatsaydı da öğrenseydik. Yakup ve Mümin ‘para geldi’ diye yüksek para istemiş. İstedikleri rakamı vermediğine göre nasıl bir hesap anlamadım. Fatih Özcan gibi para konusunda gerçekten uzman, hesabı kitabı mükemmel yapan birisinin bunun açılımını yapmasını bekliyorum.
Haa birde bu haber gazetelerden önce sosyal medya sitelerinde ve kulübün sitesinden yayınlandı onlara neden tek kelime etmiyorsun başkan.
Diğer rahatsız eden konu ise ‘YAZAMAZLAR’. Neyi yazamadık bir öğrensek. ‘Bu stat yeni sezonda açılmazsa bu şehrin iktidar il başkanı, milletvekilleri, belediye başkanı o koltuklarında oturamazlar’ yazalı daha 10 gün olmadı.
 

Çimler kuruyormuş, eski stada oynanamaz raporu gelmiş bizler bunları yazmamışız. Peki bunlar geldiğinde sen bilgi verdin servis ettin de biz mi yazmadık yoksa bunlar geldi de malzeme olarak kullanmak için bu toplantıyı mı beklettin? Neyi yazmadık başkan söyle neyi. Evet yazmadık bunlar takıma zarar verir dedin yazmadık, takım içinde yaşananları öğrendik sorduk ‘zarar verir’ dediniz yazmadık. Burada haklısın yazmadık başkan. Yine bilgi verirseniz yazmayız bundan emin olabilirsin. 1 milyonu da söyleseydin oda yazılmazdı. Çünkü biz armayı seviyoruz.
Sana en büyük zararı veren sosyal medyadan yazdıklarını ise tamamen size geri iade ediyorum. ‘Bir tane deplasmana gelmez, güçlüden koltuk sahibinden korkar’ bunlar için tek kelime diyorum yazıklar olsun. ‘Bugüne kadar küçücük bir menfaat sağlamadığınız’ cümlesini ise verecek cevap bulamıyorum. Adana’da ‘Bu kupada emeğiniz çok birlikte fotoğraf çekinelim’ diyen sen, yukardaki cümleyi yazanda sen.
 

Aklımızın ermediği işleri biz 27 yıldır yapıyoruz başkan. Çorumspor’un başına gelenleri biz yaptık öyle mi? Bir kez daha yazıklar olsun. Bizim ‘YAZAMAZSINIZ’ dediğiniz tüm yazıları senin sosyal medyada olduğu gibi 24 saat içinde silinmiyor. Hepsi basılı ve istediklerini eskileri kütüphane arşivinde bulabilirsin. Sizin okumadığınız dönemlerde yazdıklarımızı bir okusanda sonra konuşun.
Bir kere ben kıraathaneye gitmiyorum kahveye gidiyorum Fatih Başkan. Benim kahveye gittiğim saatlerini en yakınındaki isimden çok kolaylıkla öğrenebilirsin. Haftada bir iki kez gittiğim kahveyi diline dolamanı anlamakta zorlanıyorum. Yıllık izni ilk kez geçen yıl kullanan haftalık izni olmayan bir emekçi olarak bırak da bizde stres atalım. Senin gibi basın toplantısı yaparak atma imkanımız yok.
 

Son olarak bizim kimse ile savaşmak gibi düşüncemiz yok. Hele “Çorumspor’la savaşmak” kelimesini söylerken insanın biraz insafı olsa söyleyemez yazamaz. Sen ‘ben tribünden geldim’ diyorsunya ben sen henüz yokken o tribünlerdeydim, hala tribündeyim ve rabbim ömür verdiği sürece de olacağım. 1973’te ilk şampiyonlukta çocuktum tel örgüler dibindeydim. Samsun’da, Gümüşhane’de ve son olarak da Adana’da kazanılan şampiyonluklarda tribünde gazeteci olarak şampiyonluk sevinci yaşamış birisine bu sözleri söylerken biraz olsun sıkılır utanılır.
Tekrar ediyorum başkan bizim kimse ile savaşımız yok. Fakat sen savaşmayı seviyorsun ve kendine hep yeni bir savaşacak rakip buluyorsun. Biz Çorumluyuz ve Çorumspor sevdalısıyız. Sen ne kadar düşman yaratmaya çalışsan da başaramazsın. Bırak herkes işini yapsın. Eleştiriye açığım toplantıda 1,5 saat seni dinledim gıkım çıkmadı.
Yeni düşmanlar aramak yerine yeni dostluklar, arkadaşlıklar, kardeşler ara Fatih Başkan. Benden sana ağabey tavsiyesi. Düşman bulmak kolaydır ancak, dost bulmak zordur. Sende kazandığın dostlarını bu kadar kolay kaybetme.
 

Biraz fazla uzun oldu kusura bakma, senin kadar iyi hatip değilim ve senin kadarda edebiyatım iyi değil idare et ne yapalım biz buyuz...