Keşfedilmeyi Bekleyen Bir Hazine, Tarihin ve İklimlerin Kesişim Noktası: ÇORUM

Çorum denince aklınıza ilk ne geliyor? İç Anadolu'da bir şehir mi, yoksa Karadeniz'de mi? Ya da sadece leblebi mi? Pek çoğumuz için cevap "leblebi" olabilir. Ancak Karadeniz ikliminden İç Anadolu'ya geçişin eşsiz coğrafyasında konumlanan Çorum, sadece bir lezzetten ibaret olmayan, keşfedilmeyi bekleyen bir hazine sandığı gibi. Köklü tarihi, zengin mutfağı, el değmemiş doğası ve dinamik sosyal yapısıyla Çorum, gelenek, tarih, mimari, gastronomi ve spor tutkunları için önemli bir rotadır. Gelin, bu kadim şehrin derinliklerine birlikte inelim.

Tarihin ve Doğanın Kesişim Noktası

Çorum'un adı, köklerini Oğuz boylarından Alayuntlu oymağının "Çorumlu" kolundan almaktadır. Rivayete göre, Melik Ahmet Gazi, İlyas Bey'i Çorum'a yönetici olarak bırakmış ve İskilip'ten sonra fethedilen Osmancık'ı da yine Alayuntlu boyundan Osman Bey'e vererek bu ilçenin adının kaynağı olmuştur. Bu kadim topraklar, Türklerin gelişiyle birlikte binlerce yıllık tarihi katmanlarına yeni bir sayfa eklemiştir.

Çorum, Anadolu medeniyetlerinin beşiğidir. Mısır'daki piramitlerin dünya tarihi ve turizm sektörü için ne ifade ettiği dikkate alındığında, Hitit İmparatorluğu'nun başkenti Hattuşa'nın da aslında taşıdığı değeri anlamak o kadar kolaydır.

Bilindiği gibi dünyanın ilk yazılı barış antlaşması olan Kadeş Antlaşması'nın tarafları, Mısır Firavunu II. Ramses ve Hitit Kralı III. Hattuşili'dir. Ancak Çorum için geçerli olmasa da Mısır'daki o dönemin eserleri tüm dünyadan ziyaretçi çekmektedir. Bu nedenledir ki Çorum, sahip olduğu bu eşsiz tarihsel mirasıyla aynı etkiyi yaratacak potansiyele sahiptir. Dolayısıyla Alacahöyük'ten Boğazkale Müzesi'ne, her bir köşesinde geçmişin izlerini sürmek mümkündür. Özellikle Boğazkale'deki Aslanlı Kapı, Hitit medeniyetinin gücünü ve ihtişamını gözler önüne sererken, Ortaköy (Şapinuva) antik kenti de bu döneme ışık tutan bir diğer önemli merkezdir. Şehir merkezindeki tarihi Çorum Kalesi'nin ise Evliya Çelebi'ye göre Sultan Kılıç Arslan, W.F. Ainsworth'a göre ise Kanuni Sultan Süleyman tarafından inşa edildiği düşünülmektedir.

Anadolu'da farklı medeniyetlerin izleri sadece Hititlerle sınırlı değil. Osmanlı ve Selçuklu mirasını yansıtan Sultan Alaaddin Keykubat devrinde 1306 tarihli Çorum Ulu Cami'nin yanı sıra, Mecitözü Elvan Çelebi Camii ve Türbesi gibi yapılar da şehrin zengin kültürel mozaiğini oluşturur. Osmancık ilçesindeki Fatih Sultan Mehmet Han'ın hocası adını taşıyan 1410 tarihli Akşemseddin Camii, Baltacı Mehmet Paşa Çeşmesi ve Koyunbaba Türbesi ile köprüsü, bu tarihi dokunun günümüze uzanan önemli duraklarıdır. Ortaköy'de yer alan Kybele Kabartması ise Frigya dönemine ait eşsiz bir eser olarak dikkat çeker.

Bu zengin tarihi mirasın korunması ve geleceğe taşınması adına atılan adımlar büyük önem taşıyor. Çorum, eski yapıların restorasyon ve renovasyonunda gösterdiği başarılı çalışmalarla dikkat çekiyor. Örneğin, Antalya'daki Kaleiçi örneğinde olduğu gibi, tarihi dokunun ticari ve sosyal yaşamla bütünleşmesi, şehrin gelişimini hızlandıracak ve turizm potansiyelini daha da artıracaktır. Çorum Belediyesi'nin tarihi mekân ve konakları restore ederek ihya etmesi, sosyal hizmetler ve tesisler kurması gibi çalışmaları, vizyoner bir anlayışla şehrin kimliğini aslına uygun olarak şekillendirme çalışmaları esasen bir "Çorum Kent Kimliği" oluşturma gayretlerini ifade ediyor.

Başka bir yönüyle iklimsel farklılıkların buluşması ve topoğrafik çeşitliliği sayesinde Çorum, aynı zamanda bir doğa harikasıdır. Kuzeydeki ilçeleri olan Kargı, Osmancık ve İskilip, İç Karadeniz ikliminin etkisiyle yemyeşil ormanlara ve zengin bir biyolojik çeşitliliğe ev sahipliği yapar. Burada Çatak Tabiat Parkı'nın ormanlarında yazın yürüyüş ve piknik yapabilir, kışınsa bir metreye ulaşan karla kaplı manzaralar eşliğinde doğa sporları yapabilirsiniz. Güneyde ise İç Anadolu'nun bozkır iklimi hâkimdir. Bu farklılık, Ortaköy İncesu Kanyonu'nun nefes kesen manzaraları veya Laçin Yeşilgöl'ün dingin sularıyla, Çorum'da her mevsim başka bir doğal güzelliğe tanıklık etmenizi sağlar.

Ekonomi, Sanayi ve Yönetim Vizyonu

Hitit, Selçuklu ve Osmanlı mirasıyla genel olarak tanınan Çorum, bu genel kabullerin ötesinde, sanayi ve ihracatta da Türkiye ekonomisine büyük katkılar sunan bir güç haline gelmiştir. Çorum'un devasa sanayi potansiyelini gölgede bırakan genel algılar, şehrin ekonomik başarısıyla ortadan kalkmaktadır. Çorumlu sanayiciler ve üreticiler, dünyaya makine satarak, sanayi gücünü kanıtlamaktadır.

Bu başarının temelinde, Çorumlu girişimcilerin yeni metot ve üretim modelleri geliştirme kabiliyetleri, dünyayı algılama becerileri ve rekabete karşı hızla yöntem geliştirme yetenekleri yatmaktadır. Bu girişimci topluluk, geleneksel yöntemleri modern teknolojiyle birleştirerek, küresel pazarlara açılma cesaretini göstermiş ve böylece Çorum'un haklı olarak "Anadolu Kaplanı" unvanını almasını sağlamıştır. Bu yenilikçi ve dinamik ruh, şehrin geleceğe emin adımlarla yürümesinin en büyük teminatıdır. Özellikle un ve yem değirmeni makineleri, kiremit, tuğla, altın madeni işleme ve savunma sanayi gibi sektörlerde elde edilen başarılar, Çorum'un ekonomik gücünün temel direkleridir.

Çorum'un elde ettiği bu başarılar, sadece ekonomik bir değer yaratmakla kalmıyor, aynı zamanda şehri dünyaya açılan bir "Ticaret Diplomasisi" penceresi haline getiriyor. Bu dönüşümün arkasındaki en büyük güçlerden biri kuşkusuz, girişimci sanayici insan kaynağı ile birlikte Çorum Valiliği, Belediyesi ve Hitit Üniversitesi'nin varlığıdır.

Bu vesileyle, bir akademisyen ve Çorumlu olarak, bu gelişimin ortaya çıkmasına gösterdikleri değerli katkılardan dolayı görüşme fırsatı bulduğum Çorum Valisi Ali ÇALGAN başta olmak üzere, önceki dönemlerde görev yapan tüm Valilerimize yaklaşımlarından dolayı şükranlarımı sunmak isterim.

Yine, Çorum'un sahip olduğu zengin mirasın korunması ve geleceğe taşınması adına, Çorum Belediyesi'nin attığı adımlar takdire değerdir. Tarihi mekanları ve konakları restore ederek ihya etmesi, modern kentleşme planları, sosyal hizmetler ve tesisler kurması gibi çalışmalar, toplumla kentin değerlerini buluşturarak bir "Çorum Kent Kimliği" oluşturma gayretlerini ortaya koymaktadır. Bu vizyoner çalışmalarından dolayı Başkan Dr. Halil İbrahim AŞGIN ve ekibini kutluyor, başarılarının devamını diliyorum.

Ayrıca Hitit Üniversitesi, vizyoner yönetiminin doğru stratejileri sayesinde, sektörlerin Ar-Ge beklentilerine doğrudan karşılık veren, teknoloji odaklı bir merkez olarak konumlanmıştır. Üniversite ile sektör arasında kurulan bu köprü, nitelikli insan gücünün sektör odaklı yetiştirilmesine imkan sağlayarak, şehrin sanayi başarısında kilit rol oynamaktadır. Üniversite yönetiminin ortaya koyduğu bu gerçekçi ve gelişimi öne alan yaklaşım, sunulan bilimsel ve teknolojik desteklerle adeta bir "Bilim Diplomasisi" işlevine de sahiptir. Bu değerli çalışmalarından dolayı, Rektör Prof. Dr. Ali Osman ÖZTÜRK'e ve ekibine, aynı zamanda önceki dönemlerde hizmet veren değerli hocalarımıza teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyorum.

Geleneksel Lezzetler ve Sanatsal Bir Rota

Çorum mutfağı, gastronomi dünyasının önde gelen isimlerinden Ömür Akkor'un da övgüyle bahsettiği gibi, ülkemizin en zengin mutfaklarından biridir. Bu zenginliğin en çarpıcı örneklerinden biri, düğünlerin vazgeçilmezi olan ve "Çorum 5'lisi" olarak bilinen lezzetlerdir: bunlar düğün çorbası, yahni, pilav, su böreği ve baklavadır. Bu eşsiz lezzetleri tatmak için Çorum Belediyesi'nin ihya ettiği Veli Paşa Hanı ve diğer tarihi mekanların ev sahipliği yaptığı geleneksel lokantaları ziyaret etmek, eşsiz Çorum mutfağının lezzetlerini tatmak Çorum kültürünü en iyi şekilde deneyimlemenin yollarından biridir. Yine İskilip Dolması ve turşusu ve yöreye özgü diğer zengin yemek kültürü de gastronomi meraklıları için kaçırılmaması gereken lezzetlerdir.

Çorum'un leblebisi ise, şehrin kimliğine damgasını vuran yüzyıllardır süren geleneksel bir üretim tekniğinin ortaya çıkardığı seçkin bir zanaattır. Öyle ki yüksek bitkisel proteine sahip nohut, 60 gün boyunca 14 ayrı işleme tabi tutularak adeta bir sanat eserine dönüşmektedir. Zaten coğrafi işaret belgesini de alan ürün, leblebi üretiminin sadece bir atıştırmalık üretimi değil, aynı zamanda ustalık ve sabır gerektiren bir sanat olduğunu kanıtlar niteliktedir.

Sporda Yükselen Çorum

Şehrin dinamik yapısı sadece ekonomi ve kültürle sınırlı değil. Çorum, judo ve güreş gibi amatör branşlarda elde ettiği başarılı sonuçlarla spor alanındaki potansiyelini zaten kanıtlamış bir şehir. Bu köklü spor kültürü, şimdi profesyonel futbola taşınan büyük bir heyecana dönüşmüş durumda. Çorum Futbol Kulübü'nün Süper Lig'e yükselme hedefi, tüm şehir halkında büyük bir arzu ve heyecan yaratmış durumda. Bu hedefin gerçekleşmesi için, kulüp yöneticilerinin, yerel spor basını ve ilgili tüm birimlerle iş birliği yaparak bu halk desteğini en verimli şekilde kullanması gerektiği açıktır. Futboldaki bu yükseliş, şehrin birlik ve beraberlik ruhunu pekiştirerek, Çorum'un adını ulusal hatta uluslararası düzeyde daha da duyuracaktır.

Yerel Basının Gücü ve Kent Kimliğine Katkısı

Çorum'un dinamik yapısı, sadece ekonomik ve kültürel başarılarla sınırlı kalmıyor; aynı zamanda güçlü ve bilinçli bir yerel basının varlığıyla da pekişiyor. Şehrin gündemini tutan, kamuoyunu doğru bilgilendiren ve kalkınma süreçlerine yapıcı eleştirileriyle yön veren yerel medya kuruluşları, Çorum'un gelişiminde hayati bir rol üstlenmektedir. Son ziyaretimde görüşme fırsatı bulduğum bu değerli basın yöneticilerinin, şehrin gelişimi ve sorunların çözümüne yönelik samimi yaklaşımları son derece kayda değerdi. Kalemlerine ve gönüllerine sağlık.

Bu değerli katkıların başında, köklü yayın kuruluşlarından Çorum Haber Gazetesi ve Çorum Hakimiyet Gazetesi yer alıyor denilebilir. Çorum ziyaretimizde Çorum Haber Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet YOLYAPAR ve Çorum Hakimiyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Burak YALÇIN ile yaptığımız görüşmelerde konu Çorum ve geleceğiydi. Yine sanal basından Çorumun güçlü sesi olarak Habercim19 Genel Yayın Yönetmeni Mustafa DEMİRER, Yayla Haber İnternet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Hacı ODABAŞ ve tüm değerli basın mensupları da büyük hizmetler vermeye devam etmektedirler. Onların özverili çalışmaları, kentin sorunlarını dile getirme ve başarılarını duyurma konusundaki gayretleri, Çorum'a değer katmakta ve şehrin sesini hem ulusal hem de uluslararası düzeyde duyurmaktadır. Bu içten gayretleri için şahsımız adına kendilerine teşekkürlerimizi sunuyoruz.

Sonuç ve Çıkarımlar

Her ne kadar bilimsel olarak doğruluğu halen tartışılsa da, Çorum'un "dünyanın merkezi" olduğu yönündeki cezbedici motto, bu kadim şehri keşfetmek için benzersiz bir davet niteliğindedir. Bu şehirle ilgili en önemli çıkarım ise, zenginliklerinin sadece leblebisiyle sınırlı olmadığıdır. Esasen Çorum; Hitit, Selçuklu ve Osmanlı mirasından beslenen köklü tarihi, eşsiz doğası, zengin mutfağı ve en önemlisi çalışkan, vatansever, güler yüzlü, barışçıl ve yardımsever insanlarıyla keşfe konu pek çok değeri bünyesinde barındırıyor. Bu özellikleriyle Çorum, bir bütün ve çok yönlü olarak ele alınması gereken çok değerli bir şehrimizdir.

Doğru tanıtım stratejileriyle, tarihi ve kültürel zenginliklerini ekolojik, kırsal ve kırda turizm girişimleriyle birleştiren Çorum'un hak ettiği ilgiyi mutlaka göreceği aşikârdır. Bu kapsamda bir kez daha ifade edelim: "bu kadim şehir bir hazine ve onu keşfetmek için yola çıkanlara yepyeni ve unutulmaz deneyimler sunmaya hazır!"

Çorum'da Gezilecek Önemli Noktalar

Tarih ve Kültür Durakları:

* Alacahöyük ve Hattuşa Antik Kenti

* Boğazkale Müzesi, Aslanlı Kapı

* Ortaköy (Şapinuva), Kybele Kabartması

* Çorum Müzesi

* Çorum Kalesi

* Çorum'un Oğuz boylarından gelen tarihi bağlarına yönelik eserler

* Hıdırlık, Camii ve Türbesi

* İskilip Kalesi, Kaya Mezarları, Arasta,

* Bedri Rahmi Eyüboğlu Kültür ve Sanat Müzesi

* Osmancık Koyunbaba Türbesi, Kalesi, Köprüsü, Baltacı Mehmet Paşa Çeşmesi

* Mecitözü Elvan Çelebi Camii ve Türbesi

* Çorum Ulu (Murad-ı Rabi) Cami

* Çorum Saat Kulesi, Yazma Eserler Müzesi

* Veli Paşa Konağı, Şehir Müzesi

Doğa ve Kırsal Turizm Alanları:

Oğuzlar: Ceviz diyarı, Altınkoz Obruk Gölü ve çevresi

Çatak Tabiat Parkı

Ortaköy: İncesu Kanyonu

Kargı: Abdullah Yaylası

Laçin: Kapılıkaya Kaya Mezarları ve Yeşilgöl

Osmancık: Çeltik tarımı

Çorum Kent Parkı

Sıklık Tabiat Parkı

Pir'i Baba Çamlığı, Sanatçılar Sokağı

Yöresel Mutfak ve Lezzetler:

Çorum Mutfağı: Geleneksel mekanlarda "Çorum 5'lisi" gibi yöresel yemekler

Geleneksel Çorum Mutfağı ve İskilip Dolması vd.

Çorum Leblebisi: Coğrafi işaretli leblebi üreten zanaatkârlar