KÖYDE PİZZACI AHMET USTA

Pizza, 1950'lerin sonu ve 1960'ların başında Türkiye'de İtalya'ya giden diplomatlar ve Avrupalı aşçılar aracılığıyla tanınmaya başladı. 1990'lardan sonra Anadolu şehirlerine yayılmaya, 2000'lerden itibaren ise en ücra köylere kadar ulaşmaya başladı. Genellikle sucuklu, kavurmalı, kaşarlı türleri yapılmaktadır. Özellikle genç nesiller bu lezzete daha çok rağbet göstermektedir.
Kıymetli okurlarım, bugün sizlere Çorum'un incisi, gönlümün birincisi olan Osmancık ilçemizin "Zeytin Yöresi" diye nam salan, dünden bugüne hacısı hocası bol olan bir bölgesinden, (Zeytinli ise ihtiyaç halinde imamlık yapmasa da müezzinliği mutlaka yapar, derler) bahsedeceğim. 1970'li yıllardan itibaren rızkını dışarıda aramak için köylerinden ayrılan, Türkiye'nin dört bir yanında kök salan, bürokraside, siyasette, ticarette söz sahibi olan, bulaşıkçı olarak girdiği restoranda gecesini gündüzüne katarak, emeği ve ticari zekâsı sayesinde zamanla patron olan insanların yurdundan hareketle Hanefi Köyü'nde faaliyet gösteren Pizzacı Ahmet Usta'dan söz edeceğim. Umarım zevkle okursunuz.
Ben de Sekülü Değirmenci Remzi'nin oğlu olarak köyümü hiçbir zaman unutmadım. İlhamımı hep ondan aldım. Dolayısıyla köylerdeki güzellikleri gün yüzüne çıkarmak, topluma tanıtmak ve yenilerine teşvik olmak; onlara yapılacak en güzel vefa borcudur diye düşünüyorum.
Zeytin Yöresi, irili ufaklı birçok köy ve mahalleden oluşuyor. Eskiden nahiye olan Kamil Köyü'nden başlayıp grup hâlinde devam eder. Hanefi Köyü, Osmanlı dönemi Türk yerleşimleri arasında yer alır. Köy adı en az 1925'ten beri aynı biçimde kullanılmaktadır. Köyün nüfusu zamanla önemli ölçüde azalmış görünmektedir. 1985'te 521 iken 2021'de 50 kişiye kadar düşmüştür. Köy, ilçeye 35 km uzaklıktadır. Yolu biraz virajlı olsa da sıcak asfalt döşenmiş, çukur veya yama yok denecek kadar az. Köyün etrafı rengârenk ağaçlarla çevrili olup insana huzur vermektedir.
Biraz yemeyi, içmeyi ve gezmeyi seven bir yapıya sahip olduğumdan, "Zeytin'de bir köye pizzacı açılmış" deyince merak ettim. Birkaç giden arkadaşa sordum; memnun kaldıklarını ve tavsiye ettiklerini söylediler. Bunun üzerine çocuklara, "Sizi bu köye götüreyim mi?" deyince "Tamam!" dediler. Sosyal medyadan yerini ve telefonunu öğrenip (Ahmet Usta Tel: 0 536 955 11 19), 29 Ekim tatilini fırsat bilerek ilçeden köye doğru yola çıktık. Neticede asfalt olsa da köy yollarında trafik kurallarına çok dikkat etmek gerekiyor; örneğin Kamil Köyü'ne gelmeden büyükbaş hayvanlar aniden yola çıkıp yolun ortasından yürüyebiliyor.
Köyde pizzacı veya pideci birinin olması hem kendi köyü hem de çevre köyler için bir nimettir. Yazın gurbetten çoluğu çocuğuyla ya da özel misafiriyle gelenler için güzel bir ikram mekânıdır. Ayrıca gurbette olup da köyde yaşlısı bulunanlar için, telefon ederek arada anne babasına sıcak bir pide evine bıraktırmak duyarlı evlatlar açısından tarifi mümkün olmayan bir mutluluktur.
Barajı bir miktar seyrederek Hanefi Köyü'ne ulaştık. Köy, konum olarak da geçiş yolu üzerindedir. Camiinin karşısında "Pizzacı Ahmet Usta" tabelasını gördük. Aile işletmesi olduğu belli. Kapıda bir hanımefendi samimi bir şekilde "Hoş geldiniz, buyurun" deyince dedim ki, "Bunlar bu işi biliyor." Neyse, içeri geçtik. Birkaç masa doluydu. Kendimi tanıttım.
- Dedim, patron kim?
- Ben Ahmet Usta. (Güler yüzlü, samimi bir tebessümle)
- Önce sizi tebrik ediyorum, namınızı duyduk da Çorum'dan geldik. Sonrasını pizzaları yedikten sonra konuşuruz.
Bu arada, iş gereği lazım olur diye Kaza Geliyorum Demez kitabımı hediye ettim. Pizzaların siparişini verdik. 15-20 dakika sonra servis yapıldı. Harika bir lezzet! Yanında sürahiyle ayran, masada çekirdek ve sınırsız çay ikramı… Ayrıca künefesi de çok hoşumuza gitti. Fiyatlar makul; adeta arabanızın yakıtının fiyattan düştüğünü hissediyorsunuz. Anadolu tabiriyle "kazık marka" değil. Maalesef ülke genelinde en büyük sıkıntılardan biri de bu tür tesislerde fırsatçı tiplerin ortaya çıkması. Onlara bir kere uğrarsınız, bir daha gölgesinden bile geçmezsiniz.
Dedim ki:
- Ahmet Usta, buraya böyle bir tesis açmak nereden aklına geldi? Yoksa yenge hanım mı sana rehber oldu?
Çünkü Ahmet Usta'nın en büyük destekçisi eşiymiş. Malumdur, hanımlar bu işi istemezse, "alleme-i cihan" olsanız köyde duramazsınız.
- Ben Ankara'da yıllarca pizzacıda çalıştım. Sonra hatunla kafa kafaya verdik. Bu farklı işi, doğduğumuz, büyüdüğümüz, acı tatlı anılarımızın geçtiği ata yurdumuzda devam ettirmeye karar verdik. Geçen sene tesisimizi açtık. Elhamdülillah, çok güzel gidiyor. Gerek ben gerekse eşim, gelen her müşteriyi evimizde misafir ağırlıyormuşuz gibi ağırlamaya gayret ediyoruz. Gelenlerden bu zamana kadar memnun kalmayan olmadı. Bu da bizim için en büyük referanstır. Osmancık başta olmak üzere Çorum'dan ve çevreden, namını duyup ailece farklı bir ortam yakalamak ve köyde pizza lezzetini tatmak için gelenler var. Özel günlerde grup hâlinde gelenler de oluyor.
- Hocam, nasipse bu sene güzel bir çevre düzenlemesi yapacağız. İsteyen kapalı alanda, isteyen çardakta, isteyen de düzenleyeceğimiz bahçedeki kamelyalarda huzur içinde pizzasını yiyecek, semaver çayını yudumlayacak. Çocuklar oynayacak. Ayrıca bir otopark alanı da yapacağız, dedi. (Öneri: Bir köşede yöresel ürünler de makul fiyatla satışa sunulabilir. Bu da hem köydeki vatandaşlara katkı hem de müşteriye doğal ürüne ulaşma imkânı sunar. Bamya olur, baklagiller olur, peynir olur)
Özetle: Emek verene, işini sevene ve bilene her yerde para var. Bunun için öncelikle hayat arkadaşıyla el ele vermek, gönül gönüle gelmek, ortak hayaller kurmak; o hayalin yansımasını rüyalarda görmek, makul bir planlama yapmak ve azdan çoğa doğru, hangi alanda eksiklik varsa ya da neye yatkınsak o yola koyulmak gerekir. Başka bir örnekle; mahalleye simit fırını açan bir genç, gelecekte şehirdeki simit veya poğaça sektörünün patronu olabileceğini hayal edemiyorsa, o kişi gelişmeye, yeniliğe, kurumsallaşmaya kapalı demektir. Makul seviyeden öteye gidemez. Hayal etmek, başarmanın birinci basamağıdır.
Tebrikler Ahmet Usta!
Teşekkürler Yenge Hanım!
İşiniz gücünüz daim olsun. Köylerden, ilçelerden, illerden müşterileriniz dolsun ve hepsi de bizim gibi memnun kalsın. Yolunuz düşerse Ahmet Usta'ya selamımı söyleyin, belki de kahveniz gelir…