M.BURAK YALÇIN
MÜSİAD Çorum Şubesi 4. Genel Kurul Toplantısında konuşma yapan, MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, Çorum’un 2021 yılının ilk 6 ayında 605,3 milyon dolar ithalat yaptığını belirterek, “Yılın ikinci yarısında çok büyük bir sürpriz yaşanmadığı takdirde, ülkemizin dış talep kaynaklı büyümesine önemli bir destek verecektir” dedi.

Abdurrahman Kaan, Çorum’un 2019 yılında 1,5 milyar doları aşan ihracatıyla büyük bir başarı sergilediğini, ülke genelinde ihracat hacminin daraldığı 2020 yılında ise %40 civarında bir kayıpla 909 milyon dolar seviyesine gerilediğini söyledi.
Türkiye’yi gezerken gezdikleri seyahatlerde birtakım veriler elde ettiklerini aktaran Kaan, “İşte bu veriler ve sizlerle doğrudan temas etmenin getirdiği tecrübe ile bir proje oluşturduk ve şehirleri eşleştirmek, bu projemizin temel çıkış noktası oldu. Bu çalışmaya “Şehirleri Özgün Değerleriyle Kalkındırma ve Markalaştırma” adını verdik. Doğru bir sanayileştirme politikası belirlemek, şehir ekonomileri oluşturmak için bu ekonomiyi ayakta tutacak gelecek vadeden firmaları bulmak, desteklemek, ölçeklerini büyütmek, sermaye güçlerini artırmak ve yerli-milli üretim hamlesi ile hem şehirleri markalaştırmak, hem de firmaları güçlendirmek şeklinde yapmaktan geçer. Ben buna, sanayileştirmenin icrası için şehir ekonomilerini çalıştırmak diyorum” dedi.

Bu kapsamda Gayrisafi Yurt İçi Hasılası 3,3 milyar olan Çorum için belirledikleri marka ilin İtalya’nın Bologna şehri olduğunu ifade eden Kaan, şunları söyledi: “Bologna, kuvvetli endüstriyel geleneği, hayli gelişmiş geniş sosyal hizmet alanı ve ülke içindeki çok önemli transit ve demir yollarının çapraz noktada bulunmasından dolayı, yaşam kalitesi yüksek bir şehirdir. 27,8 milyar dolar büyüklüğünde GSYH’ye sahiptir. Her ne kadar önemli bir tarım pazarı ve gıda işleme merkezi olsa da, önemli bir sanayi merkezi haline gelmiştir. Başlıca üretimi tarım makineleri, elektrikli motorlar, motosikletler, demiryolu ekipmanları, kimyasallar ve ayakkabı üretimidir. Çorum’un, Bologna seviyesine yükselebilmesi adına, mevcut potansiyeli en verimli şekilde kullanabilmemiz gerekiyor.”

Salgınla birlikte dünyada yeni bir iktisadi düzen kurulduğunu da vurgulayan Kaan, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "Koronavirüs hastalığının etkileri bitse dahi dünya artık yeni bir iktisadi düzenin, yeni kurallar uygulamanın eşiğinde. Bizler artık gelişimin ve büyümenin yeni modellerini, yani yeni dünya düzeninin yeni iş geliştirme modellerini de takip etmek durumundayız. İnşallah daha iyilerini de bizler yapmak durumundayız. Bunun için özellikle yatırımların doğru şekilde çekilmesinin, doğru yerlere aktarılmasını, yatırımcılara ulaşarak yönlendirmelerini sağlamak gerekiyor. Bizim iki konuda çalışmamız gerekiyor. Birincisi, kendi kendine yetebilmek. Yani ithal edilen 175 milyar dolarlık ara malı var. Bunun mümkün olduğunca yerli üretim kısmında bizlerin bir araya gelerek, çoklu ortaklıklarla bunların üretimini Türkiye'de yapmamız lazım. Bununla birlikte parayı bir emtia aracı olarak görmekten vazgeçmemiz lazım. Bugün bir kağıt paramız var fakat halkımız, iş dünyamız, bu kağıt parayla bir başka ülkenin kağıt parasını satın alıyor. Bundan vazgeçmemiz lazım. Özellikle elde tutulan dövizi, altını, faizli veya katılım paylarındaki paralarını değerlendirebilecekleri yeni ve güvenilir yatırım olanakları sağlamamız lazım. Projeleri menkulleştirilecek girişim sermayeli fonlar kurmak ve bu fonlar üzerinden ortaklık kültürünü pekiştirerek Türkiye'yi ve Türkiye'de üretimi teşvik etmek bizim mutlaka üzerinde ilgilenmemiz gereken ana unsurlardır."