FATİH BATTAR

Diyanet Sen Çorum Şubesi 5.Olağan Genel Kurulu Cumartesi günü gerçekleştirildi. Tek liste halinde yapılan genel kurulda Ali Yıldız güven tazeleyerek yeniden Diyanet Sen Çorum Şube Başkanı seçildi.

Turgut Özal İş Merkezi Belediye Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen genel kurula Belediye Başkan Yardımcıları Alper Zahir ve Ahmet Yabacıoğlu, Memur Sen Çorum Şube Başkanı Ahmet Saatçi, İDP Sözcüsü Dr. Öğretim Üyesi Zekeriya Işık, bazı sendika başkanları ile Diyanet Sen üyeleri katıldı.

Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan genel kurulun Divan Başkanlığı’nı Osman Yüztgenç yaparken, divan üyeliklerine Mustafa Bayrak, Burhan Şahin yaptı.

Genel kurulda bir konuşma yapan Diyanet Sen Çorum Şube Başkanı Ali Yıldız, Diyanet Sen ve Memur Sen’in erdemliler hareketi olduğunu belirterek; “Diyanet-Sen ve Memur-Sen Hılfulfüdul cemiyetidir. Erdemliler hareketidir. Kuruş değil, duruş sendikacılığı yapıyoruz.” dedi

‘DÖRT YIL ÖNCEKİ SORUNLARIMIZI AŞTIK’

Dört yıl önce din görevlilerinin rotasyon, bayram izinleri, Cuma izinleri, dini nikah kıyma gibi sorunları olduğunu aktaran Yıldız, bugün bu sorunların hepsini aştıklarını belirterek; “Bundan dört yıl evvel yine aynı sebeple bir araya gelmiştik.  O gün din görevlisi kimliğimizin yanında, kardeşliğimizi, muhabbetimizi inşa etmek adına önümüze gelen dört yıllık bir yol haritası koymuş, çilelerle, sıkıntılarla karşılaşa bilmeyi göze almış ve sizlerden el istemiştik.  O günlerde konuşulan sorunlarımızı bugün ne mutlu ki konuşmuyoruz. Hatırlayın dört yıl önce başımızda bir rotasyon sıkıntısı vardı, mücadelesini yaptığımız, çözüm yollarını aradığımız sınavsız geçişimiz, yani ilitamımız vardı, kuran kursları için eğitim öğretim yardımı alabilme çabamız vardı, bayram izinleri ile ilgili sorunlarımız, Cuma izinleri ile ilgili engellerimiz vardı, Dini nikah talebimiz, 4B lilerin izin haklarında düzenleme, bütün bayramlarda mesai ücreti gibi dile getirmekten çekinmediğimiz sorunlarımız vardı. Dört yıl sonra yine bir aradayız. Biraz daha mutlu, biraz daha onurlu, biraz daha yüklenilmiş, görevi yerine getirebilme öz güvenine sahip. Biraz daha sizden aldığımız gücü kazanıma dönüştürme haklılığı.  Bunun adına sendikalı olmanın, örgütlü bir güçle yol almanın, bir değil binlerin gücünü arkamıza almak diyoruz. Bunun adına sen yoksan biz bir eksiğiz diyoruz.” şeklinde konuştu

‘HER DÖNEMDE ORTAYA ATILAN EBU CEHİLLERLE KARŞILAŞTIK’

Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde çalışmanın özveri, mücadele ve azim istediğini ifade eden Yıldız, “Tarihin her döneminde din ve diyanete saldırmakla görevli olan şer odaklarının varlığını müşahede ettik. Her dönemde ortaya atılan Ebu Cehillerle karşılaştık. Bizler Peygamber varisi bir mesleğin emanetçileriyiz. Peygamberimizin emanetini yere düşürmemek için, Kuran’ın nurunu söndürmemeleri için kendimizi siper ettik.” dedi

Dört yıllık süre içerisinde Diyanet’i her türlü kampanya ile karalamaya çalıştıklarını belirten Yıldız, açıklamalarını şu şekilde sürdürdü; “Diyanet İşleri Başkanlığı’nın makam aracı ile vurmaya türlü hilelerle karşımıza dikildiler. Bir sabah uyandığımızda Diyanet İşleri Başkanlığını makam aracı üzerinden vurmak istediler.  Bir sabah uyandığımızda Fetva krizini önümüze koydular. Bir sabah uyandığımızda Diyanette faiz var yalanını uydurdular ve yine Diyaneti kerhaneye benzetmek isteyen alim görüntülü zerzevatların karalama eğilimini gündem ettiler. Siyonizm destekli şer odaklı televizyon kanalında ahlaksızlığı servis edip, çıplaklığı dinin vazgeçilmezi haline getirmek istediler. Bütün bunlar yaşanırken din görevlilerinin en büyük sendikası olan Diyanet-Sen kayıtsız kalamazdı. Diyanet Bizimdir, Diyanetime ve başkanıma dokunma sloganlarıyla Diyanet İşleri Başkanlığına sahip çıkan, 81 ilde eş zamanlı eylemler yapan bizlerdik.  Çünkü biz biliyorduk ki Diyanet olmadan, Diyanet-Sen olmaz. Din görevlileri olmadan bizler olamayız.  Kanallarından irin akan Adnan Oktar’ın eylem kararını verdikten sonra 81 ilde eş zamanlı programlar düzenledik ve bir ay içerisinde şer odağının hizmetçisi olan Adnan Oktar’a hapishane yolunu açtık. Unutmayın bu mücadelenin hiçbir yerinde olamayanlar bugün her şeyin göbeğindeymiş gibi davranamaz.

Türkiye’de Diyanet sırat köprüsünden geçerken yanımızda olanlar yarında yanımızda olacaktır. Kendimizi bu davaya vakfetmek, bulunduğumuz kurumu ve davayı kendimizden üstün tutmak din görevlisinin görevidir.  Bu dava ne koltukları işkal etmek için ne güç gösterisi yapmak için ne de ağlama duvarına dönüştürmek için vardır.  Bu dava kardeşinin derdiyle dertlenmek için bu dava mazlumun sesi olmak için, bu dava hakkı batıldan ayırmak için  bu dava İslam’ın nurunu söndürmemeleri için ilelebed ayakta durmalıdır.  Bunu sağlayacak olanlar bizleriz. Sizlersiniz. Geleceğimizi inşa etmek adına önemle üzerinde duracağımız tek şey tartışmasız olan hususlarımızdır.

‘MEMUR SEN’DEN ÖNCE SENDİKALAR TERÖR SEMPATİZANI YAPILAR GİBİYDİ’

Sendikalar, Memur-Sen ve Diyanet-Sen’den önce yağmalama, kırma dağıtma olarak bilinen terör sempatizanı yapılar gibiydi. Devletin araçlarını yakan, devlet mülkünü ateşe veren sokakları yaşanmayacak bir hale getirenler sendikacılık adı altında yağmacılık yapıyordu.  Fakat bizler geldikten sonra edeple hak aranabildiğini, diklenmeden de dik durabildiğimizi, devletimizin  milli duruşunu korurken bireysel hak ve hukuk mücadelemizden ödün vermediğimizi yaşayarak gösterdik. Unutmayın bizim olmadığımız bir yer, bize karşı duranların olabilir, bilinmelidir ki, asli olan görevimiz Din görevlisi kimliğimizdir. Bu kimliğin içeriği peygamber varisi bir görevi icra ettiğimiz için değerlidir, kıymetlidir.  Bu sebeple sendikal mücadelede farklılıkları içeren, farklı özellikleri bünyesinde barındıran diğer sendikalı arkadaşlarımızla, ortak noktalarımızın olduğu unutulmamalıdır.

Büyük bir konfederasyonun üçüncü büyük sendikası olan Diyanet-Sen geçmişte hedeflediklerine bugün ulaşmış, bugün hedeflediklerine de dört yıl sonra ulaşma hedefinde olacaktır. Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır diyerek söze başlayıp yeni dönem için  3600 ek göstergenin hayata geçmesini, Her ile Diyanet misafirhanalerini, her camiye lojman talebini, dört altı yaş kuran kurslarındaki ana okul düzenlemesini, çift görevli uygulamasını, boş kadroların doldurulmasını, Müftülük çalışanlarına tanınan hakların genişletilmesini, genel merkezimizle yaptığımız görüşmelerde olgunlaştırıp yetkili kanallara ulaştırıyoruz. Geçmişte olduğu gibi, gelecekte de kazanımlar elde eden bir sendika olacağız inşallah.”

YÖNETİM KURULU

Konuşmaların ardından seçime geçildi. Tek liste halinde yapılan genel kurulda Ali Yıldız yeniden şube başkanı seçilirken, yönetim kurulu ise şu isimlerden oluştu; “İsmail, Şanal, Zeki Kanbur, Mehmet Toprak Hakan Özbolat, Orhan Eker, Celal Göker.”

Denetleme Kurulu; “Cavit Erdem, Abdülkadir Tural, Murat Küyük, Ali Özdemir, İsmail Özünel.”

Disiplin Kurulu; “Turan Sekili, Turan Kilkaya, Erdem Kayabaş, Arif Kısakol, Mehmet Öztürk.”

Genel Merkez Üst Kurul Delege; “Ali Yıldız, İsmail Şanal, Doğan Algök, İsmail Sekili.”