Anadolu'nun ilk medeniyetlerinden Hititlerin başkenti Hattuşa'da Yerkapı Tüneli'nde 2022'de keşfedilen hiyeroglifler, Roma'da düzenlenen konferansla tanıtıldı.
Türkiye'nin Roma Büyükelçiliği Kültür ve Tanıtma Müşavirliği'nde düzenlenen konferansta, Çorum'un Boğazkale ilçesindeki Hattuşa Ören Yeri'ndeki kazı çalışmalarında uzmanların yaptığı son keşifler ele alındı.
Kazılarda görev alan Türk, Alman ve İtalyan uzmanlar, özellikle de Hattuşa'da 80 metre uzunluğundaki Yerkapı Tüneli'nde Ağustos 2022'de bulunan kırmızı renkteki hiyerogliflerin özellikleri ve onlara yönelik çalışmaları hakkında ilgililere bilgi verdi.
Kültür ve Tanıtma Müşaviri Rıza Haluk Söner'in ev sahipliğindeki konferansa, Hattuşa Kazı Başkanı Alman Arkeoloji Enstitüsünden Prof. Dr. Andreas Schachner ve çok sayıda profesör katıldı.
KIRMIZI HİYEROGLİFLERİ BÜLENT GENÇ BULDU
Schachner, burada yaptığı konuşmada, Yerkapı Tüneli'ndeki hiyerogliflerin keşfinin kazılarda çalışan Mardin Artuklu Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bülent Genç sayesinde olduğunu söyledi. Schachner, Genç'in kendisine gelerek bir şeyler bulduğunu söylediğini, çektiği fotoğrafları inceleyince bu kırmızı renkteki hiyerogliflerin farklı bir şeye işaret ettiğini anladıklarını belirtti.
Konferansı, İtalyan kültür ve arkeoloji camiasından çok sayıda kişi takip etti.
'APAYRI Bİ DÜNYA AÇTI BİZE'
Konferansın ardından AA muhabirine konuşan Prof. Dr. Schachner, 2020-2023 yıllarında Boğazköy'deki kazılarda bulunan Anadolu hiyeroglifleriyle ilgili keşfi tanıtmaya çalıştıklarını söyledi.
Bunun, Türkiye, Almanya, İtalya'nın ortak bir çalışma ürünü olduğunu belirten Schachner, "Hiyerogliflerin boyalı olması, bize Hitit dünyasında yeni bir sayfa açıyor. Çünkü bu boyalı hiyeroglifleri aslında şimdiye kadar görmüyorduk. Küçük bir alanda bir şeyler vardı ama 250 kadar bu tarz hiyeroglif bulunması apayrı bir dünya açtı bize" ifadelerini kullandı.
'KAMUYA AÇIK ALANLARDA DA BİR YAZI SİSTEMİ MEVCUT
Schachner, bu keşifle Hititler'de yazının kullanımında farklı yönler olduğunu da gördüklerini dile getirerek, şunları söyledi:
"Şimdiye kadar daha çok Hitit çivi yazılı metinlerden çalışıyorduk ama görüyoruz ki kamuya açık alanlarda da bir yazı sistemi mevcut. O da özgün bir Anadolu yazı sistemidir. Biz Anadolu Hiyeroglifi diyoruz buna. Böylece bu iki sistemin paralel yürüdüğünü görüyoruz. Bu da Hitit dünyasını anlamamızı sağlayan çok büyük bir yenilik."
'SÜREKLİ YENİ KEŞİF OLMA İHTİMALİ VAR'
Schachner, Hattuşa'daki çalışmalarının sürdüğünü belirterek, "Biz hemen hemen yazıtlarda ne yazıldığını anladık. Şimdi biraz daha teferruatlı şehir için ne anlama geldiğini araştıracağız, bunu öğrenmeye çalışacağız. Onun tabii sistematik şekilde yayınlanması çalışması da var. Ama başka yönleriyle Hattuşa'da kazılar her sene devam ediyor. Sürekli yeni keşif olma ihtimali de var" diye konuştu.
'BUNDAN SONRAKİ KAZILARDA ÖZELLİKLE DİKKAT EDECEĞİZ'
İstanbul Üniversitesinden Doç. Dr. Metin Alparslan da boya ile Anadolu hiyerogliflerini taşa uygulama örneklerinin çok fazla olmadığına dikkati çekerek, "Şimdiye kadar Sivas civarında bir örneğimiz vardı çok küçük alanda. Şimdi bu örnek, bize gösteriyor ki taşlara daha fazla dikkat etmemiz lazım. Büyük bir ihtimalle şu anda açıkta olan duvarların taşlarının üzerinde de belki öyle işaretler zamanında vardı. Ama onlar günümüze kadar kalmadı. Biz bundan sonraki kazılarda buna özellikle dikkat edeceğiz ve ona göre çalışmalarımızı yürüteceğiz" değerlendirmesinde bulundu.
'BİLDİĞİMİZ KADARIYLA HİYEROGLİFİ HİÇBİR ZAMAN BOYAMAMIŞLARDI'
Kazılara katılan İtalyan Profesör Marazzi de Yerkapı'da bulunan hiyerogliflerin çok şeyi değiştireceğini ifade ederek, "Katı bilimsel bakış açısına göre pek çok şey değişir. Hititler, sadece bazı formlarda değil, aynı zamanda hiyerogliflerle de yazmışlardır. Ancak bildiğimiz kadarıyla hiyeroglifi hiçbir zaman boyamamışlardı. Artık Hititlerin çizdiğini ve kendilerine has kaligrafileri olduğunu da biliyoruz" ifadelerini kullandı.