Hayatımızda her zaman karşımıza yol ayrımları çıkar. Bizler de bunlara "seçenek" deriz. Özgür irademizle hangi seçenek bize uygunsa onu seçeriz genel olarak. Bazen de seçenekler bizi tatmin etmeyebilir. Sırf bunun olmaması için "seçeneğin fazla olması bizi daha mutlu eder" tarzı bir düşünceye kapılmamız ihtimal dâhilidir. Peki, gerçekten de seçeneklerin fazla olması bizi mutlu eder mi?

Seçeneklerin fazla olması ilk bakışta bize yatkın olanı seçebilme şansımızı artırmasından dolayı bize daha iyi görünebilir. Bunu şöyle bir örnekle daha iyi açıklarım sanırım; diyelim ki dondurma almaya karar verdiniz. Ve karşınızda iki farklı dükkân var, bunlardan ilkinde sadece iki çeşit dondurma satılırken diğerinde onlarca farklı dondurma satılmaktadır. Ben de dâhil çoğu kişi ikinci dükkânı tercih eder bence, neticede hangi çeşitte dondurma yemek istersek yiyebiliriz kendimizi iki çeşitle sınırlandırmamıza gerek kalmaz. Amerika'da yapılan bir araştırmada tam da bu konu üzerinde durulmuş. Araştırmanın ilk aşamasında az önce de dediğim gibi çoğu kişinin fazla çeşidi olan dondurmacıyı seçtiği ortaya çıkmış. Araştırmanın devamında ise sadece iki çeşit dondurma satan dondurmacıdan alış veriş yapanların daha mutlu olduğu ortaya çıkmış. Nedeni ise onlarca çeşit arasından seçim yapan müşterinin almadığı diğer birçok dondurmanın tadını merak etmesi ve bu merakın yediği dondurmadan alacağı mutluluğu azaltmasıymış.  

 Kısacası seçeneklerin az olması her zaman kötü bir şey değildir. Seçeneğin az olması da mutlu olmamızı sağlayabilir.. Bunun nedenine insanın doğasındaki açgözlülük mü dersiniz yoksa mükemmeliyetçilik mi size kalmış… 
Kalın sağlıcakla...