Ey oğul;
Gönül koyma öyle her şeye belki de halini soracak hal kalmamıştır oğul
*
Ey oğul;
İnsan ekseriya 50 yaşına kadar yakın çevresine, yeğenlerine +  bakış açısı yükler. 50 yaşından itibaren yavaş yavaş - bakış açısı oluşmaya başlar. Yaşlandıkça eski + 'nın değeri hafiflerken -'nin değeri ağırlaşmaya doğru gider. Çünkü vefasızlıklar çoğalınca üzülür. Keşkeler çoğalır. Hâlbuki beklenti sadece dünkü şeddeli +'nın yerine bugün şeddesiz + olmasıdır. Sen dikkat et ki hep + yüklenmeye devam etsin oğul.
*
Ey oğul;
Siyasette ve bürokratta olanlar dersi ekseriya sonra alır. Sen bu camiaya girersen dersini önce almaya çalış ki, sonra vefasızlar sokağında yalnız yürümeyesin oğul.
*
Ey oğul;
Bazen postalar yanlış adrese gittiği gibi takdirler teşekkürler de yanlış adrese gidebilir. Sehven yanlış gelen posta teslim alınmayıp nasıl geri iade edilirse yanlış gelen takdirler teşekkürler de vefa gösterilip doğru adresine iade edilebilmeli. Sen sen ol sana ait olmayanı iade etmeyi ama doğru adresi de tarif etmeyi ihmal eyleme oğul.
*
Ey oğul;
İnsanoğlu sonra anladığını önce anlasa sonra ağlamaz. Sonra ağlayanlar ekseriya önce anlamayanlar / anlamak istemeyenlerdir. Sen sonra ağlamamak için hep önce anlamaya çalış oğul.
*
Ey oğul;
Afet eğitiminde 'zemindeki gür fikir, zirvedeki kör fikri geçebilir' onun için zeminin sesine daima önem ver oğul.
*
Ey oğul;
Bazı insanlar bakar görür lakin enaniyetinden dolayı bir cümle olumlu söz söylemeye dili gitmez. Sen o tür insanlara rahatsızlık verdiğinin daima farkında ol. Sakın geri adım atma ve planlarının fevkinde hayal kurmaya devam et. Samimi olursan o hayaller bir bir gerçekleşmeye doğru gider ve gün gelir o enaniyetinden dolayı bir kelime konuşamayanlarında dili çözülür oğul.
*
Ey oğul;
Şu dönemlerde tasarrufa daha çok ihtiyacımız var. Aşağıdan yukarı, yukarıdan aşağı, sağdan sola, soldan sağa. ''Parasını ben veriyorum istediğim gibi harcarım, kime ne?'' deme lüksümüz yok. Çünkü gemi tek ve bizler topyekün olarak bu geminin yolcularıyız. Ortak amaç bu geminin batmaması için su almamasıdır. Onun için özelinde genelinde daima tasarrufa dikkat etmeye çalış oğul.
*
Ey oğul;
Yazmak için bırakmak bırakmak için de çalışmak gerek. Onun için çok çalış ki yazacakların olsun oğul.
*
Ey oğul;
Hiç kimse sosyal medyada profiline çirkin resmini koymaz. En güzel resmini koyar. Onun için izdivaça giden yolda sadece profil resmine bakıp araştırmadan son kararını verme ki, sonra pişman olmayasın oğul.
*
Maziye dair her şeyini ince ince evlatlarına anlatma. Sonra gün gelir onlarda haklı olarak '' anne - baba siz bizim gibiyken niye yaptınız da şimdi bize engel oluyorsunuz?'' derse cevap vermekte zorlanırsın oğul.
*
Ey oğul;
Her bayram akraba harici aynı kişileri arama. Yani aramanı bekleyenleri değil, hiç beklemeyenleri de ara ki kadri kıymeti daha çok fark edile ve sana karşı daha farklı sevgi besleyeler oğul.
*
Ey oğul;
Çocuklarına isim verirken günün heyecanı ile galeyana gelme. Çünkü insanoğlu değişime her zaman adaydır. Olur ya insandır, dün alkış tuttuğunu yarın eleştiri yağmuruna tutabilir hatta bu eleştiri nefret derecesine ulaşırsa bu sefer de isim değiştirmeye çalışır oğul.
*
Ey oğul;
Apartman da bir gürültü duyduğun zaman hemen polisi, zabıtayı aramak değil gürültünün kaynağını aramak gerekir. Belki de o ev de biri vefat etti, kriz geçirdi ve sen de gürültü var diye polis çağırdın, sonra görevli gelip 'ihbar edildi de geldik' derse mahcup olursun oğul.