1. Fısıltı haberlere kesinlikle inanmayınız. Bunları kötü niyetle yaymaya çalışanları yetkililere ihbar ediniz.
2.    İçmek için kapaklı şişe sularını kullanınız. Açık içme ve kullanma sularını klorlayınız.
3.    Elinizi sık sık sabunlu su ile yıkayınız. Çevrenizdekileri de uyarınız.
4.    Enkaz altından çıkarılan yiyecekleri buzdolabında bile olsa kesinlikle yemeyiniz.
5.    Çiğ meyve ve sebzeleri iyice yıkadıktan sonra mümkünse kabuklarını soyarak tüketmeye çalışınız.
6.    Bebeğinizi emzirmeye ve olağan aşılarını yaptırmaya devam ediniz.
7.    Katı yiyecekler, konserve ve bisküvi gibi kolay bozulmayan yiyecekleri tercih ediniz.
8.    Olabildiğince sıvı gıdalar alınız. Özellikle kurtarma çalışmalarına katılanlar, terlemeye bağlı su ve tuz kayıpları için bol miktarda tuzlu ayran içmelidir.
9.    Tuvalet ihtiyacınızı mutlaka bölgede kurulan tuvaletlerde gideriniz. Tuvalet sonrası ve bebek bezi değiştirdikten sonra ellerinizi mutlaka sabunlu su ile yıkayınız.
10.    Seyyar tuvalet yoksa komşularınızla beraber 2 metre derinliğinde bir çukur kazınız. Çevresini çevirerek helaya dönüştürünüz. En yakın sağlık biriminden bu helaların kireçlenmesini isteyiniz.
11.    Çöplerinizi sızdırmaz poşetlerde toplayıp ağzını iyice kapatınız. Düzenli çöp toplanmıyorsa ortak olarak açılan çukurda toplayınız.
12.    Çöplerin üzerini toprakla kapatıp kireçlenmesini sağlayınız. Hayvanların eşelemesini engelleyiniz.
13.    Çocuk bezleri ve kadın bağlarını poşete koyup ağzını bağladıktan sonra çöp çukurlarına atınız.
14.    İç çamaşırlarınızı imkânlar oranında sık sık değiştiriniz. Yıkanma imkânı yaratmaya çaba gösteriniz.
15.    Cenazelere çıplak elle dokunmayınız. Derhal yetkililere haber vererek ceset torbalarına konulmasını sağlayınız. Defnedilirken mezar zeminine ve cenazenin üzerine sönmemiş toz kireç dökünüz. Din görevlileri ve sağlık görevlilerine, kurtarma personeline zorluk çıkarmayınız. Unutmayınız sizin bakmaktan veya dokunmaktan imtina ettiğiniz cesetlere din görevlileri, sağlık görevlileri, kurtarma görevlileri dokunmak zorunda kalabilecektir.
16.    Çocuklarınızın güvenli yerlerde oynamalarına özen gösteriniz. Tuvaletler, enkazlar, su birikintileri, lagar kapakları ve çukurlardan uzak tutunuz.
17.    Çocukların beslenmelerine dikkat edip, rasgele yiyecek, içecek almamalarına dikkat ediniz.
18.    Karın ağrısı, kusma ve ishal gibi şikâyetleri olduğunda derhal sağlık birimlerine başvurunuz.
19.    Yaralılar ve kurtarma çalışmalarına katılanlar için tetanoz aşısı gereklidir. Mutlaka yaptırınız.
20.    Güneş çarpmasından korunmak için elden geldiğince gölgede dolaşın ve kalın şapka giyiniz.
21.    Şeker, kalp ve yüksek tansiyon gibi eski bir hastalığınız varsa tedavilerinizi sürdürmeyi ihmal etmeyiniz.
22.    Gebeleri ve bebekleri sağlık ekiplerine mutlaka kontrol ettiriniz.
23.    Mümkünse çocuklarınızı deprem bölgesi dışındaki yakınlarınızın yanına gönderiniz. Depremin onlarda bırakacağı olumsuz izleri bir nebze azaltabilirsiniz.
24.    Sıkıntılarınızı, korkularınızı içinize atmayınız. Yakınlarınız ve deprem bölgesine gelen bu noktada uzman personelle paylaşınız. Birbirinizle konuşun ve moral veriniz. Özellikle yalnız kalanları ihmal etmeyiniz. Komşularınızla daha samimi olmaya ve onları dışlamadan sohbetlerinize dâhil etmeye çalışınız. Unutmayınız, acılar paylaşıldıkça azalır. Mutluluklar paylaşıldıkça çoğalır…
25.    Unutmayınız ki; her türlü acıya rağmen hayat devam edecektir. Bunun için hayata yeniden tutunmaya çalışınız. Kendinizi saldığınızda bunun acısını hem sizin hem de sizi sevenlerin çekeceğini asla unutmayınız.
 *
Özellikle afet bölgelerinde görev yapacak personel, afetzedelerle iletişim noktasında eğitimli olmalıdır. Çünkü; '' Bir memur müşterilerinin dileklerini sabırla ve sinirlenmeden dinlemelidir. Müşteri istediğinin yapılmasından çok, söylediklerine önem verilmesini ister!'' (Ptahhotep)