Ramazan, Kuran-ı Kerim’in doğum yıldönümüdür. Oruç ise Kuran’ın doğum yıldönümünü kutlamak ve idrak etmektir. Bakara suresinde Ramazan öyle bir ay ki, insanları irşad (dünya ve ahiret saadeti) için, hak ile batılı ayıracak olan, hidayet rehberi ve deliller halinde bulunan Kur'ân size o ayda gönderildi. Onun için sizden her kim bu aya yetişirse o ayda oruç tutsun." Yüce Allah size rehber olan, hakkı ve batılı öğretecek olan ve sizin dünya ve ahiret saadetiniz olan Kuran’ı oruç mevsiminde gönderdi, öyleyse o mübarek zaman dilimini en iyi şekilde değerlendirin. Yani Yüce Allah bu ayda üzerinize düşeni fazlasıyla yapın ki hem oruç ibadetinden hem de yüce kelam Kur'an-ı Kerimden gerekli hazinelere erişebilmemize imkan tanıyor. 
Oruç ibadeti Ramazan için saygı ve hürmettir. Cenabı Allah kendisin kıymetlendirdiği bu mübarek zamanı oruç ve Kur'an-ı Kerimle süslemiştir. Bu ibadeti hakkıyla yerine getirmeye gayret edenler Cenabı Allah katında kendilerine değer katacaklardır. Ramazan'a hürmet Kur'an-ı Kerime hürmettir, Kur'an-ı Kerime hürmet Yüce Allah’a hürmettir. Ramazan'ı kutsal, faziletli ve değerli kılan Allah-u Teâlâ'nın kitabının Ramazan'da gelmesi ve oruç ibadetinin bu ayda emredilmiş olmasıdır. Bu ayetten açıkça anlaşılmaktadır ki Ramazan'ı en iyi şekilde değerlendirmenin yolu oruç ibadetini hakkıyla yerine getirmek için hassasiyet gösterip; takvaya, iyiliğe ve faziletlere ulaşmaya gayret etmek ve Kur'an-ı Kerime teslim olmaktır.
Oruç ibadetinin hakkıyla yapılmaya gayret edilmesi nasıl olmalıdır. Oruç anlamına gelen savm, siyam kelimesinin sözlük manası insanın kendi nefsinin isteklerinden alıkoyması, tutması; Oruç kelimesi, sözlükte "bir şeyden uzak durmak, bir şeye karşı kendini tutmak" demektir. Dini bir terim olarak (savm, siyam) orucun manası ise insanın en büyük istekleri olan yeme içme ve cinsel ilişkiden yani orucu bozan fiillerden ve orucun sevabını, faziletlerini azaltacak veya kaybettirecek her türlü söz, davranış ve eylemlerden imsaktan iftara kadar kendisini alıkoyması, menetmesi demektir. Benim istediklerimi Rabbim istemiyorsa benim için konu kapanmıştır. Ben kendi nefsime ve isteklerime göre değil Rabbimin emir ve yasaklarına göre yaşamakla mükellefim, düşüncesi Müslümanın şiarı olmalıdır. Tarifte belirtildiği gibi oruç ibadeti eda edilmeye gayret edilirse, orucun en büyük hikmetlerinden olan muttakilerden olabiliriz. Takva ehli yani muttaki, hayatını Yüce Allah’ın razı olduğu gibi yaşamak, hayatı Rabbimiz için değerlendirmek, hayatı tümüyle Allah-u Teâlâ'ya arz edebilmenin, tüm hayatta Cenabı Allah’ın koruması altına girip onunla yol bulabilmenin adıdır. Oruç ibadeti Müslümanı zorunlu bir nefis eğitimine tabi tutmaktadır. İsteği olsa bile, çok arzulasa dahi belirlenen vakit gelmeden o isteklerini yerine getiremeyecektir. Bu durumda Müslüman için nefsin terbiye edilmesi adına büyük bir kazanım olacaktır.

Cafer KARA
Hafız-Din Görevlisi