Hayatımız boyunca seçimler yaparız. Ve bu seçimleri yaparken, kendimize göre "en…"i seçeriz. Bu bazen en iyi, bazen en güçlü, bazen en güzel şeklinde olur. Tabi bu kararlarımız, sandığımızın aksine sabit değildirler. Yani aynı şeyi bazen iyi bazense kötü görmemiz fazlasıyla olasıdır. Orta dereceli bir öğrenciyi, nispeten kötü bir sınıfa koyduğunuz zaman; o öğrenci gözünüze fazlasıyla başarılı gelmeye başlar… Aynı şekilde, bu öğrenciyi iyi bir sınıfa koyduğunuzda da; sizde başarısız izlenimi uyandırır. Aslında bu durum, yaptığımız her seçim için geçerlidir ve hiçbir zaman en iyiyi vs. seçmeyiz. Bizler; ortam şartlarında, gözümüze en iyi gözükeni seçeriz. Farklı bir örnekle kendimi ifade etmek istiyorum:
Büyük bir keşiş, tapınakta meditasyon yapmaktayken kilometrelerce öteden gelen bir adam keşişe yaklaşmış ve "Beni öğrencin olarak kabul et…" demiş. Keşiş, adama hiç bakmadan yere doğru eğilmiş ve kumların üzerine düz bir çizgi çekerek "Kısalt!" demiş. Adam hiç düşünmeden çizginin yarısını silmiş. Bunu gören keşiş "Git, bir sene sonra tekrar gel." demiş. Arandan bir yıl geçmiş. Adam, keşişin yanına tekrar gitmiş. Ve keşiş, yine bir çizgi çekip aynı şeyi söylemiş. "Kısalt!". Adam eli ve kolu ile çizginin neredeyse tamamını kapatmış… Keşiş, bunu da kabul etmemiş ve bir kez daha "Git ve bir sene sonra tekrar gel." demiş adama. Bir yıl, hızla gelip geçmiş ve adam soluğu bilge keşişin yanında almış. Bilge, yere çizgi çizerek "kısalt!" demiş adama. Adam, bu sefer keşişe dönmüş ve nasıl yapması gerektiğini bilmediğini söylemiş. Bilge, çizdiği ilk çizgiden daha uzun bir çizgi çekmiş ve demiş ki; "Şimdi kısaldı!"
Şahsen benim, bu hikâyeden yaptığım ilk çıkarım; bir şeyin uzun olup olmadığına karar verirken o şeyin uzunluğuna bakmayıp ondan daha uzun ya da daha kısa bir şeyin varlığına bakıyor olmamızdı. Tıpkı; öğrencilerin iyi mi yoksa kötü mü olduğuna bakmak yerine, kendi aralarındaki sıralamalara bakmamız gibi. Uzun lafın kısası; kararlarımızı alırken bir şeyin gerçekten iyi mi yoksa kötü mü olduğuna bakmak yerine, o seçeneğin diğer seçeneklerden iyi mi yoksa kötü mü olduğuna bakarız. Belki de; gelişmekte olan ülkemizin önünü kapatan şey, başarılı olmaya çalışmayıp rakibimizi geçmeye çalışmamızdır… 
Kalın sağlıcakla...