Kış kendini yavaş yavaş hissettirirken, büyüklerimizden bize miras kalan kışlık hazırlıklar da hareketlenmeye başladı.

Belki de bahanedir turşu, kim bilir belki de herkes sevdikleriyle bir araya gelmenin hazzını arıyordur... 

Kışa dönük hangi hazırlık olursa olsun, hafızamızı biraz yokladığımızda aklımıza ilk gelen aile kalabalığı ile şen şakrak sürdürülen temaşa olacaktır. 

Hemen herkesin avlulu evleri vardı, yoksa bile yakın akrabanın ya da komşunun bahçesi istediğiniz zaman size tahsis edilirdi. Bahçenin kenarına kurulu kazanın başında ailenin en büyüğü, harlı ateşin yanı başındaki yerini alır, ondan biraz gençce olan ev ahalisi salça-turşu ve marmelat malzemesini hazırlamakla görevli olur, sağda solda koşturan çocukların sesleri de huzur senfonisini tamamlardı. 

Bugün hikaye kitaplarına resmedilen görüntülere bakarken iç çektiğimiz anları bir kez daha yaşamanın özlemi yatıyor belki de bugünün turşu ve salça telaşında... 

Pazarlar dolu, alışverişler heyecanlı. Herkes gücü yettiği kadar bir telaşın peşinden koşuyor. Turşu bahane, birliktelik, huzur şahane belki de. Damağımıza dolaşacak ev yapımı malzemenin rayihasından öte, gönlümüze dolacak huzurun derdindeyiz.

Vakti fırsatı olup ta kış hazırlığı bahanesiyle bir araya gelebilen ailelerin gönlünde esen huzur fırtınasından nasiplenebilenlere hayırlı kışlar ve huzurlar diliyoruz. Sofranız bereketli, gönlünüz şen olsun.