Cennet ülkem cayır cayır yanıyor... İzliyoruz, elimizden bir şey gelmiyor... İnsanlarımız, ağaçlarımız, hayvanlarımız, evlerimiz yanıyor... Canımız ciğerimiz yanarken, ormanlık alanların yapılaşmaya yol açmasını sağlayacağı iddia edilen Turizm Kanunu Meclis’ten geçiyor! Avrupa'nın en büyük özel yangın söndürme filosuna sahip Türk Hava Kurumu’nun uçakları hangarlarda bekletiliyor... 3 Rus uçağına günlük 1.3 milyon lira ödeniyor... Sonra yardım kampanyası başlatılıp “Milletimiz cömerttir” deniyor... Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerleşim bölgelerindeki yangınların oradaki büyükşehir belediyelerinin sorumluluğunda olduğunu söylerken, uçak konusundaki sıkıntıların ana sebebinin THK'nın filosunu yenileyememiş olmasına bağlıyor... Akıl almaz bir yangınla mücadele eden bu ülkenin Tarım ve Orman Bakanı, “Envanterimizde yangın söndürme uçağı ve helikopteri yok. Bu ezelden beri böyle” ifadelerini kullanıyor... Yine de eldeki imkânlarla yangın söndürme çalışmaları yürütülüyor... Öte yandan, kahraman itfaiyecilerimiz, orman görevlilerimiz, askerimiz polisimiz hepsi görev başında, herkes canını dişine taktı vatanı, doğayı kurtarma derdinde, en ön safta mücadele ediyor... Bu felaketten bir an önce kurtulalım diye bu vatanın cesur ve güzel yürekli insanları canla başla yangına karşı mücadelede canını hiçe sayıyor, hayvanının başında bekliyor, “Son ana kadar bırakmayacağım” diyor... Marmaris’te alevlerin arasından çıkan Ziya Coşkun, “Evlat gözüyle baktığım ağaçlarım gitti... Ben de ölseydim onlar gibi...” diyecek kadar doğayı seviyor... Bunca mücadelenin içinde vatan hainleri boş mu duruyor? İtfaiye görevlilerine yardım ederken hayatını kaybeden Şahin Akdemir gibi yiğitlerimiz, balayı rezervasyonunu iptal edip yangın bölgesine koşan itfaiyecimiz varken, yangınla mücadele edenlerin sularını çöpe atacak kadar satılmış hainler de var bu ülkede... Kriz fırsatçıları da iş başında... Nasıl ki koronavirüs salgını başlayınca eldiven, maske, kolonya, dezenfektan fiyatlarına zam geldi, şimdi de yangın söndürme ekipmanına fahiş zamlar yapıldı. Ülke yanmış, canlar gitmiş kimin umrunda! Herkes cebini doldurma derdinde... Yanan ormanları kurtarırız, uzun sürer ama eski haline döndürürüz ama şu içimizdeki ahlaki çöküntüyü nasıl telafi ederiz?