FATİH BATTAR 2014 yılında Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde hizmete giren Tüp Bebek Merkezi, son teknoloji cihazları ve modern laboratuvarlarla Üremeye Yardımcı Tedaviler Merkezi'nde, bebek sahibi olmak isteyen ailelere, özel hastane konforunda tüp bebek tedavisi sunuyor. 2 adet tüp bebek sertifikasına sahip kadın hastalıkları ve doğum uzmanı, 2 hemşire, 1 üroloji uzmanı, 1 embriyoloji uzmanı ve 2 androloji teknisyeni ile özel merkezlerde uygulanan tedavi protokollerinin izlendiği Tüp Bebek Merkezi, bebek sahibi olmak isteyen çiftleri bekliyor. Çorum haricinde bölge illerinden de tüp bebek sahibi olmak isteyen ailelerin geldiği merkezde cerrahi işlemlerin yapılabildiği bir adet ameliyathane ve embriyoloji laboratuvarı bulunuyor. Çocuk sahibi olma yolunda her çift pek çok farklı sorun yaşayabiliyor ve Tüp bebek tedavi süreci bu yolda atılabilecek adımlardan biri. Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde kurulan Tüp Bebek Merkezi, alanında uzman hekimler Doç. Dr. Ümit Görkem, Doç. Dr. Cihan Toğrul ve Dr. Öğretim Üyesi Ercan Ayaz ile son yıllarda tüp bebek konusunda başarılı çalışmalara imza atarak, adını duyurmayı başardı. Tüp bebek tedavi süreci uzun yıllardır pek çok çifti çocuk sahibi yapmış olsa da sorun yaşayan çiftlerin aklında soru işaretleri oluşabiliyor. Çorum’da Tüp Bebek Merkezi’nde hizmet veren uzman hekimler, yaptıkları detaylı araştırmalarla sorunun kaynağına ulaşarak kişiye özel yol haritası ile hangi yöntemin uygulanacağına karar veriyor. Uyguladıkları modern ve son teknoloji uygulamalar ile sürecin anlık takibini sağlayarak çocuk sahibi olmayı bekleyen ailelere her zaman yardımcı oluyor. Tüp Bebek Merkezi ile gazetemize bilgi veren Doç. Dr. Ümit Görkem; “Hastanemiz Tüp Bebek biriminin açılışı Haziran 2014 tarihinde yapılarak hasta kabulüne başladı. Halen Tüp Bebek birimimizde tüp bebek sertifikasına sahip 2 kadın hastalıkları ve doğum uzmanı, 2 hemşire, 1 üroloji uzmanı, 1 embriyoloji uzmanı ve 2 androloji teknisyeni çalışmaktadır. Aynı birim içerisinde cerrahi işlemlerin yapılabildiği bir adet ameliyathane ve embriyoloji laboratuvarı bulunmaktadır. Embriyoloji laboratuvarında yumurta seçimi ve olgunlaştırılması yapılmakla birlikte tedavi süreci içerisinde embriyo, yumurta ve spermin uygun saklama koşullarını sağlayacak tüm modern ekipmanlar bulunmaktadır. Ayrıca birimimizde embriyo ile sperm dondurma ve çözme işlemleri de yapılmaktadır.” dedi Tıbbi olarak kısırlık (infertilite) terimi bir çiftin bir yıl korunmasız olarak cinsel ilişkiye girmesine rağmen çocuk sahibi olamaması durumu olduğunu ifade eden Görkem; “Bu çiftlerde ön araştırmalar yapıldıktan sonra tüp bebek birimimizde takip dosyaları açılarak takip ve tedavilerine başlanmaktadır. Kadın kısırlığı ile birlikte erkek kısırlığı açısından eşlerin iki taraflı araştırılması amacıyla hastalarımızın eşlerinden androloji bölümünde değerlendirilmesi istenmektedir.” diye konuştu Tedaviye başlama kararı verebilmek için hasta ile ayrıntılı konuşulup gerekli kriterleri karşılayıp karşılamadığı tartışıldığını dile getiren Görkem, “Evli olmakla birlikte daha önceki evliliklerinden çocuk sahibi olup olmadığına bakılmaksızın (evlat edinilmiş çocukları hariç), mevcut evliliğinde çocuk sahibi olmayan, genel sağlık sigortalısı kadın ise kendisine, erkek ise bakmakla yükümlü olduğu karısına, en fazla üç deneme ile sınırlı olmak üzere uygulanan IVF tedavilerinin şartlarını şu şekilde açıkladı; “Yapılan tıbbî tedavileri sonrasında normal tıbbî yöntemlerle çocuk sahibi olamadığının ve ancak yardımcı üreme yöntemi ile çocuk sahibi olabileceğine dair sağlık kurulu raporu düzenlenmiş olması, •Kadının 23 yaşından büyük, 40 yaşından küçük olması, •Uygulamanın yapıldığı merkezin kurum ile sözleşmeli olması, •En az beş yıldır genel sağlık sigortalısı veya bakmakla yükümlü olunan kişi olup, 900 gün genel sağlık sigortası prim gün sayısının olması veya halen genel sağlık sigortalısı olan kadının bu bentteki koşulları taşımaması halinde eşinin gerekli koşulları sağlaması, •Son üç yıl içinde diğer tedavi yöntemlerinden sonuç alınamamış olduğunun kurumla sözleşmeli sağlık hizmeti sunucusu sağlık kurulları tarafından belgelenmesi gerekmektedir.” IVF bedellerinin ödenebilmesi için IVF uygulanacak kadında gebeliğin sürdürülmesine engel olabilecek sistemik hastalık bulunmaması gerektiğini vurgulayan Görkem, gebeliğin sürdürülmesine engel olabilecek sistemik hastalığın bulunmadığının IVF tedavisi için gerekli sağlık kurulu raporunda belirtilmesi yeterli olduğunu kaydetti. Sosyal Güvenlik Kurumu yönetmeliğinde yer alan bilgilere göre, tüp bebek tedavisinde birinci denemede %30, ikinci denemede %25, üçüncü denemede %20 oranında olmak üzere belirlenen bedeller üzerinden katılım payı alındığını belirten Görkem; “Yukarıda belirtilen kriterleri karşılayan hastalara birimimizde takip ve tedavi başlanmaktadır. Kadın kısırlığı açısından hastalara adet dönemlerinde ultrasonografi ile yumurtalık kontrolü yapılması, yumurtalık kalitesi açısından gerekli tahlil ve tetkiklerin yapılması ile başlanmaktadır. Gerekli durumlarda HSG (rahim filmi), histereskopi ve laparoskopi ile yapısal anomalilerin araştırılması işlemi yapılmaktadır. İlaç tedavisi sonrasında hastalara yumurtlama tedavisi, aşılama (IUI) , yumurta toplama (OPU), IVF (tüp bebek), embriyo transferi, sperm toplama (TESE), mikroenjeksiyon (ICSI), asiste hatching yapılmaktadır. Transfer için uygun olmayan durumlarda ise hastalar için embriyo dondurma ve çözdürme işlemleri yapılmaktadır. Kliniğimizde takip ettiğimiz hasta sayımız ve artan deneyimlerimizle birlikte çok sayıda pozitif gebelik sonuçları ve canlı doğum sayısına ulaşmış bulunmaktayız. Hastalarımızın tedavi ve takibi sırasında özverili bir şekilde çalışma sürdüren ekibimize ve çalışma arkadaşlarımıza şükranlarımızı bir kez daha belirtmek isteriz.” ifadelerini kullandı.