Cumhuriyetin ilk arkeolojik kazılarının gerçekleştirildiği Alacahöyük Ören Yeri'nde 2021 kazıları, 3 Temmuz'da başlayan "yabani ot" temizliğinin bitirilmesinin ardından yapılacak. Çorum'un Alacahöyük köyünde, Atatürk'ün talimatı ve kişisel servetinden sağladığı katkıyla 1935 yılında başlayan kazılar devam ediyor. Bugüne kadar farklı disiplinlerden yerli ve yabancı araştırmacının görev yaptığı kazılarda özellikle Hitit medeniyetinin yanı sıra eski Anadolu kültür tarihine ait önemli izlere ulaşıldı. Önceki dönem kazı başkanı Prof. Dr. Aykut Çınaroğlu'nun vefatı nedeniyle ara verilen arkeolojik kazılar, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Protohistorya ve Önasya Arkeolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tayfun Yıldırım başkanlığında 2020 yılında Cumhurbaşkanlığı kararlı on iki aylık kazı statüsünde yeniden başladı. Kazılar, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türk Tarih Kurumu ve Ankara Üniversitesinin desteği ile sürdürülüyor. Yıldırım, AA muhabirine, Alacahöyük'te arkeolojik kazı sezonunun 3 Temmuz'da başladığını ancak ot temizliği çalışmalarından dolayı kazılara başlayamadıklarını söyledi. Anadolu'daki bütün ören yerlerinde arkeolojik kazılar başlamadan önce yabani ot mücadelesi yapıldığını belirten Yıldırım, "Burası açık bir alan olduğu için her yıl otla mücadele etmek durumundayız. Buraya geçen yıl ilk geldiğimizde tüm höyüğün yoğun olarak yabani otla kaplandığını gördük. Ziraat mühendislerinin önerdiği programa göre otla mücadele çalışmalarına başladık. Ardından ören yerinde tabiat koşullarından ötürü onarılması, düzenlenmesi gereken bazı mekanlar ve tabiatın etkisiyle yıkılmış kalıntılar vardı. Buraları aslına uygun olarak yeniden onardık." dedi. Sezon başında ilaçlama yapılmasına rağmen bazı alanlarda tam netice alamadıklarını dile getiren Yıldırım, "İmkanlarımız çerçevesinde yoğun olarak ot mücadelemizi sürdürüyoruz." ifadesini kullandı. - Ören yerlerinin her sene düzenli bakıma ihtiyacı var" Ören yerinin otlardan arındırılmasının ardından kazı, jeofizik ve restorasyon çalışmalarına başlayacaklarını anlatan Yıldırım, şöyle devam etti: "Ören yerlerinin her sene düzenli bakıma ihtiyacı var. Özellikle arkeologlar ortaya çıkardıkları, restore ettikleri mimarlık kalıntılarını aslına uygun olarak gelen ziyaretçilere göstermek ve bilgilendirmek zorundalar. Ancak kış koşulları zaman zaman ağır geçiyor. Buna bağlı olarak höyüklerde özellikle derin açmalarda ve açıkta duran mimarlık kalıntılarında birtakım bozulmalar olabiliyor. Diğer taraftan çok sayıda uyarı ve bilgilendirme panoları bulunmakla birlikte gelen ziyaretçilerin mimarlık kalıntıları üzerine çıkmaları ya da fotoğraf çekmek istemeleri nedeniyle zaman zaman temel taşlarında ya da duvarlarda tahribatla karşılaşılabiliyor. Ancak en büyük sıkıntılardan birisi ot mücadelesi. Özellikle höyüğün en önemli gezi güzergahında otları yok etmek için mücadele veririz. Bu durum kazı ekibinin bir hayli zamanını alır ve bunun maddi bir bedeli de vardır. Ancak gelen ziyaretçiler için bunu yapmak zorundasınız." Alacahöyük'ün Orta Karadeniz'in en çok ziyaretçi çeken turistik alanlardan biri olduğuna işaret eden Yıldırım, Alacahöyük'ün bir yandan arkeolojik kazı yapılırken, diğer yandan da turistlerin ziyaret edip gezebildiği bir ören yeri olduğunu vurguladı. Yıldırım, tarih yolculuğuna çıkan insanlara daha kaliteli bir görsel "arkeopark" sunmak için projelerini sürdürdüklerini sözlerine ekledi.