Gazetemiz köşe yazarı İl Milli Eğitim Müdürlüğü Sivil Savunma Uzmanı Mahir Odabaşı, "Yangın Söndürme Cihazları" başlıklı kaleme aldığı yazıda "Yangınlar için küçük küçük masraf yapmaktan çekinmeyiniz. Zira büyük büyük gemileri küçük küçük delikler batırır" sözünü hatırlatarak, bu işin mutlaka ciddiye alınmasının herkesin yararına olacağını söyledi.
İşte Odabaşı'nın o yazısı:
"Büyüklerimiz dikkat edin, üç şey ihmale gelmez. Şayet ihmalkâr davranırsanız faturası ağır olabilir diye yıllar önce uyarmışlardır. Bunlar ‘’borç, hastalık ve yangındır’’ Bunları hafife alan insanların akıbetinin genelde üzücü olduğunu hepimiz görmekteyiz. Bilgi eksikliği nedeniyle üzücü olayların yaşanmaması için enine boyuna yangın söndürme cihazlarından bahsetmek istiyorum. Öğrencilik yılları ve kırk yıllık meslek hayatım içerisinde üzülerek ifade edeyim ki, insanlarımız bu noktada gerekli bilgiye ve ilgiye sahip değildir. Yeterli ve doğru bilgi olmayınca ilgi ve hassasiyette genel olarak düşük oluyor. Öğrencilik yıllarımda yangın, deprem, ilkyardım tatbikatı diye bir şey hatırlamıyorum. Bunun eksikliğini ben şahsen yıllar önce yaşadım. Evden çıkmama bile gerek kalmayacak, küçük bir depremde komşularla beraber üç gün dışarıda yattım. Şimdi o günlere hem üzülüyor, hem gülüyor, hem de kendimi sorguluyorum. Sınavlarda lazım olur diye, Yunanistan’ın nüfusundan, Çin’in gelir kaynaklarına kadar birçok bilgiyi öğrenmeye çalışırken; hayatta her zaman lazım olabilecek ilk yardımı, yangını, depremi niye zamanında öğrenmedim diye. Geçte olsa öncelikle kendimi kendime affettirmek için öğrendiklerimi toplumun tüm kesimlerine ulaştırmaya çalışıyorum ki, onlar bilgisiz ve ilgisiz kalmasınlar.
Yangın deyince aklımıza ilk olarak yangın söndürme cihazları gelmektedir. Çevremize baktığımızda, Yangın söndürme cihazlarıyla ilgili üç grup görüyoruz.
Grup: Aldığı eğitim nedeniyle önemine inandığı veya bir yangında kendisinin, çevresindeki bir yakının zarar gördüğü ya da yangın söndürme cihazı nedeniyle en az zararla kurtulduğunu gördüğü için bulunduruyor. Sürekli periyodik kontrolünü yapıyor ve cihazın doğru kullanımını biliyor. Her fırsatta çevresindeki insanları bu noktada bilgilendirmeye ve ilgilendirmeye çalışıyor.
Grup: Resmi veya özel kurumlarda denetimlerde sorulduğu veya aldığı araçla geldiği, işyeri ruhsatı alırken, ihaleye girerken istendiği için bulunduruyor. Hiç denenmediği için kullanımını doğru dürüst bilinmiyor, cihazın boş veya dolu olması fark etmiyor. İstenmesini boşa masraf olarak görüyor. Yani –mış gibi bulunduruyor.
Grup: Bilgi eksikliği nedeniyle bulundurmuyor. Fakat yangın söndürme cihazı bulundurduğunda ve doğru kullanımını bildiğinde ihtiyaç halinde kendisine ve çevresine neler kazandırabileceği hayatın içinden örneklerle kendisine anlatıldığında derhal bulundurmaya çalışıyor.
Bu bağlamda ‘’ Yangınlar için küçük küçük masraf yapmaktan çekinmeyiniz. Zira büyük büyük gemileri küçük küçük delikler batırır’’ diyen düşünürün sözünden hareketle bu işin mutlaka ciddiye alınması herkesin yararına olacaktır. Bu nedenle;
Resmi işlerimizde istendiği için yıllar önce bir defa alınmış, depoya atılmış ve belki soran olur düşüncesiyle göstermelik olarak bulundurulan, kullanım dışı olan, dolu veya boş olduğu bilinmeyen yangın söndürme cihazı bulundurmaktan kesinlikle kaçınılmalıdır.
Amir konumunda bulunan yetkililer bu işi küçümsemeyerek ara sıra da olsa gittikleri yerlerde yangın söndürme cihazlarına bakmaları çok faydalı olacaktır. Zira ‘’Ön tekerleği arka tekerlek takip eder veya telkinden çok, temsil önemlidir ’’ diye güzel bir atasözümüz var.
Fiziksel olarak mevcut bulunan yangın söndürme cihazları, ihtiyaç halinde kullanılmak üzere daima fonksiyonel olarak kullanılabilir durumda olmalıdır. Bu noktada öncelikle resmi kurumlar ve araçlar örnek olmalıdır.
Özellikle doğalgazın kullanılmaya başlanmasıyla evlerimizde, iş yerlerimizde, apartmanlarımızda ortak alanlarda kullanımını bilmek şartıyla, mutlaka yangın söndürme cihazı bulundurulmalıdır.
İnsanları bilinçlendirmek ve toplumda olumlu kamuoyu oluşturmak için okulların yanı sıra, mahalle bazında muhtar ve cami imamlarımızın da katkıları sağlanarak, örnek yangın tatbikatları yapılabilir. Yazılı ve görsel basında yapılan bu faaliyetlerin işlenmesi ayrıca olumlu katkı sağlayacaktır.
YANGIN SÖNDÜRME CİHAZLARI
Piyasada genelde kuru kimyevi tozlu (açık alan yangınlarına yönelik MAP 90 ve MAP 40 var ama MAP 90 tozu tavsiye edilir) veya karbondioksitli (elektrik ve doğalgaz yangınlarına yönelik) yangın söndürme cihazı kullanılmaktadır. Konunun önemine binaen her kademede gereken hassasiyet titizlikle gösterilip; tereddüt edilen hususlarda sivil savunma personelinden / itfaiye görevlilerinden yardım talep edilmelidir.
Milli Eğitim Müdürlüğümüzce başlatılan; yangın söndürme cihazların üzerinde firma etiketinin dışında, ikinci bir kontrol kartı daha bulunmalıdır. (Bu karta, YSC cinsi, gaz ve dolu ağırlıkları, doldurulduğu tarih, bulunacağı yer, sorumlu şahıs, aylık kontrol tarihi ve imza sütunu olmalı)
TSE dışı olup dolumu yasak olan eski cihazlar doluma verilmemeli ve bunları doldurmak isteyen firmalar yetkililere bildirilmelidir.
Cihazlar dolum için firmaya teslim edilirken kesinlikle boşaltılıp o şekilde tutanakla teslim edilmelidir. ‘’Güven, tedbire engel değildir’’ sırrınca etiket değiştirilip doldurulmadan gelmesi, cihazların başka cihazlarla değiştirilmesi önlenmiş olur. Ayrıca, gelecekte bir problem yaşandığında firmalar da zan altında kalmaz. Maalesef bu noktada gezdiğim yerlerde çok cihaz görüyorum. Cihaz üzerinde verilen telefonun arandığında ulaşılmadığına şahit oluyoruz. Aman dikkat!
Yangın söndürme cihazlarının periyodik kontrolü ve bakımı TS ISO 11602-2 standardına göre yapılır. Söndürme cihazlarının bakımını yapan üreticinin veya servis firmalarının dolum ve servis yeterlilik belgesine sahip olması gerekir. Servis veren firmalar istenildiğinde müşterilerine belgelerini göstermek zorundadır. Söndürme cihazlarının standartlarda belirtilen hususlar doğrultusunda yılda bir kez yerinde genel kontrolleri yapılır ve dördüncü yılın sonunda içindeki söndürme maddeleri yenilenerek hidrostatik testleri yapılır. Cihazlar dolum için alındığında, söndürme cihazlarının bulundukları yerleri tehlike altında bırakmamak için, servisi yapan firmalar, bakıma aldıkları yangın söndürme cihazları yerine aldıkları söndürücü cihazların özelliğinde ve aynı sayıda kullanıma hazır yangın söndürme cihazlarını geçici olarak bırakmak zorundadır. (Türkiye yangından korunma yönetmeliği-2009)
Kuru kimyevi tozlu cihazların yangında veya tatbikatta kullanıldığında içinden; mermer, tebeşir, kireç tozunun çıktığını – karbondioksitli cihazların içine ucuz deterjan doldurulduğunu basından okuyoruz. Katıldığımız seminerlerde duyuyoruz. Veya özellikle ilçelerimizde okullarda, bağlı kuruluşlarda yaptığımız denetimlerde, tatbikatlarda karşılaşabiliyoruz. Bu noktada en güzeli cihazların içinden rastgele bir tanesinin seçilerek denemesidir. ‘’Unutmayalım, firmaların sorumluluğu kadar, biz kullanıcılarında önemli görevleri vardır!‘’
Cihazların üzerine firmaların yapıştırdığı etiketteki dolum tarihi ile son kullanma tarihine dikkat edilmelidir. Yangın söndürme cihazlarının periyodik kontrolleri usulüne uygun yapılarak, güneşten ve nemden uzak tutmak şartıyla daha uzun ömürlü olması sağlanabilir.
Cihazlar garanti kapsamında iken; (kullanıcı hatası olmadan) cihazların arızalanması veya boşalması durumunda ilgili firmalar ücretsiz olarak gerekeni yapacaktır. Sonra sıkıntı yaşamamak için cihazlar satın alınırken veya doluma verirken titizlik göstermekte ve en önemlisi, garanti belgesinin fişini, faturasını saklamakta fayda vardır.
Taşınabilir söndürme cihazları için, söndürücünün duvara bağlantı asma halkası duvardan kolaylıkla alınabilecek ve zeminden asma halkasına olan uzaklığı yaklaşık 90 cm’yi aşmayacak şekilde montaj yapılır. Ayrıca, yangın söndürme cihazının konulacağı yer, güneş ve nemden uzak olup, çıkabilecek yangın çeşidine uygun olmalıdır.
Kuru kimyevi tozlu cihazların kontrolü, cihazın başlığındaki ibreye bakılarak yapılabilir. İbre daima iki kırmızı arasındaki yeşili göstermelidir. Cihaz yeni alınsa veya doldurulsa bile bazen kendi kendine kullanılmadan boşalıp sol taraftaki (başlangıç noktası olan sıfırı ) ibre gösterebilir. Bu durumda derhal ilgili firmaya gereği için haber verilmelidir.
Karbondioksitli cihazların kontrolü ise, en az altı ayda bir tartılarak yapılabilir. (örneğin, C02 cihazın darası 4 kg ise, net ağırlığı da 6 kg ise toplam 10 kg ağırlığında olmalıdır. Bunun % 10‘ndan fazla eksilme varsa cihaz boşalmıştır)
Ayrıca; yangın söndürme cihazların cinsine göre, aylık, altı aylık, bir yıllık, dört yıllık bakım ve kontrolleri yapılır.
Aylık kontrol: Genel durumu, emniyet sibobu, mühür ve pimi, hortum, lans ve tetiği kontrol edilir. Kuru kimyevi tozlu cihazları topaklanma olmaması için ay da bir alt üst edilmelidir.
Altı aylık kontrol : Aylık kontrole ilaveten cihaz ve karbondioksit tüpü tartılır.
Bir yıllık kontrol: Altı aylık kontrole ilaveten cihazın kapağı açılarak içindeki maddenin niteliğini kaybedip etmediği başka bir ifade ile söndürme cihazlarının yılda bir kez yerinde genel kontrolleri yapılması, standartlara uygun toz kullanılması gerekmektedir.
Dört yıllık kontrolleri : Dört yıl sonunda (5. yıla girince) içindeki söndürücü maddelerin yenilenerek hidrostatik testlerin yapılması gerekir.
Yangın söndürme cihazlarının yerleştirilmesi : Düşük tehlike sınıfında her 500 m2, orta tehlike ve yüksek tehlike sınıfında her 250 m² alan için 1 adet olmak üzere, uygun tipte 6 kg’lık yangın söndürme cihazı, ayrıca depolarda, tesisat dairelerinde ve benzeri yerlerde tekerlekli yangın söndürme cihazı bulundurulması gerekir.
Ayrıca kurum ve okullarda hizmet aracı olarak kullanılan;
a) Binek otomobillerde 2 kg’lık bir adet yangın söndürme cihazı (aracın ön tarafında olmak şartıyla )
b) Oturma yeri 14 kişiye kadar olan otolarda 6 kg’lık bir adet yangın söndürme cihazı
c) Oturma yeri 14 kişiden fazla veya tehlikeli madde taşıyan otolarda 6 kg’lık iki adet yangın söndürme cihazı bulundurulmalıdır. (Ayrıca bir otobüse binince yolcu, ilk önce YSC ve Acil Çıkış yeri, çekicin yerine bakmalıdır. Hatta bu noktada terminalde araç kalkarken 3 dk. bilgilendirme yapılmalıdır.
Özetin Özeti : Milli Eğitim Müdürlüğü sivil savunma uzmanlığı olarak amacımız; ülkemiz ve Çorum’da yaşanabilecek olası doğal afetleri, yangınları afiyette atlatabilmemiz için, öğrenci, öğretmen ve veli üçgeninde şimdiden kafa yoracak ve gelecekte ETKİLİ ve YETKİLİ olduğunda daha hassas olacak, ‘’neme lazım değil, neye lazımım’’ diyecek, başka bir ifade ile depremlerde, yangınlarda ‘’sorunlu değil, sorumluğunun bilincinde olmaya çalışacak, bir tatile giderken yemeğini, hijyenini, ücretini hesap ederken güvenliğini de hesap edecek’’ bir neslin yetişmesine katkıda bulunabilmektir. Size ve çalışanlarınıza A’den Z’ ye rehber olacak kitaplarımı mutlaka okuyunuz, kurumlarınızda bulundurunuz. (bunu ticari niyetle kesinlikle söylemiyorum. İnanın ihtiyacım da yok)
Kurumunuzda, işyerinizde, apartmanınızda, arabanızda bulunan yangın söndürme cihazlarına; lütfen önce kendiniz için görerek bakınız. İhtiyaç halinde, gerçekten işe yarayacak şekilde mi bulunuyor? Yoksa İstendiği için yasak savma cinsinden ‘’ (var) ____MIŞ’’ gibi mi bulunuyor?
Unutmamak lazımdır ki; ‘Dedelerin hatasını torunlar çeker - Bir neslin kaderini, bir önceki nesil tayin eder!’’ ‘’Çançeneçonçeneçinçiniçonçene-yazın yatanı kışın büvelek tutar’’(Eflatun)
SON NOT: Bolu Kartalkaya ‘da meydana gelen otel yangınında hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, sevenlerine sabrı cemil dilerim. Bu noktada bir haftadır televizyonları, sosyal medyayı izliyoruz. Bu alanda kafa yoran, sahada epey emek vermiş olan, kitap - makale yazan, tatbikat yöneten bir Sivil Savunma ve İş Güvenliği Uzmanı olarak o kadar bilgi kirliliği, karmaşıklığı göze çarpıyor ki inanın insan üzülüyor. Dönüp dolaşıyor düğümlenmiş ip misali hep aynı söylemler. İnşallah çözümlenir. Yeni acılar yaşanmaz -fiziksel olarak mevcut malzemelerin ihtiyaç halinde fonksiyonel olarak işe yaraması tedbirleri tozlu raflarda kalmaz- ama en iyi dua tedbir sonrası takdirdir. Bir Alman Profesör ‘’Türkler, bir olay yaşandığında bir ay iki ay üç ay onu gündemde tutarlar. Adeta onunla yatıp onunla kalkarlar. Sonra da rafa kaldırılıp tozlanmaya bırakırlar. Taki yenisi yaşanıncaya kadar.’’ der. İsterseniz bireysel ve genel olarak geriye doğru birazcık tefekkür edelim. İnşallah bir gün Ulusal televizyonlara çıkıp söyle iki saat bu konuları konuşmak nasip olur. Olacağına da inanıyorum. Bir iki fırsatı kaçırdım. Nokta!