Müslüman, haliyle, hareketleriyle, tavrıyla, ticaretiyle, sözlerine sadakatiyle, ahde vefasıyla, ahlakıyla, merhametiyle, zalimlere karşı tavrıyla, olaylara yaklaşımı, feraseti, Allah'a (cc) kulluğu ve Peygamberimiz (as)a ümmet olması ile örnek insan demektir.   
Müslüman, özü, sözü, fikri, fiili bir olan, olduğu gibi gözüken, gözüktüğü gibi olan, lafına sözüne dikkat eden, yalan söylemeyen, yalan haberlere inanmayan, duyduğu şeyleri araştırmadan, enine boyuna tartmadan paylaşmayan, kul hakkının ne demek olduğunu bilen, hesabı, kitabı, ahireti unutmayan Allah (cc) korkan kimsedir. Sosyal medyada algı operasyonu yapmak isteyen amaçları, niyetleri belli olan, art niyetli hiçbir kutsalı olmayan bazı kimseler tarafından gerçeklerle alakası olmayan birçok yalan ve iftira haberler paylaşılıyor. Bunların amaçlarının ne olduğunu ve nerelere, kime vurmak istediklerini biliyoruz da, bazı iyi niyetli samimi kardeşlerimizin de düşünmeden, araştırmadan akıntıya kapılarak, onların ortaya attıkları yalan ve iftiralarını paylaşarak, o kimselerin amaçlarına ulaşmalarında bilmeden de olsa katkı sağladıklarına şahit oluyoruz.
Birkaç gün önce, sosyal medyada, algı operasyonu yapmaya ve bir yerlere vurmaya çalışan neidüğü belirsiz bir zat, Sayın Merve Kavakçı ile ilgili onun ağzından "Gerdek gecesi, halvete girmeden önce, yeni İtalyan eşime iki rekât şükür namazı kıldırdım" Bu paylaşım üzerine yazılan yorumlara şöyle bir göz attım. Aman Allah'ım kadıncağıza söylenmedik söz, burada yazmaktan hicap ettiğim yapmadık hakaret bırakmamışlar. Bu yalan haberi paylaşanın amacı, niyeti bellide, doğruluğunu araştırmadan bazı kardeşimizin de aynı yalan haberi paylaştığını gördüm. Cenabı Hak, "Ey iman edenler! Eğer bir fâsık size bir haber getirirse onun doğruluğunu araştırmadan hüküm vermeyin. Yanılırsınız da telafisi mümkün olmayabilir" (Hucurat 6) Bilgiye ulaşmanın en kolay olduğu bir çağda yaşıyoruz. Kardeşim sen müslüman kimliğine sahipsin birazcık zahmet ette bir araştır bakalım ne kadar doğru. Niye birilerinin kirli amaçlarına kendini alet ediyorsun. 
Ortada bir yanlış varsa onu savunacak halimiz yoktur, bizim yapmamız gereken şey ise sadece bu tür birilerinin ortaya attıkları haberlerin doğruluk derecesini araştırdıktan sonra paylaşılmasıdır. Biz bu ülkede olayların nasıl tam ters yüz edilerek algı operasyonları yapıldığına çok şahit olduk. Yıllar önce bir ilçenin Müftüsü, kurban bayramından birkaç gün önce, bir keçi satın alır ve o keçi gece çalınır. Ertesi gün çok satan o malum gazetelerden birisi birinci sayfanın manşetinden müftü keçi çaldı haberini verdi. Haber üzerine müftü mahkemeye vererek tekzip yayınlattı ama manşette o yalan haberi milyonlar gördü. Orta sayfadaki küçücük tekzip yazısını ise manşetteki haberi görenlerin belki binde biri görmedi. Çamur at, tutmazsa da iz bırakır mantığı.
Merve Kavakçı kimdir? Başörtüsünden dolayı birçok mağduriyetler yaşayan, başörtüsü ile sembolleşen bir kardeşimizdir. O da bir insandır hataları yanlışları olmuştur, sevabı da, günahı da kendisine aittir. Şayet hata ve günahları varsa onun hesabını biz verecek değiliz. Kavakçı ilk mağduriyetini Ankara Ünv. Tıp Fak. yaşamış ve 2. Sınıfta iken başörtüsü yasağından dolayı bırakmak zorunda kalmıştır. Burayı bırakmak zorun da kalınca, ABD’de bir üniversitede öğretim görevlisi olan babasının yanına gider ve burada Texas Ünv. Bilgisayar Mühendisliği bölümünü bitirir. Merve, üniversite eğitimi için Amerika'ya gittiğinde, Amerika vatandaşı, Ürdün asıllı Ali Ahmad Abushanab ile evlenir. Çiftin bu evlilikten iki kızları olur. Bu evliliği Merve'ye Amerika vatandaşlığı da getirir. Merve, 1993'te, eşinin Türk düşmanlığı yaptığı gerekçesiyle ondan boşanır. Bu evliliğin bitiminin ardından Türkiye'ye dönerek siyasi hayata atılır. 1994'te Refah Partisi kadın kollarında, çalışmaya başlar ve 1999'de Fazilet Partisi'nden İstanbul milletvekili adayı gösterildi ve seçildi ama başörtüsünden dolayı yemin ettirilmedi. 28 Şubat zulmünü yapanlarda öyle bir başörtüsü düşmanlığı vardı ki meclise başörtüsü ile girdi diye vatandaşlıktan bile çıkardılar. O gün ki başbakan sıfatını taşıyan zatın Mecliste canlı yayında başörtüsünden dolayı şu kadına haddini bildirin ifadesi şahsen hala benim gözlerimin önünde.  Bu zulmü bu millete reva görenler bir adım daha ileri giderek Kavakçıyı vatandaşlıktan çıkardılar fakat tekrar, Bakanlar Kurulu kararına göre, Merve Kavakçı'nın vatandaşlıktan çıkarılmasına dair 13 Mayıs 1999 tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile İçişleri Bakanlığının 12 Mayıs 2017 tarihli yazısı üzerine 26 Mayıs 2017'de Bakanlar Kurulunca yürürlükten kaldırıldı. 3 Temmuz 2017'de  Kavakçı'nın Türk vatandaşlığına geri kabul edildiği Resmi Gazete 'de yayınlandı. O da bu arada tekrar ABD’ye dönerek, Harvard Ünv. Kamu Yönetiminde yüksek lisansı yapar. Doktorasını da Howard Ünv. Siyaset Bilimi üzerine tamamlar. Eleştirilerden biriside Büyükelçi olarak atanmış olması. Yahu kadıncağızın çekmediği çile kalmamış, o sıkıntılı dönemde hem de dışarda iki tane üniversite bitiriş, yüksek lisansını ve doktorasını yapmış, birkaç tane dili ana dili gibi biliyor. Büyükelçi atanması için tek engeli baş örtüsümü? Kavakçı, ikinci evliliğini 1999'da Bekir Lütfü Yıldırım ile yapar. Ancak anlaşmazlıklar çok geçmeden kendini gösterir ve çift şiddetli geçimsizlik sebebiyle 2005'te boşanırlar. Kavakçı, 2010'da ise Dr. Cihangir İslam ile evlenir ve halende onunla evliliği devam etmektedir. 
Velev ki bu haber doğru diyelim. 1. Kavakçı, İtalyan asıllı birisi ile evli olsa, hayatında inancının bir gereği olarak başörtüsünden dolayı birçok mağduriyetler yaşayan, tıp fakültesini yarıda bırakmak zorunda kalan, milletvekilliği elinden alınan, bu kadar dini hassasiyetleri olan birisinin, müslüman bir kadının bir gayri Müslim'le evlenmesinin haram olduğunu bilmez mi? 2. Müslüman olmayan bir kimse şükür namazı kılar mı? 3.Eğer o zat müslüman olmuşsa evlenmelerine dinen bir engel varmıdır? Bu tür algı operasyonlarındaki hesap başka. Rahmetli Menderes’i sudan bahanelerle (kedi, köpek davası) idam eden, rahmetli Özal'ı zehirleyerek öldüren, 28 Şubat sürecinde, rahmetlik Erbakan'ı son milli güvenlik toplantısında başta imam hatiplerin orta kısımlarını kapatacaksın gibi dayatmalarla 10 saat sıkıştırarak buram buram terletenler ile, gezi olaylarının, 17,25 Aralık yargı operasyonunun ve 15 Temmuz darbe girişiminin arkasındaki zihniyet ve karanlık güçler aynı. Burada esas hedef Kavakçı değil. Asıl hedef, Sayın Cumhurbaşkanımız, dünya kamuoyuna damgasını vurarak, bende varım diyen, mazlumların yanında yer alan, savunma sanayini geliştiren devletimiz ve milletimiz vardır. 
Rabbimizden, bizlere bir müslüman da olması gereken basireti, feraseti ve hikmeti vermesini dileriz.