Şehrin bir kültürel gelişme ve sosyalleşme ortamına dönüşmesini mümkün kılacak plânı prog-rama /uygulamaya/ dönüştürmelidir.
Ev ve işyerleri bir yaşam, fikir, kültür, üretim alanı olurken, mahalle ve mahallenin, sokak ve cadde de dolaşanın ortak sorumluluğu altında işleyen ortak bir kültür tutum ve davranış özelliklerini sergilemekte değer ve inanç sisteminin yansıması ile oluşan standartlar ruhunun bütünlüğü içinde yaşadığı şehri, mahalli güzelleştirme, iyileştirme anlayışını hakim kılmak esas olmalıdır.
O halkla beraber olma ve halka ve kendi insanına önem verme, idareci olarak halkın hizmetinde olma duygu ve düşüncesinin abideleşmesidir. Makamlar millerindir ve hizmet için tahsis edilmiştir. Ülke yöneticileri (amir, memur, başkan, vali vb.) hizmet ve insanlık anlayışının takipçileri olmalıdırlar.
Kentin yalnız konut, işyeri ve ulaşım, su, kanalizasyon imkânları sunan bir yer olmasının öte-sinde, politik, düşünsel, kültürel, işlevsel gelişimi de referans olabilecek bir yer olarak düşünmek gerekir. Zira kentler; toplumsal hayatta, insanlar arasındaki ilişkilere biçim veren sosyal mesafelerin en aza indiği, bu ilişkilerin en fazla yoğunluk kazandığı yerlerdir, insanların bu derece birbirlerine yaklaştıktan kentlerde insanlar arası çatışmaları önleyecek hukuki ve idarî bir sisteme ihtiyaç duyulacaktır. Kimi zaman ahlâkın, kimi zaman dinin yardımıyla da olsa üretilen hukukî ve idari yapı aslında kent merkezli düşünceyi oluşturmaktadır.
Kente bu pencereden bakıldığında ilk görülecek şey onun bir özgürlükler sistemi ve bir özgürlük ortamı olduğudur. Özgürlük ise farklı olabilme gayretidir. Bu gayreti belediye başkanı toplumun sosyalleşmesi adına gerçekleştirmelidir. Belediye başkanı halkın gözü, kulağı, kalbi ve kafası mesabesinde duyarlı, ilişkili, takip ve tahkikçi olmalıdır. Zira şehir halkının aklı selim ve zevki selim (estetik) anlayışını hakim kılmada rol üstlenen "şehrin mühendisi"dir. Şehir halkının farklı yasama - farklı düşünebilmeyi ve medeniyet kelimesinin şehir anlamına gelen medine kelimesin-den türetilmiş alması da konuya daha açıklık getirmekte ve yasayan insanların medenî vasıflı ol-malarını sağlamakta şehir yöneticisinin hizmet anlayışına girmesi gerektiği bilinmelidir. Çünkü "medeniyet vasıflı insanların varlığına bağlıdır." Halkın medenî olması yöneticinin işini de kolaylaştırır.
     (Sürecek)