FATİH AKBAŞ Çorum Vicdan Hareketi Suriye zindanlarındaki kadınların zulmüne dikkat çekmek için basın açıklaması yaptı. 34 STK’dan oluşan Çorum Vicdan Hareketi tarafından gerçekleştirilen program Ahmet Usta’nın okuduğu Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Basın açıklamasını gerçekleştiren Çorum İHH Hanımlar Komisyonu Başkanı Ayşe Uçak, “Bugün 8 Mart 2019. Dünya Kadınlar Günü. Dünya Kadınlar Gününde bombaların altındaki Suriye dahil 110 ülkede, Türkiye’nin tüm illerinde, Çorum’da, Vicdan Hareketi bileşenleri olarak Suriyeli mahpus kadınlar ve çocuklar için meydanlardayız” diyerek sözlerine başladı. “Biliyoruz ki; mazlumlar ve ezilenler için vicdanın haykırışından daha güçlü bir imkan yoktur. Vicdan Hareketi tüm çocuklar yaşasın diye, dili, inancı, ırkı fark etmeksizin tüm kadınlar korunsun diye, iki binden fazla Sivil Toplum Kuruluşunun bir araya gelerek oluşturduğu uluslararası bir inisiyatiftir” ifadelerini kullanan Ayşe Uçak, “Çorum’da da 34 STK’nın desteğiyle oluşan Vicdan Hareketi insan hayatını korumayı hedefleyen ve herkes için onurlu yaşam isteyen bir merhamet hareketidir. Geçtiğimiz yıl bugün, dünyanın dört bir yanından hanımların bir araya geldiği Vicdan Konvoyu ile 10 binin üzerinde kadın Suriye sınırında buluşmuş ve seslerimizi yükseltmiştik. Bizler, Vicdan Hareketi Çorum bileşenleri olarak, hukuksuzca tutulan, cinsel saldırıya ve işkenceye maruz kalan Suriyeli kadınların, çocukların ve erkeklerin özgürlüğü için sesimizi yükseltiyoruz. Tecavüzün, savaşlarda kadınlara yönelik işkencenin ve her türlü zulmün silah olarak kullanılmasına karşıyız. Bu kirli savaşlara ve çocukların çırpınarak ölmesine isyan ediyoruz. Hapislerde tutulan mazlum her kadın, erkek ve çocuk insanlığın geleceğine dair umudumuzu biraz daha kaybettiriyor” dedi. Suriye savaşı sırasında sayısız savaş suçu işlendiğini ve Uluslararası sözleşmeleri etkili olarak uygulaması gereken devletlerin, uluslararası yargı mekanizmaları ve uluslararası toplumun bütün bileşenleri sivil insanların, kadın ve çocukların korunmasından sorumlu olduğunu kaydeden Uçak, “Kadınlar ve çocuklar korunmalı, hiçbir şekilde esir tutulmamalı, taraflarca herhangi bir şekilde pazarlık konusu ve unsuru yapılmamalıdır. İnsan hayatının ve onurunun korunması temel prensiptir. Bu prensibin ve sorumlulukların yerine getirilmesi ancak insanlık vicdanının harekete geçmesiyle mümkün olabilecektir. Bu nedenle, bunca acıya, bu kadar ölüm ve zulme artık yeter diyoruz. Dünyanın her yerinden vicdanların sesi olarak, şehirlerin meydanlarından Suriye’ye sesleniyoruz. Suriye Rejimine ve ortaklarına sesleniyoruz; Hemen, şimdi tecavüzü savaş silahı olarak kullanmayı bırakın. Hemen, şimdi kadınlara ve çocuklara acımasızca yapılan işkenceyi durdurun. Hemen, şimdi tüm Suriyeli kız kardeşlerimizi ve çocukları serbest bırakın. Yeryüzünün dört bir yanındaki insanlık ailesinin her bir ferdini merhamete çağırıyoruz. Suriye Rejiminin hapishanelerindeki cesur ve onurlu kadınlara sesleniyoruz; “Yeryüzünde vicdanlı bir insan kalmadı mı bize yardım edecek?” diyen kadınlara ve çocuklara sesleniyoruz. Sesimizin size ulaştığını biliyoruz. Buradayız ve özgürlüğünüz için bütün gücümüzle çalışıyoruz. Pes etmeyeceğiz ve sizden asla vazgeçmeyeceğiz. Biz şahitleriz ve şahitlik ediyoruz. Mazlumun mazlumiyetine, zalimin zulmüne ve sessiz seyredenlerin mesuliyetine şahitlik ediyoruz. Sadece ve sadece adaletten yana, mazlumdan yana tavır alıyoruz. Biliyoruz ki bu aynı zamanda insanoğlunun geleceğine ve bugün zulmeden zalimlerin masum çocuklarına dahi insani sorumluluğumuzdur. Dünya Kadınlar Gününü üretenlere sesleniyoruz. Suriye zindanlarındaki zulüm gören, tecavüze uğrayan kadınların çığlığı size ulaşmıyor mu? Görevini yapmayanlara, eksik yapanlara da şahitlik ediyoruz. Birleşmiş Milletler, İslam İşbirliği Teşkilatı vb. tüm uluslararası organizasyonlara, bu savaşın bir parçası olan tüm devletlere, uluslararası insan hakları örgütlerine, yasaları gereğince savaş bölgelerindeki sivillere karşı sorumluluk taşıyan uluslararası Kızılhaçlar, Kızılaylar ve uluslararası insani yardım teşkilatlarına sesleniyoruz. Haydi, tüm imkanlarınızı seferber ediniz. Masum bir insana özgürlüğünü vermek yeryüzündeki en kıymetli insani yardımdır. Ve sesimizi duyan herkesi bu hareketi desteklemeye, karar alıcı kişi ve kurumlara mektuplar göndermeye, web sitemizdeki imza kampanyasına katılmaya ve yaymaya, her türlü çabaya ve duaya davet ediyoruz. İnsanoğlunun merhameti ve vicdanının ortak sesi kitle imha silahlarını susturacak, hapishane kapılarını kıracak en büyük güçtür. Çünkü insanız ve herkes için insanca yaşam istiyoruz. Suriye zindanlarındaki son kadın ve çocuk özgür oluncaya dek ayaktayız” diyerek sözlerini tamamladı. Çorum Vicdan Hareketi’ni oluşturan STK’lar ise şunlar: “Çorum İHH, İlke-Der (İlim Kültür Eğitim Derneği), Özgür-Der Çorum Şb., ÇORİMDER (Çorum İmam Hatipliler Derneği), Önder Çorum Temsilciliği, Memur Sen Çorum Şb., Eğitim Bir Sen Çorum Şb., Sağlık Sen Çorum Şb., Kızılay Çorum Şb., Akıncılar Derneği Çorum Şb., Toç Bir Sen Çorum Şb., Bem Bir Sen Çorum Şb., Çorum Çağrı Vakfı, Ensar Vakfı Çorum Şb., Çorum Hitit Akademi Derneği, Hak İş Çorum Şb., Genç Memur Sen Çorum Şb., Birlik Haber Sen Çorum Şb., Bayındır Memur Sen Çorum Şb., İlim Yayma Cemiyeti Çorum Şb., MÜSİAD Çorum Şb., Genç MÜSİAD Çorum Şb., Derman-Der Çorum, Öncü Gençlik ve Spor Kulübü Derneği, Buhara Gençlik ve Spor Derneği, Gençlik Mimar Sinan Spor Kulübü Derneği, Kader (Kanserle Sağlıklı Yaşam Derneği), Çorum Gülabibey Sosyal Yardımlaşma Derneği, Gesider (Genç Siyasetçiler ve Girişimciler), Çorum Nurani-Der, Çorum Medine Medeniyet Derneği, Yedi Hilal Derneği Çorum, Çorum Nisa Kültür Platformu, Çorum Kerebi Gazi Vakfı”