Saadet Partisi, gençlerin sesini duyurmak ve onların derdini anlamak amacıyla “Dert Duvarı” oluşturdu.

Parti binası önünde açılan Dert Duvarı’na gençler taleplerini ve tepkilerini yazdılar.

Etkinlikle ilgili açıklama yapan Saadet Partisi Çorum Merkez İlçe Gençlik Kolları Başkanı Seyit Ahmet Güher, dert duvarı ile gençlerin sesine ses olmak istediklerini belirterek, “Yetkililerin dikkate almadığı problemlere dikkat çekmek istiyoruz. Kardeşlerimizin dertleriyle dertlenen kimseler olarak yetkilileri harekete geçmeye davet ediyoruz. Ülkemizin yarınları olan biz gençler duyulmazsa; yarınlarımızda güçlü sesler olmaz diyoruz” dedi.

Türkiye Yüzyılı vizyonunda gençlerin ilgisiz ve sorunlarının çözümsüz bıraktıldığını ifade eden Seyit Ahmet Güher, “Türkiye yönetilmiyor, savruluyor. Ortaya çıkan tüm sıkıntıların kayıtsızlıkla çözülmeye çalışıldığı, her problemin katlanarak büyüdüğü ülkemizde; her geçen gün toplumun bir başka kesiminden feryat yükseliyor. Türkiye Yüzyılı vizyonunda ülkemizde maalesef hiçbir sıkıntı çözülmezken, çözümsüz ve ilgisiz bırakılanlardan birisi de biz gençleriz.

Çorum'da 600 kişi işe alınacak Çorum'da 600 kişi işe alınacak

Bugün Türkiye’de gençler, gelecek kaygısını bir kenara bırakmış; artık bugünün kaygısını yaşar hale gelmiştir. Bugün Türkiye’de gençler, bir yandan hayata tutunmaya çalışıp bir yandan okulunu yoksullukla mücadele etmektedir” diye konuştu.

Güher, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:Üniversitelerimiz bugün işsizlik sertifikası dağıtan kurumlar haline gelmiş durumda. Hükümetin her şehre üniversite her ilçeye meslek yüksek okulu politikasıyla yaygınlaşan üniversiteler nicelik anlamında artsa da nitelik olarak her geçen gün geriye gitmektedir. Bu ise mezun olan biz gençlerin mezuniyet sonrası hayatı ve mesleği sıfırdan öğrenmesine neden olmakta; kaybolan 4 yılımızı iş hayatımızda aramamıza sebebiyet vermektedir.

Mezun olup hayata atılmak isteyen gençlerimiz niteliksiz eğitimin kurbanı olarak piyasanın ağır şartlarında özellikle ilk birkaç yıl insanca şartlar için dişini sıkmakta; fazla mesai ve düşük ücrete göğüs germektedir. Elbette ki bu gençler şanslı olanlarıdır. Maalesef bugün bu şartlarda bir işi dahi bulamayan milyonlarca gencimiz halen dahi ailesinden harçlık almak zorunda kalmakta; kendi başına bir düzen kurmayı hayal görüp ailesine bağımlı yaşamaktadır.

Birçok grubu kapsam dışı bırakarak yalın istatistikler açıklayan TÜİK’in verilerine göre dahi 18-25 yaş arasındaki işsizlik olarak Genç İşsizlik oranında Türkiye, yüzde 16.6’lık oranla Avrupa ülkelerinin çok üzerindedir.

Ülkemizin %45’inin asgari ücretle çalıştığı; bir araştırmaya göre %65’inin ise asgari ücrete yakın bir ücrete çalıştığı ülkemizde biz gençler olarak hükümetin yanlış politikalarının kurbanı biz gençler oluyoruz.

Bugün imalat sanayi alanında 400 bin insan ihtiyacı olduğu raporlanırken her yıl eğitim fakültelerinden 500 binin üzerinde öğretmen adayı mezun olmakta; atanma hayali kurmaktadır. Bu çarpıklık dahi hükümetin politikasızlık politikasını gözler önüne sermektedir.

Maalesef mezun olan gençlerimizin emeği birçok meslek grubunda zorunlu olan staj programlarıyla işverenlerin istifadesine sunulmakta; ucuz iş gücü olarak iş öğrenme hayali kuran kardeşlerimizin emekleri sömürülmektedir. Karşılığında ise koca bir hiçlik verilmekte, bu süreçlerinde sosyal güvenlik hakları dahi doğru düzgün verilmemektedir.

 Hayat şartlarının her geçen gün ağırlaştığı, ekonomik zorlukların insanımızı her geçen gün daha da sıkıştırdığı ülkemizde bu zor dönemi en ağır hisseden gruplardan birisi de şüphesiz hayatını yeni kurma arefesinde olan biz gençleriz.

 Türkiye’nin gençleri olarak hükümetten sadece doğru bir planlama istiyoruz. Mart 2024 itibarıyla ülkemizdeki toplam kamu personel sayısı 5.238.424 kişidir. Cumhurbaşkanlığı verilerine göre dahi 2024’ün ilk çeyreği için Türkiye’deki kamu personeli sayış, ülkemizdeki toplam istihdamın %16,4’sıdır. Böylesi ciddi bir iş gücünün üretime, sanayiye teknolojiye yani katma değeri yüksek ve yeni iş kapıları açacak alanlara değil günü kurtarıcı kamuya yönlendirilmesi elbette ki yanlıştır. Neyse ki hükümetimiz bu yanlıştan aradan geçen 20 yılın sonunda dönme kararı almıştır. Ancak bu kararın tüm olumsuz sonuçlarını da 2024 Türkiye’sinin gençleri olarak bizler çekiyoruz. 

Saadet Partisi olarak bizler slogan değil, çözüm üretiyoruz. Ülkemizin birçok sorununa dair reçetemiz olduğu gibi gençlerimizin İşsizliğine dair de farkındalığımız var. Tüm sıkıntılarını biliyoruz. Dertleriyle dertleniyoruz. Seslerine ses oluyoruz. Reçetenin bizde olduğunu ifade etmek istiyoruz. İnanıyoruz ki Milli Görüş iktidarında gençler geçim sıkıntısından kurtulacak, adil bir düzen içerisinde müreffeh bir Türkiye’ye en büyük katkıyı sunacaktır.”

Editör: Murat Karasu