TBMM’de görüşülmekte olan Siber Güvenlik Kanunu üzerine söz alan CHP Çorum Milletvekili ve KİT Komisyonu üyesi Mehmet Tahtasız, “İktidarın gündeminde basın ve ifade özgürlüğünü yok edecek, konut dokunulmazlığı ortadan kaldıracak, kişisel özgürlükleri ifşa edecek ‘Siber’ var. Halkın gündeminde ise sofrasına koyacağı biber var, zeytin var, peynir var. Halkın gündeminde geçim sıkıntısı var” dedi.
Siber Güvenlik Kanunu’nun 7’nci maddesi üzerine söz alan CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız şunları söyledi:
“Esnafın, emeklinin, öğretmenin, işçinin, çiftçinin, asgari ücretlinin, staj ve çıraklık mağdurlarının, kademeli emeklilik bekleyenlerin, subayların, astsubayların, uzman er ve erbaşların, şehit ve gazilerin, emekli binbaşıların, sağlıkçıların, dul ve yetimlerin, kısacası toplumun hangi sorununu çözdünüz de bu siber alanda yol almak istiyorsunuz, bunu halka iyi anlatın. Sizin gündeminizde siber var ama halkın gündeminde sofrasına koyamadığı biber var, zeytin var, peynir var, et var. Siz tanesi 70 liradan avokado alabilirsiniz, manda yoğurdunun içine hurma katıp yanına ceviz ve badem koyabilirsiniz. Gelin, görün ki emeklimiz, asgari ücretlimiz, işçimiz, memurumuz kilosu 70 liraya biber alabilmek için 70 sefer düşünüyor. ‘Emekliye fitre verilebilir.’ diye fetva veren Diyanet fitreye muhtaç edilen emekliye "Sahurda avokado ye." tavsiyesinde bulunuyor. Birileri kuş sütünün eksik olmadığı iftar sofralarında oruç açarken vatandaş iftar ve sahur sofrasında et yerine dert kaynıyor, dert düşünüyor; belediyelerimizin açtığı kent lokantalarında oluşan kuyruklarda bekliyor ‘Allah bu Hükûmeti bildiği gibi yapsın.’ diye isyan ediyor. Sizin karnınız tok, sırtınız pek ama unutmayın, halkın ahı indirir şahı.”
Mehmet Tahtasız, “Bu Başkanlığa öyle geniş yetkiler veriliyor ki hâkimi, savcıyı dahi devre dışı bırakıyor. Hatırlarsanız, bu yetkiler bir zamanlar FETÖ'nün savcısı Zekeriya Öz'e de verilmişti. Geçmişte yaşanan FETÖ kalkışmasını ve Ergenekon, Balyoz, Kumpas davaları bu şekilde olağanüstü yetkiler verilen Zekeriya Öz'ün neler yaptığını, sonrasında yasa dışı yollardan ülkeyi nasıl terk ettiğini hepimiz biliyoruz” şeklinde konuştu.
Siber Güvenlik Kanunu’nun irade hürriyetini, basın özgürlüğünü, konut dokunulmazlığını, özel yaşamın gizliliğini hedef aldığını iddia eden Tahtasız, şöyle devam etti:
“Siber Güvenlik Başkanına hakim ve savcıyı hiçe sayacak yetkiler veriliyor. Peki, bu yetkiyi hangi hâllerde kullanacak ve kime karşı kullanacak? Kanununda cevabı yok. Güya amaç güvenlik, amaç siber güvenlik değil; amaç sansürü katlamak, bağımsız basını yok etmek, özgürlükleri bitirmek, özel hayatın gizliliğini ifşa etmek; amaçları, hakkını arayan insanları susturmak, cezaevine atmak, halka korku salmak.” (Haber Merkezi)