M.BURAK YALÇIN

Çorum Kadın Meclisi, Çorum’da son günlerde meydana gelen çocuk istismarı vakaları ile ilgili basın açıklaması yaptı.

Dün Kadeş Meydanı’nda gerçekleşen basın açıklamasında Kadın Meclisi adına açıklama yapan Nurbanu Karataş, çocuk istismarına asla sessiz kalmayacaklarını ve çocuk istismarını aklatmayacaklarını söyledi.

Kadın Meclisleri olarak Çorum’da yaşanan çocuk istismarlarına asla geçit vermeyeceklerini ifade eden Nurbanu Karataş, çocukların maruz kaldığı istismar eylemlerinin görmezden gelinmesine, istismar olaylarının meşrulaştırılmasına asla izin vermeyeceklerini ifade etti.

Açıklamasında Kargı’da ve İskilip’te yaşanan çocuk istismarı üç olaya değinen Karataş, “Çocukları -fail kim olursa olsun- şiddete, cinsel sömürü ve istismara karşı koruma ve o çocuklara destek sağlama görevi devletindir. Koronavirüs sürecinde yargı süreci, çocuklar için adaleti de en kısa sürede sağlamak ve çocukları korumak yönünde işlemelidir. İstismara uğrayan çocuk için alınacak tüm koruyucu ve destekleyici tedbirler kapsamında yönlendirildikleri tüm kurumlarda pandemi şartları gözetilerek gerekli sağlık önlemleri alınmalıdır. İnsan Hakları Sözleşmesi'nde, Çocuk Hakları Sözleşmesi'nde, Çocuk Koruma Kanunu'nda, Ceza Yasası ve Medeni Kanun'da cinsel istismar suçunu önleyici hükümler vardır. Ama yeterli olmadığı yaşanan vakalarla görülmüştür ki, 2007 yılında Lanzarote Adası’nda aynı isimle bir sözleşme imzalanmıştır” dedi.

Her beş çocuktan birinin cinsel sömürü de dahil cinsel istismara maruz kaldığını vurgulayan Karataş, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Çocukların hayatını örseleyen bu sorunu ortadan kaldırmak için Türkiye’nin üyesi olduğu Avrupa Konseyi’ndeki ülkeler bir araya gelerek “Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunması için Avrupa Konseyi Sözleşmesi”ni kabul etmişlerdir. Sözleşme 2010 yılında ülkemiz tarafından da onaylanmıştır. Lanzarote Sözleşmesi, sözleşmeyi onaylayan her ülkenin cinsel şiddetin önlenmesi için çocuklara ve ailelerine bilgi sağlayarak onları güçlendirecek unsurları içeren bir kampanya yürütmesini öngörür. Lanzarote Sözleşmesi ve bağlantılı olduğu iki Avrupa Konseyi Sözleşmesi, çocuğa karşı şiddetin önlenmesi, çocukların güçlendirilmesi ve korunması ve faillerin cezalandırılması için gerekli bütün önlemleri içermektedir.

Çocuklar okulda, ibadethanelerde, kendi evlerinde, markette, kamusal alanlarda tacize, istismara maruz kalırken yetkili kurumlar çocukları istismara karşı koruma görevlerini yerine getirmek ve harekete geçmek için ne yapıyor neyi bekliyor diye soruyoruz. Örneğin MEB tarafından her çocuğa uygulanması gereken risk tarama formu okullarda uygulanıyor mu? Uygulanıyorsa bu formda tespit edilmesi gereken riskli durumlara karşı nasıl bir önlem, tedbir alınıyor? Bir ilçede birden fazla çocuğun yıllarca cinsel istismara maruz kaldığı gerçeği ortadadır. Bu çocuklardan biri ile yasalarda olması gerektiği gibi ilgilenilse, koruyucu ve önleyici tedbirler uygulansa idi başka çocukların istismar edilmesinin önüne geçilebilirdi.

Çocuklara ilişkin riskleri önceden fark etme ve gerekli yönlendirmelerle önleme çalışmaları yapılmalıdır. Sınıf öğretmeni, rehberlik öğretmeni, okul yönetimi ve sağlık birimleri risk faktörlerini düzenli olarak ilgili kurumlara bildirme, ön değerlendirmesini ve takibini yapmaktan sorumludur.

Pandemi sürecinde derslerin online düzene taşınması gibi Risk Tarama Formu online olarak yapılıp, çocuğun takibi bırakılmamalıdır. Bu dönemde üzerlerinde büyük sorumluluk olan sağlık çalışanlarına görev düşüyor. Online derslere katılmayan küçük yaştaki çocuklar için aile hekimlerinin ya da sağlık çalışanlarının bu formları online olarak doldurması sağlanabilir. Sadece sağlık çalışanları değil, tüm kamu çalışanları ve tüm bireyler risk faktörlerini bildirmekle yükümlüdür.

İstismarı bildirmek için 183 Sosyal Destek Hattı, Çocuk İzlem Merkezleri (ÇİM), Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl, İlçe Müdürlükleri, Cumhuriyet Savcılıkları, polis ve jandarma karakolları, üniversite hastanelerine bağlı çocuk koruma merkezlerine başvurulabilir. Pandemi sebep gösterilerek istismarcıyı ihbar etmek isteyenlerin önüne engeller çıkarılmamalıdır. Bir tek çocuğun daha istismara uğramaması için, sağlık ve haklarının korunduğu bir dünya için mücadele etmekten asla vazgeçmeyeceğiz. Hiçbir çocuk asla yalnız değil, biz varız. Çocuk istismarını durduracağız.”