Müslüman kısacık hayatını veya hayatı boyunca az da olsa kazanmış olduğu sevaplarını ve faziletlerini Kur'an-ı Kerimle 84'le çarparak çoğaltabilecektir. Bu bizim için büyük bir lütuf ve ihsandır.
Kitaba tabi olmayanlar için Yüce Allah Zuhruf suresinde "kitabımızdan uzak durup yüz çevirenlere şeytan yakın arkadaş olur ve ondan ayrılmaz. O kendisinin doğru yolda olduğunu zanneder. Şeytan onu doğru yoldan saptırır. O hesap günü şeytana der ki, seninle aramızda keşke doğu ve batı kadar uzaklık olsaydı" der.
Kur'an-ı Kerim kendisine gereği gibi tabi olan kulları şeytandan doğu ve batı kadar uzak kıldığı gibi dosdoğru ve (şüphesiz bu Kur’an sizi en doğru yola iletecek olandır. İman edip kitaba sarılanlar ve yararlı güzel işler yapanları en güzel mükafatla müjdelemektedir/İsra Suresi) en  doğru yola iletecek ve ahirette pişman olmaktan ve cehennem azabından koruyacak ve en güzel mükafatlara ulaşmamızı sağlayacaktır.
Cenabı Allah, Zuhruf Suresinde Size vahiyle gelen kitaba sımsıkı sarılın ki, dosdoğru yola erişebilesiniz. Doğru yola erişebilmek için Yüce Kitabımıza yönelmek zorunda olduğumuz apaçık belirtilmektedir.
Kitabullahtan uzak duranlar için Yüce Allah, Taha suresinde ise şöyle bir uyarıda bulunuyor. Kim bizim ayetlerimizden uzak durursa ona dünyada geçim darlığı verir ve ahirette kör olarak diriltiriz. O der ki Rabbim ben görüyordum niçin beni kör olarak haşrettin der. Allah (cc) sen bizim ayetlerimizi terk ettin bugün sen de terk edildin.
Dünyada başımıza gelen sıkıntıların çoğunda Kur'an-ı Kerimden uzak olmak vardır. Çünkü sorunların ve sıkıntıların çözümü Yüce Kitabımızdadır.
Allah-u Teâlâ Kitabûl Kadîm olan Kur'an-ı Keriminde, Zuhruf suresinde "size vahiyle gönderilen kitaba sımsıkı sarılın O'na uyun o zaman doğru yol üzerinde olursunuz. Siz O Kitaptan yakında sorgulanacaksınız"
Yüce Allah bu ayetinde doğru yolda olma şeklinin ve şartının Yüce Kitaba sımsıkı sarılmak olduğunu açıkça beyan ediyor. Rabbimiz sorgunun bu Yüce Kelamdan olacağını haber vererek bizi büyük sınava hazırlamak istiyor. İşin daha da güzeli sınav belli sorular belli Kitap elimizde ve açıp okumak sorulara ve cevaplarına bakmak ise her zaman mümkündür.
Cenab-ı Allah, Haşr suresinde şöyle buyuruyor: Eğer biz bu Kur'an-ı dağa indirseydik, dağın Allah’a olan saygınlığından paramparça olduğunu görürdün. Biz bu misalleri ibret alasınız diye veriyoruz. Eğer dağ aklı başında şuurlu olsaydı o heybeti ve büyüklüğüne rağmen Kur'an-ı Kerimin saygınlığına boyun eğer Rabbine olan saygısından kendisini parçalarcasına itaat ederdi; diye bize mesaj verilmektedir. Yüce Allah ibret alın diyor. Çünkü Kur'an kendi ifadesiyle akıl sahipleri için öğüt ve ibret alınacak bir kitaptır. Bizler ibret alıp akılsız şuursuz bir varlık olan dağdan, taştan; aklımızla, imanımızla bu ayeti kerimeden ibret alıp Kur'an-ı Kerimin bize geldiği şuuruyla hareket edip, Rabbimizin emir ve yasaklarına göre hayatımızı dizayn etmeliyiz ki sonrasında dünya ve ahirette pişman olmayalım.
Sen insanoğlu; Rabbin dağa değil sana göndermiştir bu kitabı, sen Rabbine olan sevgi ve saygından dolayı bu kitabın ilahi mesajlarını hayat nizamı haline getirip, Kitaba ve Rabbine olan imanın için kendini ve ömrünü bu kitap için feda etmeyecek misin? Unutmayalım ki biz Kur'an-ı Kerime hayatımızı verirsek, Kur'an dünya ve ahirette bize cömertçe hayat, şifa ve rahmet verecektir. Kur'an- Kerimin ilahi mesajları karşısında titremeyen, imanı ve ahlakını güzelleştiremeyen insanın kalbi katılaşmış olabilir. Yüce Allah bu ayetinde Kitabımıza karşı duygusuz ve duyarsız olmayın buyurmaktadır. Enfal suresinde hakiki Mü'minler için onlara Allah’ın ayetleri okunduğuna imanları artar buyurulmak suretiyle Allah’ın istediği mü'min ayetlerle imanını ve ahlakını güzelleştirendir. Muhammed suresinde Yüce Allah "Kur'an-ı okuyup düşünmezler mi? Yoksa kalpleri kilitli mi?" diye Cenabı Allah’ın kitabını okuyup düşünmemizi istemektedir.

Cafer KARA
Hafız-Din Görevlisi
[email protected]